Atatürk’e ayyaş dediler ama,
İsmet İnönü’nün emrinde çalışan Batı Cephesi Kurmay Başkanı Asım Gündüz’ü dinleyelim.
“O gün Duatepede düşmanın iniltisini sevinç gözyaşları ile kutluyorduk. Kolordumuzun Kurmay Başkanı Hayrullah Bey, bir akşam yemeği hazırlamıştı. Ortada bir cılız tavuk ile, dört beş dilim siyah
ekmekten başka bir şey yoktu. Dünden beri ağzımıza en ufak bir lokma girmemişti. Atatürk, Fevzi Paşa, İsmet Paşa, ben, Kazım Bey, sofraya bağdaş kurduk. Hayrullah (Fişek) Bey, Tevfik (Bıyıklıoğlu) Bey, Salih Bey biraz uzaktaydılar. Atatürk, Kolordu Komutanı Kazım Beye dönerek:
-“Erlere yiyecek ne verebildiniz?” diye sordu.
Kazım (Özalp) Bey şaşırdı, durakladı, Kurmay Başkanına dönerek:
- “Hayrullah Bey, erlere ne verebildik? diye sordu.
-“ Efendim, dün sabah tedarik ettiğimiz buğdayı, kavurmaları için birliklere dağıtmıştık”
Bu sözleri duyan Mustafa Kemal Paşa, biraz durakladıktan sonra ayağa kalktı ve tavuğa el sürmeden yürüdü. Biz de onu takip ettik. Diğer arkadaşlar da ne tavuğa, ne de bir dilim ekmeğe el sürebilmişti. O akşam hepimiz yine aç yattık.
Çok iyi hatırlarım, birkaç gün evvel Çaldağ bölgesinde yaver Muzaffer Bey başkumandana Fevzi Paşaya ancak bir tek yumurta bulabilmişti. Düşman tarlaları ve köyleri yakmış, bir sefalet ve yokluk bölgeyi kasıp kavurmuştu”
Onlar kurtardı bu ülkeyi onlar.
Yoklukta, sefalette, açlıkta…
Şimdi Atatürk’e ve İsmet Paşa’ya utanmadan “ayyaş” dediler ama, sorarım onların bugün neleri var, kurtardıkları bir dikili vatanlarından başka?
Sizin ise gemicikleriniz var, hastaneleriniz var, bankacıklarınız var, paracıklarınız var.
Daha da kötüsü sırtınızda kambur gibi birikmiş hırsızlık dosyalarınız var.
Atatürk’e ve İnönü’ye ayyaş dediler ama,
Onların ülkesini yediler oysa…