Yazarlar

Amaç, hiç mi işiniz yok sizin?

post-img
Tüm sorunlar çözülmüş de kafayı First Ladyimiz, Baş Hasekimiz Emine ERDOGAN’ın eğitim durumuna takmışlar…İşi gücü bırakıp, gidip diplomasına bakmışlar; hangi okulda ilm-i tedrisat eylemiş diye pek bir meraklanmışlar… Be hey gafiller, be hey aylak takımı, bu memleketin şirazesi ve dahi dengesi, AKBABALAR’ın en baş yengesi üzerinden mi kurulmakta?…Her türlü, entrika ve fırıldakta; zat-ı alilerinizi gıdıklayan diploma meselesi mi?…ERDOGAN Efendimizin yeganesi, bir tanesi Emine Hatun’un diploması varmış ya da yokmuş;eee ne olmuş?…Size ne bundan; varsa çıkacak mı memleket arş-ı alaya, yoksa da inecek mi arzın merkezine ?… Diploması ile diplomasi mi yapacak da, sıralanmış kapısında huzuruna çıkacak bilumum kefere?…ŞAİBELİ OLSA NE OLUR, OLMASA NE OLUR?…KENDİSİNDEN DERS Mİ ALACAKSINIZ?…AKADEMİK KARİYERİNİZ İÇİN DANIŞMAN MI SEÇECEKSİNİZ ?…NE DERSENİZ DEYİNİZ?…OSMANLI GİBİ REHAVET İÇİNDE YAŞAYIP GİDERKEN CUMHURİYETÇİ GEÇİNENLERONLAR DA ADAMDAN SAYILMAYANLARIN OYLARIYLA ÜLKEYİ ELE GEÇİRDİLERELBETTE Kİ ULU MANITU ÜLKESİNİN YARDIMLARIYLA DAEBELERİMİZİ BİLE BELLEDİLER…SÖYLEYİN BAKALIM; BUNDAN SONRA NE YAPACAKSINIZ?…PARÇA, PİNÇİK; TÜRLÜ ÇEŞİTLİ PARTİLERE BÖLÜNEREK DAHA NE KADAR YAŞAYACAKSINIZ?… Ve Baş Hasekimizin “gün arkadaşı” diye makara yaptığınız “Kadın ve Aileden Sorumlu Bakan” koltuğuna getirilen Sema Ramazanoğlu; biliniz ki hafife aldığınız kadar hiç de hafif değil…Tıp Fakültesini bitirmiş bir Hekim ve mesleğinin yanı sıra siyasetle geçmiş yılları…Bu kadına sövgüler düzene kadar; şöyle bir baksanız geriye…Onlara kimler yol açtı bu ülkede diye?…Menderes, Demirel, Erbakan,Evren, Özal, Çiller, Bahçeli; bu kellelerin hizmetleri için ERDOGAN ve avanesi onlara minnettar kalmalı…Ve biliniz ki 12 Eylül 1980 darbesi bu günlerin gelmesini hızlandırmak için yapıldı…Birazcık TÜRK SİYASAL TARİHİ üzerine kitaplar okumalı yaşadıklarımızdan yakınanlar… Ve demedi, demeyin…Her an söz konusu olabilir bir ikilem, bir seçim… Bilindiği gibi yıllardır söz konusuydu Türkçe mi, Kürtçe mi?…Şu yaşananlara baktıkça, sorasım var bundan sonrası için seçeneklerimiz; yoksa “Amerikanca mı, Rusça mı?” diye…12 Eylül 1980 sonrasından bugüne, birileri KÜRTÇE konuşacağım diye çıkarırken ülkede kavga…Bu gidişle çıkarılan uluslararası bir avda… Avlanıp da sakın ola ki ya Amerikanca, ya da Rusça konuşmak zorunda kalmasın bu ülkenin yurtdaşları… Atalarımızın en büyük yanlışı, yanılgısı olmuştur; kılıç gücüyle yendiklerini, kalem gücüyle yenememek, onları öncelikle dillerinde, dinlerinde ve giderek törelerinde hoşgörmek, bağımsız bırakmak…Oysa TOGOLU bir kara-adam bile, kendini Fransız sanıyor hiç teninin rengine bakmadan, yalnızca Fransızca konuştuğundan dolayı…Ve Fransa’nın ekonomik anlamda, topraklarına saldırıp; kendisini yüzyıllarca sömürmüş olduğuna ve bugün de sömürüyor oluşuna aldırmayıp…Ve yine bir HİNTLİ; İngiliz Devletler Topluluğu’nun üyesi olmakla böbürleniyor, İngilizce konuşuyor diye sanki mavikandanmışçasına, başkalarına tepeden bakıyor…Osmanlı’dan günümüze Türkler’se; Bektaşi hoşgörüşüyle, özgür bırakmış bilek gücüyle yendiklerini… Böylece kendi dilini unutmayanlar; “bizden” olmadıklarını da unutmamışlar, “bizden” saymamışlar kendilerini…Osmanlı-Türk hoşgörüsüyle yaşamlarını sürdürenler, varlıklarını koruyabilenler; birazcık destek gördüklerinde yedi düvelimizden, koynumuzda beslenen yılana dönüşmüşler… İşte dünün KORKAK YAHUDİ kimliklisi, bugün korkutmağa kalkışıyor Türk halkını ve yanında, yöresinde, ardında vahşi kapitalizmin ağaları…Ve yine Osmanlı’nın “Kürt’den evliya, koyma kapıya” dedikleri de, bugün topraklarımızdan pay alma, ülkeyi parçalama peşinde…Oysa…Günümüzde demokrat geçinen sömürgeci İngiliz, Fransız gibi; üç anakaraya yayılmış Osmanlı kesseydi bunların dillerini… Ve de İspanya’nın Engizisyon Mahkemeleri gibi çalışsaydı Şeyhulislam’ın kararları…Bir düşünün bakalım; bu ülke, bu topraklar görecek miydi bunca zararı dünden, bugüne?…Ah be Osmanlı; neden Bektaşi hoşgörüsüyle yaklaştın egemenliğin altına aldıklarına?… Neden koparmadın dillerini; kılıcınla saldırdıklarına ?…Ne sen Koca Osmanlı, ne de sen Yeni Türkiye Cumhuriyeti Devleti; KALEM , KILIÇTAN KESKİNDİR söyleminin anlamını hiç bilemedin, savaş alanında yendiklerine, barışçıllığınla, hoşgörünle sen kendin yenildin… Bu yazı için son sözler:RUSLAR’DAN KORKANLAR DA VAR…RUSLAR’I HAFİFE ALANLAR DA VAR…ONLARLA SAVAŞIP, KOLTUĞU SAĞLAMA ALMAK İÇİN HALKI DAVAR YERİNE KOYANLAR DA VAR…VE KİM BİLİR KİMLERİN KINALI KUZULARI; ORTADOĞU MEZBAHASINDA KURBAN OLACAK?… İŞTE BEN GİBİ BUNLARI KARA, KARA DÜŞÜNÜP DE İÇİ YANANLAR DA VAR…

Diğer Haberler