Kocaeli’de Çip Üretim Tesisi Yatırımı ve “Idea Incubation” kuluçka merkezinin açılışında konuşan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, “Makine ekipmanların Gebze Kampüsüne getirilmesinden sonra inşallah 12 ay içerisinde Türkiye'de ilk defa 65 nanometre çipleri üretmeye başlayacağız” dedi.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Kocaeli’de Çip Üretim Tesisi Yatırımı ve “IDEA Incubation” kuluçka merkezi açılışına katıldı. Ülkenin geleceğine yönelik altyapı ve teknoloji çalışmalarının hızla devam ettiğini söyleyen Varank, “Milli teknoloji hamlesi rehberliğinde artık tam zamanında doğru teknolojilere yatırım yapıyoruz. Bunu yerli ve milli otomobilimiz Togg’da yaptık. Sizler de şahit oluyorsunuz. Vatandaşlarımız Togg’a gerçekten büyük bir teveccüh gösteriyor. Birilerinin ‘Bunu kim alır’ dediği Togg rekor sürede rekor siparişlere ulaştı. İnşallah 2025’ten itibaren Togg'un ihracatına da başlayacak. İnşallah yerli ve milli otomobilimizin yükselişi devam edecek. Biz Türkiye'nin otomobili projesiyle aslında bir araç üretmekten ziyade bir vizyonu ortaya koyduk. Mobilite ekosistemindeki dönüşümü ön görerek Türkiye'nin otomobilini doğuştan elektrikli olarak tasarladık. Bu vizyonun ikinci adımı olarak şimdi Türkiye'yi elektrikli araçlarla birlikte şarj ve batarya teknolojilerinde de Avrupa'nın üretim üssü yapacağız. İşte birkaç gün önce Sayın Cumhurbaşkanımız, Türkiye'nin ilk otomotiv batarya fabrikasının temelini de yine Gemlik'te attılar” dedi.
“Türkiye’de 12 ay içerisinde 65 nanometre çipleri üretmeye başlayacağız”
Çip üretme noktasındaki çalışmalara değinen Bakan Varank, 12 ay içerisinde 65 nanometre çiplerin üretimine başlanacağını duyurdu. Varank, “Doğru zamanda, doğru teknolojiye yatırımı biz yine insansız hava araçlarında da yaparak tüm dünyaya Türkiye'nin rüştünü ispat ettik. Türkiye bugün SİHA'larda dünyanın ilk üç ülkesinden bir tanesi olarak kabul ediliyor. TB2'nin dünyadaki bilinirliği, marka değeri dünyadaki bütün İHA ve SİHA markalarının önünde gidiyor. İşte bugün de çip teknolojisine yapılacak yatırımlarda bir fırsat penceresi olduğunun gayet farkındayız. Bu noktada şüphesiz TÜBİTAK, ülkemizin çip ve tasarım üretim kabiliyetleri alanında en yetkin kurumu olarak zaten ülkemizde faaliyetlerini sürdürüyoruz. Savunma sanayi şirketlerimizin ihtiyaç duyduğu stratejik çiplerin hem tasarımını hem de üretimini TÜBİTAK'ta yapabiliyoruz. Daha önce konuşmalarımda MİHAL örneğini vermiştim Şimdi de yanımda Türkiye'nin ilk milli işlemcisi ÇAKIL bulunuyor. İşte biz aslında kabiliyetlerimizi son dönemde ortaya koyduk. Kendi işlemcimizi tasarladık. Üretimini gerçekleştirdik. Yine aynı zamanda foto dedektörlerin çiplerini de yapıyoruz. Onu da kamuoyuna farklı toplantılar vesilesiyle ben göstermiştim. Bunların ihracat değerinin kilogram başına 388 bin dolar olduğunu söylemiştik. Bakınız Türkiye'nin kilogram başına ihracat değerinin iki dolarlar civarında olduğunu düşünürsek böyle yüksek teknolojili işlerin ne kadar katma değerli, Türkiye'ye ne kadar büyük kazanç getirdiğini kolayca bir şekilde anlayabiliriz. Burada gerçekten büyük bir katma değer var. Ülkemiz için büyük fırsatlar var. Bu manada Katar Hamad Bin Halife Üniversitesi'yle TÜBİTAK Bilgem arasında sağlanan iş birliğiyle hayata geçireceğimiz çip yatırımını biz oldukça önemsiyoruz. Çip üretim hattının kurulabilmesi için gerekli olan, değeri 30 milyon doları bulan makine ve ekipmanlar Hamad bin Halife Üniversitesi tarafından temin edilecek. TÜBİTAK BİLGEM ise temiz odaların inşa edilmesinden, makinelerin Katar'dan getirilerek burada kurulmasından ve tesisin işletilmesinden sorumlu olacak. Makine ekipmanların Gebze Kampüsüne getirilmesinden sonra inşallah 12 ay içerisinde Türkiye'de ilk defa 65 nanometre çipleri üretmeye başlayacağız. Hayırlı uğurlu olsun diyoruz” diye konuştu.
“Çip tasarım firmalarına 600 milyon TL mali destek sağlayacağız”
Yarı iletken çiplerin yerli ve milli üretilmesinin de oldukça önemli olduğuna değinen Bakan Varank, “Biz bu tesiste iki ülkenin ihtiyaç duyduğu kritik komponentlerin üretildiği ve pazara sunulduğu bir tesise sahip olmuş olacağız. Geliştirdiği teknolojik çözümlerle milli hasılamıza, cari açığın azaltılmasına ve istihdama önemli katkılar sağlayacak bir tesis. Tabii çip konusundaki politikalarımız bu üretim tesisiyle böyle bir yatırımla sınırlı değil. Bu yarı iletkenlerin yerli ve milli imkanlarla tasarlanması da oldukça önemli. Hatta belki çip üretiminden daha da önemli. Yarı iletken ekosisteminin geliştirilmesine yönelik çok yıllı bir destek çağrısına çıkıyoruz. Bunun da müjdesini ilk defa bu kürsüden vermiş oluyoruz. İstanbul Kalkınma Ajansımızın yürüteceği üç yıllık bu programda beş kişiden daha az tasarımcı çalıştıran çip tasarım firmalarına 600 milyon TL mali destek sağlayacağız. Bu destekle yeni tasarım firmalarının çıkmasını sağlayarak üretim ve test gelirini güçlendireceğiz. Çip tasarımı alanında nitelikli AR-GE faaliyeti yürüten ve insan kaynağı yetiştiren üniversiteleri de tabii ki bu süreçte ihmal etmeyeceğiz. O üniversitelerimize de ayrı bir başlıkta yine İstanbul Kalkınma Ajansımızın öncülüğünde 100 milyon liraya kadar destek vereceğiz” ifadelerini kullandı.
