Yazarlar

CHP Bursa'da, milletvekili aday adaylarından kalan sağlar bizimdir

post-img
Önceki yazımda 72 aday adayının çoğunun ortadan kaybolduğunu yazmıştım. Özellikle adaylıkla döneminde kendi vekillikleri için ne kadar çok para harcadıkları fakat seçilemeyince tamamen ortadan kaybolduklarını hepimiz de farkındayız.   Ve mevcut vekilleri bu yazının dışında tutuyorum. Ama en büyük hayranlığımın vekilimiz Ceyhun İrgil'e olduğunu da söylemeden geçemeyeceğim.   Öncelikle Zülfikar (Bal) amcam, isyan ederek yorum yaptı. Haklı da yaptığı yorumda. Ne kadar yokluk içinde eşiyle biriktirdikleri altınları bozdurarak aday adayı olduğunu dile getirmiş.  Zülfikar amcamızın öncelikle eşini tebrik ediyorum bu konuda. Eşinin hayallerinin peşinden koşması için ellerinde ki belki tek birikimi feda ettiği için...   Zülfikar amcam tamamen başlı başına bir yazı konusu, en büyük derdi örgüt toplantılarının yapılmaması, bazen çok yazdığı düşülerek bazı gruplarda engeller koyulması ama kendisi o kadar mücadeleci bir yapıya sahip ki, tüm engellemelere rağmen partisine hiç küsmedi tam bir CHP aşığı.  Umarım bir gün CHP iktidar olur da, o güzel günleri görebilir Zülfikar amcam.   Ben ilçe başkanı olsaydım, özellikle örgüt toplantıları için bu kadar hassas olan Zülfikar amcaya, örgüt toplantılarını düzenleme görevini verir, tamamen ona bırakırdım. En güzel şekilde yapacağından hiç şüphem yok.   Sonrasında aday adaylarımızdan Güngör Şahin konuyla ilgili irtibat kurdu. Öncelikle sitem etti, sitemlerinde de haklı, 72 aday adayını hedefe koyma lütfen diye başladı. Sanıyorum önceki yazımda eksik belirtmişim, o sebeple lafım tüm adaylara gibi anlaşılmış, a.adayları arasında hala emek veren çok değerli büyüklerimiz de var tabi ki.   Kendisiyle sohbetimizde a.adaylıklarından dolayı parti de 30 yıldır yaşanmayan hareketliliğe katkı koyduklarını, tüm ayak oyunlarına rağmen mücadele ettiklerini, 5 vekil çıkartma şansımız olduğu halde yine de çalışmalara devam ettiklerini belirtti. sonuç ne oldu diyor, bu parti sağdan gelen kişileri vekil yaptı...   Güngör Şahin'i hiç tanımam ama özellikle gözlemlediğim dikkatimi çeken kişiler arasında. Benim en önemsediğim, birinin herkesle iyi geçinmesi değil, aksine çok samimiyetsiz bulduğum bir davranış şekli bu, hayran olduğum kişiler, yarın alacakları oyu hesap etmeden doğru gördüklerini söyleyebilen, hataları eleştirebilen insanlar. Mesela kendisinin il başkanı Şadi bey'le alakalı bir yazısı var, yazıya katılmıyorum ama fikrini ve kendi doğrusunu açıkça ifade etmesini takdir ediyorum. Doğru düşündüğünü çekinmeden savunabilen insanlardan korkmam ben, onlar sizin hatalarınızı arkanızdan değil, yüzünüze söylerler çünkü.   "Adile Naşit salonunda ki açıklamamızda 2000 kişi toplamıştık diyor, şimdiki başkanı ya da ilçe başkanları bu sayıyı neden tutturamıyor?   Geçmişimde neler yaptım, ne konuda donanımlıyım belki sizler bilmezsiniz, illa vekil olayım sevdasında değilim, benim partim iktidar olsun, tabanına sahip çıksın. Tabanına sahip çıkmayan partilerin sonu hep hüsran olmuştur, vatandaşta desteğini çeker. Siz kimi iyi veya çalışkan görürseniz görün bu anlayış değişmedikten sonra iktidar olma ve oyumuzu arttırma şansımız olmayacaktır. Aynı kişilerle farklı sonuçlar beklemek imkansız. Şu anki yönetimler seçime kadar yönetimde kalıp, rakiplerini bertaraf ederek bir yerleri işgal etmekten başka bir şey düşünmüyorlar, buna inan ve ikili konuşmalarda ifade ediyorlar. Kamuoyunun çoğu da böyle algıladığı için genel açıklama ve protestolarında yanlarında partililerin gelmesinde zorlanıyorlar."   