İstanbul Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliğinde "Esnaflar Dijitalleşiyor Projesi" kapanış toplantısında konuşan AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş “En son İsveç'te ortaya konulanlar gerçekten fevkalade hazindir. Demokrasi adına büyük ayıptır. Şimdi ifade özgürlüklerinin bir parçasıdır falan filan diyorlar ya. Dünyanın hiçbir yerinde hiçbir dinin kutsalına hakaret etmek demokratik ifade özgürlüğü çerçevesinde değildir” dedi.
AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, Bakırköy İncirli'deki İstanbul Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliğinde "Esnaflar Dijitalleşiyor Projesi" kapanış toplantısına katıldı. Program İstiklal Marşı ve saygı duruşu ile başladı. Daha sonra proje hakkında kısa film izlendi. Geçen yıl ekim ayında başlayan projeye 216 bin esnaf katıldı. Eğitim alan esnaflar proje kapanış toplantısında sertifika aldı. Sertifikasını alan esnaflar AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş ile hatıra fotoğrafı çekindi.
İstanbul Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliğinde "Esnaflar Dijitalleşiyor Projesi" kapanış toplantısında konuşan AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş “ Gelişmekte olan E-ticaretin pandemi sırasında çarpan etkisinde çok güçlü bir küresel ticaret alanı haline geldiğini az önce tanıtımda gösterdiniz. Artık dünyanın en ücra köşesinde her hangi bir ürün üreten birisinin bunu rahatlıkla elektronik sistemler vasıtasıyla dünya pazarlarında pazarlayabilmesi ile yeni bir ticaret yönteminde ortaya çıkardı. Önümüzdeki dönem dünyada her alanda olduğu gibi ticarette, ekonomin diğer alanlarında olduğu gibi üretiminde de her alanda yeniliklere ortaya çıkacağı yeni rekabet bir dönem olacak” dedi.
"Türkiye İHA'larda, SİHA'larda, insansız uçaklarda dünyanın en üst segmentine çıkmış bir ülke haline gelmiştir"
Kurtulmuş, “Türkiye'nin Amerikalılardan iki tane İHA için nasıl bekletildiğini, nasıl oyalandığını dün gibi hatırlıyorum. Allah'a çok şükür bugün Türkiye İHA'larda, SİHA'larda, insansız uçaklarda dünyanın en üst segmentine çıkmış ve özellikle Kızılelma'yla birlikte alanında lider olan bir ülke haline gelmiştir. Şimdi burada siyasi bir konuşma yapmak istemiyorum. İçeride de karşı taraftaki vatandaşların dönüp dolaşıp Türkiye'nin temel hedeflerine nasıl saldırdıklarını hatırlıyorsunuz. Evet George, Hans Türkiye'nin insansız hava aracından biri savunma sanayindeki başarılarından rahatsızlık duysun da bizim Alilerin Velilerin niye bunlardan rahatsızlık duyduklarını anlamak mümkün değildir” ifadelerini kullandı.
“Dünyanın hiçbir yerinde hiçbir dinin kutsalına hakaret etmek demokratik ifade özgürlüğü çerçevesinde değildir”
Dinin kutsallığına laf söylemek demokratik ifade özgürlüğü olmadığını vurgulayan Kurtulmuş, “En son İsveç'te ortaya konulanlar gerçekten fevkalade hazindir. Demokrasi adına büyük ayıptır. Şimdi ifade özgürlüklerinin bir parçasıdır falan filan diyorlar ya. Dünyanın hiçbir yerinde hiçbir dinin kutsalına hakaret etmek demokratik ifade özgürlüğü çerçevesinde değildir ve olmamalıdır. Kur'an-ı Kerim'in yakılması sadece bir yakılması değildir. Bu yangın bütün Avrupa'yı tutar. Bu yangın bütün dünyayı sarar. Onun için akıllarını başlarına almalarını tavsiye ediyoruz. Bizim için her dinin kutsalı o dinin mensupları tarafından benimsenmiş olan kurallardır. Bu sadece sıradan faşist maalesef müptezel bir siyasetçinin yapmış olduğu bir eylem olarak da görülemez. O eylemin yapıldığı alanın nasıl polis tarafından kontrol altına alınarak koruma altında bu eylemin yaptırıldığı sekiz milyar insanın gözü önünde gerçekleşmiş bir meseledir. Ayrıca şu soruyu da sormak lazım. Niçin böyle bir eylem Türkiye Büyükelçiliği'nin önünde yapıldı? Cevabı çok açıktır. Çünkü bu adamlar, yabancı düşmanları, göçmen düşmanları, İslam düşmanları ve Türkiye karşıtları; biliyorlar ki Türkiye Allah'ın izniyle öyle bir noktaya geldi iki milyarlık İslam aleminin öncüsüdür. Ve dünyadaki milyarlarca mazlum milletlerin sözcüsü olan bir ülke konumundadır.”
"Türkiye boş laf söylemez, blöf yapmaz"
"Türkiye boş laf söylemez, blöf yapmaz" diyen Kurtulmuş, “Bugün sizlerin arkasındaki esas siyasi motivasyonun bu olduğu aşikardır. Ayrıca bölücü terör örgütüne, her vesileyle imkan hazırlayanlar, onların kendi ülkelerinde bir şekilde bu eylemlerini, bu antidemokratik, bu barbarca eylemlerini sürdürmelerini, Türkiye'ye ve Türkiye'nin lideri Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a karşı hakaret ve tehdit dolu eylemlerinin zemininin hazırlanması asla kabul edilemez. Dolayısıyla bunları şiddetle kınıyoruz. Öyle görünüyor ki devam edecek bir Türkiye karşıtlığı eylemin ya da Türkiye karşıtı bir kampanyanın bir parçası olarak bunlar görülüyor. Bunlara asla müsamaha etmeyeceğimizi, bunları hiçbir şekilde sineye çekmeyeceğimizi bir kere daha buradan ifade etmek istiyorum. Türkiye İnşallah dünyadaki bu İslam karşıtları ve Türkiye düşmanlarının bu projelerini, programlarının hepsini boşa çıkaracak. Bunun yolu da sözü güçlü, gücü etkili bir Türkiye yüzyılını inşa ederek, Allah'ın izniyle dünyada barışın esenliğin, adaletin sağlandığı yeni bir dünya sisteminin kurulmasına da öncülük etmesidir. Bu anlamda bir kere daha şunu ifade etmek isterim ki; bir taraftan bu ülke için söylüyorum. Bir taraftan NATO'ya girmek için Türkiye'nin kapısını çalacaksınız, bir taraftan Türkiye'yle üçlü mutabakatla evet biz bundan sonra teröre mani olacağız diye Türkiye'ye teminat vereceksiniz, ondan sonra bu terör örgütlerine her türlü alanı açacağınız gibi Türkiye'nin cumhurbaşkanına her türlü hakareti de bir şekilde kolaylaştıracak zemini oluşturacaksınız. Sonra da NATO'ya girme hayaliniz devam edecek. Kusura bakmayın. Türkiye boş laf söylemez, blöf yapmaz. Söylediğiniz sözler asla siyaseten zemin kazanmak için söylenen sözler değildir.”