30 Ağustos Güncesi

Geçmişde ulusal bayram kutlamaları bir gece öncesinden top atışlarıyla başlar; bayram günü de halk coşkuyla alanlara koşardı. Oysa bugün resmi makamlarca yapılan açıklama; 30 Ağustos Zafer Bayramı için RECEPtion verilmeyeceği, onun yerine her derde deva ASPİRİN niyetine RECEP Efendi’nin takdim edileceğinin o ATATÜRKÇÜ koca kafalarımıza iyice yerleştirilmesine ilişkindi. En azından ben öyle anladım, böyle yorumladım yapılan bu açıklamayı… Oysa AKBABALAR ülkeye egemen olmadan önce, 29 Ağustos geldiğinde… Bir başka deyişle gece;30 Ağustos Zafer Bayramı öncesinde, Anadolumuz'un ordusu Düvel-i muazzamaya karşı kazandığı ZAFERİNİN BAYRAMI'nı kutlamaya başlardı. Oysa şimdi ne ORDU, ne de BAYRAM'ı... Ve bu gidişle ne ülkemiz, ne de ulusumuz... Emperyalizme karşı savaşıp, utkuya ulaşan bir ülke... Yıllarca kıvandık, durduk atalarımızın kahramanlıklarıyla... Ve ardından rehavet içindeki Osmanlı gibi biz de gevşek davrandık... Su uyudu, düşman hiç uyumadı... İçimizden çıkan TRUVA ATLARI;ülkenin altını oydu, ulusun belini kırdı... Tutamadık ellerimizde, yüreğimizde ülkemizi.. Utanmadan, hayasızca, onursuzca; ülkemizi yedi düvelin kucağına bıraktık... Barış zamanında çocuklar babalarını, savaş zamanında babalar çocuklarını toprağa verirler demiş HOBIT yazarı J.R.R. Tolkien... Adı konmamış ve her nedense bir türlü bitmeyen savaşlarda oğullarımızı yitirirken;yastayız diyerek ulusal bayramlarımıza engel koymak isteyen şerefsizler var. FAY HATTI Dünya yalnızca terör olaylarıyla sarsılmıyor. En son İtalya sarsıldı, yer depreşti; pek can yitirildi. Biz ki o acıyı pek çok kez yaşamış bir ülkeyiz; pek çok canımızı yitirdik depremlerde, çünkü yaşadığımız ülke konuşlanmış bir uçtan, bir uca fay hattı üzerinde…Uzmanlar endişeli, uzmanlar beklenti içinde; yaşanacak bir deprem olasılığının gerçeğe dönüşeceği varsayımıyla…Ama egemenlerin değil ki umurunda…Ne önlem, ne uyarı…Ülkede buldular bunca hıyarı…Önceki depremlerin müsebbibi açık giyinen kadınlardı, Atatürkçü/Ergenekoncu askerlerdi…Kanımca yaşanacak ilke sarsıntıda; ölümlerin potansiyel deprem sorumlusu olarak da FETOŞ’un Cemaat belası gösterilir. Hiçbir zaman yetkililer, etkililer sorumluluk almaz. Suçlayacak birilerini bulamazlarsa da ihale; CENAB-I ALLAH’a havale edilir. Terör,deprem,sel,trafik;ülkenin nüfus planlama yöntemleridir.Bu nedenle verilir kadınlara 3 çocuk doğurun diye buyruk,kısa kalmasın kuyruk… Sakın boş durma ümmet-i Müslüman !…Çocuk peydahlamak senin en birinci vazifen!... YAZAR ve MEZAR: Bu ülke düşünenine, yazanına, ozanına pek sever mezar kazmayı… Biz sevsek de, sevmesek de Aslı ERDOĞAN tutsak olmamalı düşüncelerinden dolayı derken, bugün 97. yaşam yılında bir yazar sonsuza dek aramızdan ayrıldı.  Elbette ki biliyoruz; BİRGÜN TEK BAŞINA kalacak herkes… Bugün VedatTürkali… Yarın teker, teker sırası gelen her hangi birimiz... Kalacak mı acaba ardımızdan izimiz ABDÜLKADİR PİRHASAN kadar?... Komünistlk yaparken iyiydi de, son yıllarında Kürtçülük yapmasaydı eğer kendisine saygım kalıcı olacaktı…Şimdilik duygularım tartışmalı…Ölenin arkasından konuşulmaz deseler de…Çünkü ister dinci olsun, ister ırkçı; pek sevmem ayrılıkçıları…Bendeniz ülke bütünlüğünden,ulusal birlikten yanayım; hoşgörünüz efemmm… NOHUT: Nohut oda, bakla sofa şöyle dursun… Bir zamanların tarımda başa güreşen ve kendi, kendini besleyen ülkesi Türkiye; bugün Kanada'dan NOHUT alıyor... Dolar yükselince de apışıp kalıyor... Çorumlu da leblebi yapamıyor... Dolara endeksli ithalat nedeniyle... Yoksulun aşı tencerelerde kaynatılamıyor diye yakınıyor aşçı da, ev kadını da...  Hiç yakınmayınız baylar, bayanlar; müstehak sizlere!.. Üşenirseniz tarlanızı sürmeğe, ekip, biçip, üretmeğe… Özenirseniz kentli yaşamın alacalı renklerine… Tohum yerine, beton gömerseniz toprağa Daha çok avuç açarsınız; yabandaki arpaya, nohuda...  