Güngör Şahin'in söyledikleri, dikkatini çektiği konular oldukça önemli. Bir de hiç tanışmasakta iletişim kurup, kendini ifade edecek kadar özgüven sahibi. Şu konuda kendimi sorgulamamı da sağladı, o sebeple teşekkür ediyorum, bazı kişiler hakkında olumlu görüşlere yer verirken, mutlaka geçmişte ne yapmış olduğunu bilmediğim ve tanımadığım kişiler olabilir. Elimden geldiğince araştırmaya ve gözlemlemeye çalışıyorum ama bazen değer verilmesi gereken kişileri de es geçiyor olabilirim. Fakat Güngör Şahin'in yaptığı gibi az sitem, az eleştiri, az da olsa kendini ifade etmekten çekinmeyen, dümdüz insanlar, mutlaka kendini bir şekilde beli ediyorlar.   Aday adayları hakkında yazacağım yazı için kataloğu yeniden incelerken, bir isim dikkatimi yeniden çekti. Kendisine oy vermişim lakin, böyle bir özgeçmişle CHP içinde neden aday olamadığını merak ettim. Partili büyüklerime danıştığımda, kendini CHP'lilere tanıtamadığını öğrendim. Malum listelere girmek önemli!   Bahsettiği isim Salih Çalı. Tertemiz ve güven veren bir duruşu var. Özgeçmişine gelince, Ankara Üniversitesi Ziraat fakültesi mezunu. Ziraat doktorası aldıktan sonra araştırmacı ve öğretim üyesi olarak çalışıyor. TMMOB Ziraat mühendisleri odasının aktif bir üyesi. Ankara(12 yıl), Adana(10yıl),  ve Bursa'da(16yıl) bilimsel ve mesleki çalışmalar yapıyor. Güney Afrika'ya Japonya'ya ihracat izinleri alınması konusunda çalışmalar yapmış.Tarım ilaçları kalıntılarının önlenmesi konusunda model projeleri bulunmakta. İhracatta yeni pazar -ABD- Uzakdoğu gibi- bulunmasına yönelik projelerde de yoğun emek harcıyor.   Staj, kongre, sempozyum, panel, araştırma projesi toplantı, ticaret heyeti, teknik inceleme, fuar vb. organizasyonlar için 25 ülkede bulunmuş.Uzakdoğu'da yeni pazar araştırmaları projelerine koordinatörlük yapmış.   UYMSİB Yönetim Kurulu Başkanı, UİB Koordinatör Başkan Yardımcılığı, Yüksek Disiplin Kurulu Başkanı, YMS Sektör Kurulu Başkan Yardımcılığı, Narenciye Tanıtım Grubu Yönetim Kurulu üyeliği, BEBKA Kurul üyesi olarak görev yapmış.   Ve CHP'den  milletvekili A.Adayı olmak için çalıştığı firmadan ayrılmış...   Böyle özgeçmişe sahip, böyle kaliteli duruşu olan kişilere CHP içinde daha çok sahip çıkmamız gerektiği düşüncesindeyim ve umarım onlar da kendilerini örgüte daha iyi tanıtabilirler.   Gelelim şimdi diğer isimlere, yazımın devamı alfabetik olarak devam edecek.   Abdullah Büyükışıklar: Büyükışıklar ailesinin büyük bir ışığı var, öyle bomboş insanlar değil. Kendisiyle aday tanıtımında tanıştım. Farklı bir renk gibi geldi bana, doğal, içten ve samimi, pek öyle siyaseten ayak oyunları filan yapabilecek fesatlığı da yok. Sırf bu yüzden desteğimi aldı.   Ahmet Memişoğlu: Kendisinin babamdan dolayı bende torpili var. CHP'nin 32 kurucu üyesinden biri olan Memişoğlu, babamla bir dönem beraber siyaset yapmış, o zaman gençlik kollarında emek veren bir genç. Çok çalışkandı der babam hep onun için... Özgeçmişine de bakıldığında CHP'de uzun bir dönem aktif siyasette yer almış, saygı duyulası.   