Günler Geçerken

Gogol anımsatmalarında önceki gün önüme çıkıverdi...2016 yılının Mayıs ayının ilk günlerinde Akbaşkan'ın kurduğu bir tümce nedeniyle ki o tümce “İnsan homoekonomikus değildir”tümcesidir.İşte Akbaşkan'ın kullandığı ekonomik terim kısa sürede Google'da en çok aranan kelimeler arasına girmiş o günlerde... Siz adama diploması yok derseniz...Size daha ne ekonomi terimleri, tanımlamaları sıralar da...İşte böyle gider GOGOL dedenize değil, Google abinize sorarsınız...Belli ki İTİA'da okumuş, ilim,irfan eylemiş, Mikro ve dahi Makro Ekonomi derslerini almış...Homoekonomikus deyimini öğrenmiş...Daha ne istiyorsunuz?... Hem Müslüman, hem de ekonomiden anlayan bir reisiniz var. Aç yatın, tok kalkın; ama onun varlığı için Tanrınız'a şükredin!... Reform(düzenleme)X Deform(bozma) 1923 reformlarından; 2023 deformlarına...  Bu nasıl bir fıtrattır? Şu hayırlı Ramazan günlerinde Var mı bu yazgıyı değiştirecek bir dua?... 9 Mayıs Dünya Gülümseme Günü olarak tanımlanmış Dünya adlı gezegenimizde... Ama bizlere gülmeyi çok görenlerin egemenliğinde, bugünü kimsecikler anmadı bile. Oysa Ademoğulları’nın ve Havvakızları’nın en öncelikli görevi yaşamak değil midir ?…Bununla birlikte bunca ölüm varken nasıl kutlanacak Dünya Gülümseme Günü ?... Bunca höşgörüsüzlük,güvensizlik, endişe ve umutsuzluk sarmışken çevremizi; 9 Mayıs Dünya Gülümseme Günü olsa ,kim güler?...Ancak düşmanlar... Bugünlerde Doğada çiçekler açarken, keşke yüzümüzde de güller açsa...Ama gülmeyi yasaklayanlar ya da yarattığı koşullarla; gülme eylemiyle aramıza engeller koyanlar egemense ülkemize... Olsun,onlara inat; varız, yaşıyoruz ve yine de gülüyoruz ya...Gecikmeli de olsa Dünya Gülümseme Gününüz Kutlu Olsun...Yüzünüz de, yüreğiniz de, umutlarınız da hep gülsün!... Bir kez daha yinelemek istiyoruz... Korkunun ecele faydası yok!...Eninde, sonunda herkes;İMAM'ın kayığına binecek!...Ona İstanbul yetmez; Türkiye verilecek... Ve yazmak, yazmak konusunda ustalaşmak, ustalardan feyz almak... Eylül 2016'dan beri Didimliyiz diye pek keyifliyiz de...Didimli olmadan önce; İstanbul günlerimizde, Bilgi Üniversitesi'nde belli bir süreliğine yazarlık eğitimine katıldık. Yol göstericimiz, belki de ülkemizin ilk ve tek polisiye roman yazarı Celil Öker'di... Ne yazık ki 7 Mayıs 2019 günü; onun aramızdan ayrıldığını öğrendim. Değerli Yazarımız, Bilgi Üniversitesi'nden yazın ustamız, yol göstericimiz Celil Öker aramızdan ayrılmış. Onu tanımak,kısa bir süre için de olsa onun öğrencisi olmak, ustalığından, bilgeliğinden aydınlanmak ve yararlanmak; bir ayrıcalıkdı. Işıklar içinde uyusun... Ölüm gerçeği bir soluk-suz-luk ötemizde...Yaşamın değerini bilerek, bize yaşamı zorlaştıranlara bilenerek yaşıyoruz ve yaşayacağız da defterimiz dürülene dek... Umut yüreklerimizden uzak olmasın...