Eğer tencerende kaynasın istiyorsan nohut; sen Ata'nın sözünü tut..Kentde sürünen, horlanan olmaktansa; yeniden ol ULUSUNUN EFENDİSİ KÖYLÜ...Sür tarlanı; gülsün bolluk, bereketle toprağın yüzü... STRATFOR  STRATFOR nedir bilir misiniz?... Hani şu George Friedman adlı siyasal komplo kuramcısı ve de 100 Yıl Sonra Türkiye, 10 Yıl Sonra Türkiye kitaplarının yazarı ya da Türkiye’nin gelecekteki yol haritasını (ABD’nin istediği, düşlediği, planladığı gibi) belirlemeğe soyunan zat-ı muhterem ve STRAFFOR da onun “sivil CIA” diye de tanımlanan şirketi…Ve bu şirketin internet sitesinden paylaştığı bilgiye göre son yıllarda ABD ile flörtleşen İran; nükleer güç dağıtıcısı altı ülke arasında oturmuş masaya, nükleer güç-lü adam sayılıyor açıkça… Sen daha teröristlerini tepeleyemezken...İran oturmuş masaya; nükleerci 6.dünya gücü olarak... Haberin var mı sakallı soytarı?... Dünya dua değil; nükleer güç ya da güçsüzlük bağlamında dengede…Seninse aklın; savaş sonrası ağabeyinden arta kalacak yengede… KURBAN: Kurban Bayramı gelmeden, kurban tartışmaları başladı…Ulema-i Yosma taifesinden Tuğçe Kazaz nisası açıklama yapmış konuya ve “kurban ibadet değildir” diyenleri de bir güzel azarlamış. Hanımefendi; İslamın şartı 5 olduğunu herhalde şaşırmış amma ve lakin Hristiyanlıktaki 7 Günah’dan az olduğunu da anımsamış olmalı ki yeni seçtiği dini İslam’da Kurban Kesmek gibi bir koşul olduğunu varsayıp, bunun da ibadet olduğuna ilişkin fetvasını yayınlamış. Be hey gerzek; Tanrıların gazabından korkanlar kurban keser ilk çağlardan beri… Tanrı’ya/Tanrılar’a yarandığını, ona/onlara rüşvet verip, onu/onları kandırdığını sanır insanlık tarihinin başlangıcından beri. Vara, yoğa ahkam keseceğine; oku, örneğin Tarih oku ve özellikle de Dinler Tarihi’ni oku… Bak Aysun Kayacı’ya; senin gibi din, din gezeceğine…Bitirdi bir üniversite; şapşallık yapıyor mu senin gibi?...Yapmıyor değil mi?... Ve…Diyanet İşleri Bşk. Görmez de “Kurbanla ilgili kimse hayvan hakları ve sevgisi dersi vermesin” demiş. İyi mi?... O GÖRMEZ ise, siz de DUYMAZ olup, kulak vermeyin onun sözlerine, bakın kendi işinize…Bu açıklaması nedeniyle eleştirirseniz onu; sonra çağrı çıkarır IŞİD’e… Maazallah yoksa İBRAAAM gibi; insan kurban etmeğe kalkışırlar, IŞİD'i de taşeron tutarlar bilesiniz… Bu nedenle kurban kavurmasının yanında Rakı içersiniz; pek yakışır…GÖRMEZ’in sözlerini de meze yaparsınız. Ne yapalım; ülkede giderek çoğalıyor geveze… BİR UYARI: ABD'den Türkiye'de artan "terör" riskiyle ilgili ülkemizde yaşayan Amerikalılar’a bir uyarı yapılmış gazetelerin yazdığına göre... ABD Dışişleri Bakanlığı; ülkemizde artan "terör" riski nedeniyle, Türkiye'nin Güneydoğu bölgesine seyahat edilmemesini “tembih” etmiş yurtdaşlarına... Yapılan açıklamada Ankara ve İstanbul'da çalışan elçilik personelinin aileleri için de ABD'ye ücretsiz uçuş olanaklarının; 23 Eylül tarihine kadar uzatıldığı belirtilmiş. DEMEK Kİ YİNE BİR YERLERDE, BİR ŞEYLER PATLATILACAK; Big Abi denetiminde, güdümünde, bilgisi dahilinde... Yoksa bunca uyarı neden yapılsın?... Ve sonsöz: 30 Ağustos Başkomutanlık Meydan Muharebesi ve dolayısıyla o günü ULUSAL BAYRAM olarak kutluyoruz Cumhuriyet Tarihimiz boyunca… 15 Temmuz 2016 gecesi sahnelenen Darbe Girişimi bağlamında; ümmet-i Tayyiban tarafından Başkomutan olarak vatana, millete duyurulan zat-ı muhteremin de bayramı oluyor doğal olarak… BAŞKOMUTANLARIMIZIN; BAŞKOMUTANLIK MEYDAN MUHAREBESİNİ KAZANMIŞ OLMALARI NEDENİYLE ULUSAL BAYRAM OLARAK DUYURULAN 30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMIMIZI BAŞTA TÜRKİYE, YAVRU VATAN KIBRIS VE DİĞER ÜLKELERDE BULUNAN TEMSİLCİKLERİMİZDE…15 Temmuz tarihi itibariyla atanan; SON BAŞKOMUTANIMIZIN COŞKUYLA KUTLAYACAĞINI, KUTLAMALARA KATILCAĞINI BİLİYORUZ…mu…çok beklersiniz mi diyoruz?... Denize düşen yılana sarılır gibi 15 Temmuz sonrasında ATATÜRK’ün manevi varlığına sarılanların (iyi saatde olsunlar gibi) sağı, solu belli olmaz…Kutlama yapıp, yapmayacakları kamusal tepkilere göre belirlenir…Ama biz ATATÜRKÇÜLER 30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMIMIZ’ı coşkuyla, yüreklerimiz titreyerek kutlayacağız Dünya varoldukça…Bunu dost da, düşmen de çok iyi bilir!...