Ali Ekber Can: Kendisine oy vermediğime bin pişman oldum. Ali Ekber abi çok katı görünüşlü bir adam olmasının yanında, aslında duygusal yanı çok kuvvetli bir insan. CHP disiplini, eğitim konularında çok hassas ve öyle de olunması gerekiyor. Bende son dönem emekleri çoktur, bir konuda arada kaldığımda ya da bilgi eksikliği hissettiğimde danıştığım 3-5 kişiden biridir. Parti eğitmenliği demek, sadece bir toplantı da insanları eğitmek demek değildir, bir telefonla konuşurken bile onu eğitebilmektir ve bu konuda kendisi çok başarılı. Onu kişilere taraf yapamazsınız, tek taraf olduğu konu ülke menfaatleri ve CHP'dir.   Cengiz Çelikten: Özellikle doğu bölgesinin sorunlarına eğilebilecek, duruşuyla, beyefendi kişiliğiyle örgütün gönlünde yer edinmiştir. Mutlaka farklı kültürlerin sesine ses olabilecek kişilere de ihtiyacımız var ve bunu bu güzel kişiliyle en iyi şekilde yapabileceği düşüncesindeyim.   Deniz Baykal: Avukatlar benim için siyaseten her daim bir adım öndedir, insan savunmayı bilirler,hukuk konusunda herkesten ileridirler. Deniz, genç yaşına rağmen, siyaseten kendini sevdirmiş ve yer edinmiş ve geleceği çok parlak bir siyasetçidir. Kendisi Yalova seçimlerinde bile avukat kadrosu kurmuş ve Yalova CHP'ye destek olmuştur.Bu da CHP mücadelesi için artı puandır.   Erkan Dönmez: Çok küçük yaşında kendini Belediye Başkanı seçtirmiş, aldığı %37 oranında ki oyu %60'lara çıkarmış, demek ki oldukça başarı sağlamış desteklenesi bir gencimiz.   Fatma Belgin Gökçe: Duruşundan asalet akan, ağır ve asil tam bir hanımefendi. CHP kadınlarını en güzel şekilde temsil edebilir.   Haşim Ali Arıkan: Siyaseti iyi bilen tavır ve davranışları ile her daim artı puan kazanabilen, örgütle bağlarını günden güne kuvvetlendiren, sayesinde bir dahaki seçimde, yerel de bir belediye daha alacağımız kişi. Harmancık ilçe başkanlığı onun donanımına az. Kendisi kesinlikle daha iyi konumları hakediyor.   İnan Keser: Güzel çıkışları olan, doğru sorular sorabilen, gelecek vadeden bir genç.   Mehmet Dalyan: Kendisi aday tanıtımında konuşma yaparken, hiç bir adayın yapmadığı şekilde, ülke sorunlarına ve buna nasıl çözüm olacağımızı gösteren konuşmalar yaptı O zaman kendisini tanımadığım halde bana "vay be ne konuşmaydı" dedirten tam bir lider edasında ki konuşmaları hala hafızamda. Beni yaptığı bir konuşmayla ikna edebilen, elbet bize oy vermeyenleri de ikna edebilir. Ve çok net bildiğim konu, asla bir listeye girmek adına ya da oy almak için, inanmadığı kimseyle yanyana durmadı, iş birliği yapmadı. Bu bur dik duruş örneğidir.   Meral Altuntaş: Az kadının siyaset yapmaya cesaret ettiği ve varlığını koruyabildiği dönemde, hiç bir erkeğin yapamayacağı kadar aktif siyaset yapmakta ve savunduğu değerin sonuna kadar arkasında durabilecek bir kadın. Takdirle ve hayranlıkla izliyorum.   Mustafa Şenyurt: Zamanında yıldızlarımız çok barışmamış olsa da, hayran olduğum bir özelliği var. Mücadeleyi hiç bırakmıyor. Seçilmese de vazgeçmiyor, küsmüyor, bırakıp gitmiyor. Maddi ve manevi CHP'ye katkıları inkar edilemez büyüklükte.   Nuray Çohan: Nuray abla öyle eşi sayesinde filan siyasete girmiş bir kadın değil, uzun yıllardır CHP'ye emek veren duruşuyla, tavrıyla çokta yakışan bir kadın. Eğer bir kadının eşi siyasette ise, kadını ezmek uğruna onu yok saymaya çalışıyorlar, aslında bir kadın olarak en büyük mücadele burada veriliyor. Yurtdışına baktığımızda siyasette "bir erkeğin eşi" olarak anılmıyor kadın, kendi çabası ve emeği ile değerlendiriliyor. O sebeple Nuray abla kendini ifade etmek adına, başkalarından çok fazla emek vermek zorunda kalıyor.Başa çıkabilir mi, evet çıkar...   