Yazarlar

Kurban Bayramı Gününde Bile Birlik Değiller

post-img
İslam dünyası; kan, katliam, yıkım, ihanet, kin, nefret, düşmanlık alanı. Allah adına İslam adına kafa kesiyor, birbirlerini katlediyorlar. Peki ama neden? 1400 yıl geçmiş, Müslümanlar hala temel konularda birlik değiller. İtikadları farklı, iman anlayışları farklı, ibadetleri farklı, günah anlayışları farklı, evliliğe, cariyeye, zinaya hırsızlığa, talana, yalana bakışları farklı. Museviler de Hıristiyanlar da birlik değiller.   Önce Sunni-Şii diye ayrıldılar. Sora Vahhabi mezhepsizler diye bölündüler. Tarikatlar dediler, mezhepler dediler, cemaatler dediler. Ayrıldıkça ayrıldılar. Birinin dediğini diğeri kabul etmedi. Öbürünün dediğini diğerleri benimsemedi.   Her İslam yazarı kendine göre İslam’ı yorumladı. Her yorum farklı yaşama anlayışını oluşturdu.   Kurban nedir ne anlama gelir sorusuna cevapta birleşemediler. Kimi koç inek deve derken bazısı horozdan da kurban olur, dedi. Kimi bir yıllık geliri olan kesmeli derken diğeri borcu olsa da kesmeli, dedi. Kimi peygamber bir kere kurban kesti başkada kesmedi dedi diğerleri hayır hep kesti, dedi.   Bundan tam dört bin yıl önce yani M.Ö. 2000'li yılların başlarında yaşamış İbrahim’in oğlu İsmail’i rüya üzerine kurban kesmek istemesini örneklendirerek kurban ayini, bütün ilkel pagan dinlerinde de var. İnka ve Aztekler’de de çocuk kurban kesme ritüeli vardır.   Tanrıya, ruhlara, hayvan kesme adedi ise hemen her coğrafyada eski yeni bütün dinlerde de vardır.   İbrahim dini yani Hanef dini diye Elçi Muhammed kurban kesmeyi önemsedi. Ancak Elçi İbrahim; Elçi Musa’nın Tevrat’ında da, Elçi İsa’nın İncil’inde de yer almasına rağmen kurban, İsmail, rüya bunlarda yer almadı. Kabe’yi yapan ona Allah’ın evi diyen Elçi İbrahim’in bu uygulamasını Elçi Musa da, Elçi İsa da benimsemedi. Onlar Kabe’yi kutsal ibadet yeri kabul etmedi. Onlar Kabe odaklı hac ve kurban ritüeli yapmadılar.   Kurban kesme uygulaması Musevilikte ve Hıristiyanlıkta kabul edilmedi. Peki ama neden?   Bayramın ne zaman başlayacağı konusunda da İslam ülkeleri farklı günler kabul ediyor. Her yıl her İslam ülkesi farklı günde bayramı kutladı. Bu yılda da aynı ayrışma var.   Kosova İslam Birliği Başkanı Naim Tırnava Bayramın Perşembe günü kutlanacağını bildirirken, Kosova İslam Birliği Sözcüsü Ahmet Sadriu, bayramın Cuma günü kutlanacağını bildiriyor. Farklı açıklamalara vatandaşlar tepki göstermiş.   Sorun Türkiye’de de tartışma konusu. Türkiye Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez; Türkiye ve Suudi Arabistan'da Kurban Bayramı'nın farklı günlerde idrak edileceğini hatırlatarak; Türkiye'deki vatandaşların hac için Suudi Arabistan'da bulunan vatandaşlardan bir gün önce bayram yapacağını belirterek, şöyle devam etti: " Biz Arafat'ta iken Türkiye'de kardeşlerimiz bayram yapmış olacak. Bu çok üzücü bir durum. Bugüne kadar takvimde birlik gerçekleştirememiş olmak, bayramlarda sevinçleri paylaşamamış olmak büyük bir eksiklik… Peygamberimizin İslam mesajını getirişinin üzerinden 14 asır geçmişti. Uluğ beyleri Ali Kuşçuları yetiştirmiş, astronomi ilmini medreselerde hadis tefsiriyle birlikte ders olarak takdir etmiş bir millet olarak, dünyadaki uzay astronomi bilgileri, Güneş'in hareket hesapları matematiksel olarak tespit edildikten sonra, insanların dağlarda tepelerde ellerini alınlarına koyarak hilali aramalarıyla takvim birliği sağlamamız mümkün değil. Birlikten bahsediyorsak bu yolla olmaz."   Görmez; Eğer biz Müslümanlar bunu 14 asırda hesap edemeseydik, bu büyük bir ayıp olurdu. Bu hesabı insanlık tespit etmiştir. Dolayısıyla nasıl ki bundan belki bir asır önce insanlar namaz vakitlerini belirlemek için bir çubuk dikerek gölgesini ölçüyorlardı. Gölgeyi ölçerek namaz vakitlerini hesap ediyorlardı. Şimdi kolumuzdaki saate bakarak hesap ediyoruz. Gölge ölçerek namaz vakitlerini tespit etmiyor. Dağlarda, tepelerde hilal gözetleyerek veya gözetlediğini söyleyerek bayramlara birlikte başlamamak doğru değil…Farklı bölgelerde hilalin doğuşunu kendi coğrafyasında görmek diye bir kural var. Bu uygulanabiliyor . Birlik önemlidir. İslam dünyasının birlikte bayram yapmasına çok önem veriyoruz. Onun için kendi sistemimiz üzerinde ısrarcıyız. Bununla takvim birliği sağlanabilir. Elini alnına koyarak dağlarda tepelerde hilal arayarak, takvim birliği sağlamak mümkün değil, dedi.   Doğu Türkistan'da bayram yasağına tepki Doğu Türkistan Dernek Başkanı Dünya Uygur Kongresi Başkan Yardımcısı Seyit Tümtürk, Doğu Türkistanlılar için Ekim ayının hüzün günleri olduğunu söyleyerek, ”Ekim 1949 da Çin tarafından Doğu Türkistan’ın işgalin 63 yılını kınıyoruz. Biz bu işgali kabul etmiyoruz. 16 Ekim 1964’te Çin işgalcileri ilk atom denemesi de maalesef burada gerçekleştirmiş, 18 Ekim 1984 tarihinde de Doğu Türkistan’ın ismi Sincan olarak değiştirmiştir. Mübarek ramazan ayında oruç yasaklandığı gibi şimdide mübarek kurban bayramının yaklaştığı şu günlerde topluca namaz kılmak, kurban ibadetini yerine getirmek, bayram namazını kılmakta yasaklanmıştır. Müslümanların bayram yapmasına tahammül göstermeyen Çin yönetimi işgal altındaki Doğu Türkistan’da sokaklara talimatnameler astırarak Müslümanların toplu olarak dolaşmalarını, toplu halde ibadet etmelerini ve bayramlaşmalarını yasaklamasını protesto ediyoruz. Tüm İslam dünyasındaki sıkıntılı bölgeler dahil bu İslam coğrafyasında kurban ibadetini en özgür şekilde yerine getirmektedir. Ama maalesef Doğu Türkistan’da kurban ibadetinin yasaklanmasını kınıyoruz” dedi.   Kurban Bayramı; Türkiye'de 25 Ekim Perşembe günü kutlanacak. Kurban Bayramı; Arap ülkeleri’nde 26 Ekim Cuma günü kutlanacak.   Günün Sözü: Aklı bilimi esas almayan inanç ve düşüncenin insana topluma dünyaya evrene faydası yoktur.  

Diğer Haberler