Genel Haberler

Hande Erçel-Burak Deniz röportajı

post-img
İstanbul Life dergisi, 'Aşk Laftan Anlamaz’ dizisinin genç oyuncularıyla Kilyos’taki Suma Beach’te buluştu. Hande Erçel ve Burak Deniz'in İstanbul Life dergisinin Temmuz 2016 sayısında yer alan röportajı...  Fotoğraf: Serhat Hayri Röportaj: Hande Alpaslan Üzgün, kızgın ya da mutlu birini oynamaya kıyasla hiç tanımadığınız birine aşık rolü yapmak, ona aşık gibi bakmak çok daha zor olmalı. O hissiyata girmek çok zor değil mi? Burak Deniz: İlk kez bir romantik komedide oynuyorum ben. Fark ettim ki gerçekten karşındaki kişi çok önemli. O kadar ince bir çizgi ki... Gerginliklere, yorgunluklara ve kötü sürprizlere karşı hazırlıklı olmak gerekiyor. Bu durumlara aynı şekilde göğüs gerebilecek biri Hande de. O yüzden onunla karşılıklı sahnelerim benim açımdan çok rahat geçiyor. Hande Erçel: Sonuç olarak yaptığımız meslek duygulara yönelik bir meslek. Bir şeyleri tecrübe etmen gerekmiyor, o anda o karaktere girdiğinde onu yaşıyorsun. Karşındaki insan özel hayatındaki insan değil. Murat, Hande’nin değil Hayat’ın sevdiği, beğendiği çocuk. O yüzden de bunun kendimde doğal olarak gelişen bir içgüdü olduğunu düşünüyorum. Birebir ve çok fazla sahnesi olan oyuncular için uyum çok önemli olsa gerek. Sizin aranızdaki uyum nasıl? Burak Deniz: Masabaşı bir iş yapmıyoruz en nihayetinde, insanla iş yapıyoruz, o yüzden çok önemli karşılıklı uyum. Şansıma Hande çok açık ve samimi bir kız, o yüzden kaynaşma konusunda hiç sıkıntı çekmedik. Romantik komedi çekiyoruz, bir aşk söz konusu, motive etmek/ motive olmak şart. Karşılıklı bir enerji söz konusu ve ben bu enerjiyi Hande’den rahatlıkla alabiliyorum. Hande Erçel: Sonuçta göz önünde olan insanların arka tarafta da iyi uyum sağlaması gerekiyor ki hepimiz güzel bir iş çıkaralım. Herkes buna göre davrandığında ve bunun bilincinde olduğunda ortaya gerçekten çok güzel bir şey çıkıyor. Burak da ben de bunun farkındayız. O uyumu yakaladıktan sonra bir derdin kalmıyor ve devam ediyorsun. Kendinizden bir şeyler katıyor musunuz karaktere? Bazı setler vardır çok katıdır kuralları, hiçbir doğaçlamaya izin vermezler. Sizde durum ne? Burak Deniz: Tabii ki kendimden bir şeyler katıyorum. Şimdiye kadar oyunuma karışıldığına rastlamadım ama sahneler art arda olduğu için bir yerden sonra kendi karakterine kaçabiliyorsun. ‘Aşk Laftan Anlamaz’daki karakterim
Murat mesela, bazen Murat gibi değil de Burak gibi veriyorum tepkileri. Hande onları düzeltiyor çünkü tanıdı artık beni. “Şu anda bu cevabı Burak gibi verdin bence” diyor, ben de düzeltiyorum. Onların dışında hiçbir sıkıntı yok yani, oyunuma karışılmıyor. Hande Erçel: Sonuçta oyuncunun yönetmenle ve senaristle beraber yarattığı ortak bir karakter bu, kendinden bir şeyler katmak zorundasın. Ben de ister istemez bunu yapıyorum. Çünkü Selin’in karakteri farklı, Hayat’ın karakteri farklı. Gerçekten role girdiğin anda yüzünün aldığı şekil de değişi- yor. Bazen izlediğimde inanamıyorum böyle mi görünüyorum ben diye. Ama o Hayat sonuçta, o şekilde bakıyor, o şekilde şaşırıyor...

Diğer Haberler