Fırk fırk!

Türkiye'de zaten gazetecilik çoktan öldü de... TRT Haber'de yapılan ilk program bu gerçeğin üzerine tüy dikilip, belgesinin de imzalandığı bir noktaya getirdi bizim mesleği!.. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu "çanak sorularla" kendisini ifade edemeyeceğini, milleti bu şekilde ikna edemeyeceğini anlamış olacak ki, Haber Türk'te solculuktan geçinen medyacıların karşısına çıkıp dedi ki geçen akşam, "Buyurun, ne isterseniz sorabilirsiniz"... "Buyurun, ne isterseniz sorabilirsiniz..." Bu lafı edebilen çok az siyasetçi görebildim; yerelde de genelde de... G.tünde b.k olmayan insanların söylemidir bu... İlk başta ben de tereddüt ettim, "acaba öyle midir" diye!.. Sedat Peker'in son videosunu izledikten sonra artık fikrim iyice netleşti. Süleyman Soylu bu ülkede görev yapan İçişleri bakanları arasında gördüğüm en çalışkan, en becerikli, en çok üreten ve başta uyuşturucu çeteleri olmak üzere suç örgütleriyle en çok mücadele eden insandır. Başta kırık plak eski solcular olmak üzere kimilerinin bu son cümleye şiddetle itiraz ettiklerini adım gibi biliyorum! Lakin, tüm dünyaya uyuşturucu satarak keseyi dolduran PKK'nın lideri Karayılan'a "O'nu da bin parçaya böleceğiz" diyen, bu herifin direkt hedefe koyduğu Soylu, bölücülerin düşmanıysa eğer, benim dostumdur!.. Bakıyorum, ne kadar PKK sevici varsa memlekette, Sedat Peker yumurtladıkça adeta orgazm oluyorlar ekran karşısında!.. Hele FETÖ'cüler yok mu o fetöcüler... Organize suç örgütü elebaşı Peker artık ne kullanıyorsa, burnunu "fırk fırk" çekip, masada duran iki bardağın birindeki votkasını yudumladıkça neredeyse ayağa kalkıp, sağ ellerini yukarı doğrultarak tekbir getirecekler, tekbir!.. Emir ve komutası altında olan güvenlik güçlerine "Okul önlerinde uyuşturucu satıcısı yakaladığınız vakit bacaklarını kırın" diyen bir adamdan uyuşturucu kaçakçısı olur mu arkadaş?!. "Mehmet Ağar" diyorlar... "Kendisiyle hiçbir vakit siyaset yapmadım. Marina da bulunmasını doğru bulmuyorum. Kırk sekiz saat içinde oradan ayrılmalı" yanıtını veriyor Soylu... "Korkut Eken" diyorlar... "Sevmem" diyor, "bu tip adamlardan hiç hazetmem!.." Kaç tane bakan canlı yayında bunları söyleyebildi? Sedat Peker anlatıyor videosunda, "Şuraya gittim, buraya gittim, olmadı; kalamadım"... Ee demek ki Süleyman Soylu en büyük düşmanı bu adamın; ilk andan itibaren bırakmıyor peşini Puslu Peker'in! Baksanıza, nereye giderse gitsin peşine düşmüş!.. Bu algı operasyonu yüzde iki bin beş yüz, bir istihbarat işidir sevgili okur!.. İddia edilen bilgileri servis eden, Peker'i kullanan onlardır. Amaçlarıysa önce veziri, sonra da şahı devirerek Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni "mat" etmektir! Görüntülerin çekildiği o mekanların otel odaları değil, CIA'nın, MOSSAD'ın özel gizli evleri ya da diplomatik mekanlar olması kuvvetle muhtemeldir. "Uyuşturucu satıcılarının bacaklarını kırın, siz hiç bağımlı annesi dinlediniz mi" diyen adamdan kokain kaçakçısı olmaz!.. Anlattı işte yaşanan süreci ve Devlet'in neler yaptığını açıkça... Hiçbir mesnedi dayanağı olmadan, önce Cavit Çağlar'ın ismini ortaya attı Sedat Peker... Uyuşturucu baronu olan bir adam Yalak Çayırı'ndaki fabrika arazisine g.tü boklu bir AVM yapabilmek için çırpınıp durmaz!.. Bir Cavit Çağlar floş kaçırabilir ancak, bu yaşta kirli işlere girip asla uyuşturucu kaçırmaz!.. Sonra "Binali'nin oğlu" dedi burnunu "fırk fırk" çekip duran mafyacı... Ya hiç aklınız alıyor mu sizin, babası başbakanlık yapmış, üstelik de ülke siyasetindeki en etkili isimlerden birinin evladı olan bu tombalak oğlan Venezüella'ya gidip, ekmek arası kokain siparişi verecek?!. Buna inanmak için insanın aklını peynir eroinle yemiş olması lazım!.. "Tayyip Erdoğan düşmanlığı sendromu" gösteren ne kadar kırık plak eski solcu, PKK'lı, Fetö'cü ve dahi CHP'yi hala Atatürk'ün partisi sanan zerzevat varsa, bu hükümetin mensuplarına ne söylenirse söylensin, inanmaya hemen hazır durumda! "Amerika büyükelçisine randevu vermiyorum" diyen devlet adamından bu ülkeye düşmanlık beklenir mi ya? Beyler bayanlar, bu iş bir mafya-uyuşturucu meselesi değil... Eğer tüm hainler Süleyman Soylu istifa edecek diye bekleyip ellerini ovuşturuyorlarsa, O'nun en büyük dostu benim arkadaş!.. Ha şunu da söyleyeyim, etmeyecek, göreceksiniz!.. Milletin derdiyle dertlenen adamdır Süleyman Soylu... Bir-iki saat uykuyla yıllardan beri tüm gün çalışan insandır. Ve yalnız değildir. Oynanan oyunsa çok büyüktür! "Puslu Peker" basit bir piyondur! Katılırız katılmayız, beğeniriz beğenmeyiz, vezir bizim, şah bizim şahımızdır kime ne?..