Gürhan Akdoğan: CHP Bursa tarihinde hayranlıkla bahsedilen tek il başkanı. Malum başkanlık yapmış kişiler yıpratılmaya müsait. Çoğunluk keşke o il başkanı olsaydı derken ama bizim adamımız değil edasında desteklemiyor, liderler herkesi dinler ama kararını kendi verir, Gürhan Akdoğan'da gözlemlediğim lider özelliklerine sahip olduğu. Dar kadrocu diye suçlandı çoğu dönem, peki şunu da düşünmek gerekmiyor mu, o il başkanı olduğu dönemde bu dar kadrocu zihniyetiyle, gerçekten kadroları düzgün, kaliteli, siyaseten duruşu olan kişilerle doldurmadı mı? Şimdi CHP'de böyle bir lider görseydim de, beni yetersiz bulup üye  bile yapmasaydı keşke, ben de kendimi daha çok yetiştirebilseydim layık olmak için CHP'ye....   Turgut Özkan: Kendini göstermeyi sevmeyen, yaptığı iyiliklerin dile getirilmesinden asla hoşlanmayan ama bir insanın zor gününde ilk koşan insan... O hani bilinen klasik kafa koparan avukatlarda değil, insan canı yakmaya kıyamaz ama inandığı birinin davası ve savunması için de bitmeyen bir şekilde mücadele verir. Avukatlık, savunma ve mücadele konusunda sorulduğunda verilebilecek en başarılı isimdir. Örgüt içerisinde pek rastlanmayan vefa duygusu onda çokça vardır. Hayatında en dipten, en yukarı çıkabilen insanlara ayrı saygı duymak gerek. Hayatında bazı şeyleri kendi, tek başına yapabilmiş, adım adım ilerleyebilmiş ve vefa duysusunu kaybetmemiş ve bir o kadar da dürüsttür. Önü kesilmezde, eğer bir gün bir yere gelirse, bulunduğu ortamda "birleştirici ve vefalı" olacağına inanıyorum. Herkesin elinden geldiğince zor gününe çözüm arayabileceğine de.. Bilgilidir, donanımlıdır, zekidir, hayatında büyük zorluklar gördüğü için, o sıkıntıları yaşamış, görmüş biri olarak yargılamak yerine, en büyük desteği verir. CHP içinde bana en büyük eleştirileri yapabilen, neredeyse iki günde bir tartıştığım yine de söylediklerinde hep haklı çıktığı için saygı duyduğum kişidir. Bazen bazı insanlar bir şey diyorsa dinlemek gerek. CHP içinde daha büyük konumları kesinlikle hakediyor.   Şimdi bu yazıyı neden yazdım.   Bazen büyük kavgalar ve mücadeleler verirken, CHP içinde gerçekten sahip çıkılması gereken insanları ya görmüyor ya da görmezden geliyoruz. Bir değişiklik yapıp, gerçekten lider olabilecek, temsil yeteneği kuvvetli insanların eğer ki önünü açabilirsek, belki CHP'nin başarı olma yolunu da açabiliriz. Lider olabilecek kişileri engel görmek yerine, eğer sahip çıkar isek, belki hedefi kendi olan kişileri yokedip, gerçekten CHP ve ülkemiz adına bir şeyler yapabiliriz.   Bu isimler zamanla değişebilir, yanıltabilir belki ama şu ana kadar gözlemlediğim kadarı ile destek olunması gereken kişiler...   Eğer ki başkanlar kavgacı tutumlarına devam eder ise, örgütte birbiri ile kavga etmeye devam edecek ve onların yolunda ilerleyecektir. Bir ilçe başkanı ilçe içerisinde bir şahsı ana avrat küfrederek dövüyor, delege seçimlerinde saldırgan tavırları yüzünden ilçeye polis getirtecek kadar CHP'yi düşünmüyorsa ondan ne vekil olur ne de başka bir şey... Temsil edecek değerde gördüğümüz, inandığımız insanların bizleri mahçup etmemesi dileğiyle.  

Diğer Haberler