Bir kahraman yiğit adam

Kısa adıyla Marmarabirlik yani, Marmara Zeytin Tarım Satış Kooperatifleri Birliği’ndeki gelişmeleri uzun yıllardan beri izler, takip ederiz. Bundan önceki dönemlerde üreticilerden aldığı zeytinlerin parasını devletten borç alarak ödeyen birlik yöneticileri daha sonra Ankara’da politikacı peşinde koşarak  sildirmeye uğraşır, her birkaç yılda bir trilyonlarca lira paranın üzeri çizilerek bu rakamlar ülkedeki tüm vatandaşların yani, bizlerin sırtına yüklenirdi. Bu durumdan politikacılar da nemalanır, eşini, dostunu, partililerini Marmarabirlik’te işe yerleştirerek bu ballı soygunun üzerine kaymak döşemiş olurlardı. Buradan çok açık söylüyorum, bu kurumun başına son dönemde bir kahraman yiğit adam geldi. Beni okuyanlar yıllardır bilir, çok az insan için böyle bir tanımlamada bulunmuşumdur. Şunu da bilin, önümüzdeki süreçte yazar takımından hangi cıvatası gevşek kişi bu adamın aleyhinde kalem oynatıyorsa mutlaka ama mutlaka birilerinin kalemşörlüğünü yapıyordur ve arkasında da kesinlikle büyük menfaatler vardır! Ve elbette yazarınız o noktada derhal topa girecek, bunların ipliklerini pazara çıkararak, arkalarında duran ağababalarının asıl niyetlerini sizlerle paylaşacaktır. Sözünü ettiğim yiğit kişi Marmarabirlik Başkanı Hidamet Asa. Geçmişte devletten borç alıp, sonra da o borcu sildirerek yaşamaya çalışan Marmarabirlik, Hidamet Asa ve yönetim kurulundaki arkadaşları göreve geldikten sonra 2010 başından itibaren sırasıyla ilk yıl eski parayla 7.8 trilyon, ikinci yıl 17 trilyon, üçüncü yıl 23 ve geçen yıl da 41.7 trilyon kar ediyor! Ayrıca son dört yılda büyük bölümü ilçe kooperatiflerinde kullanılmak üzere tam 35 trilyon liralık yatırım yapıyor! Görevi devraldıkları sırada Marmarabirlik’in toplam özkaynağı 111 trilyonken, 2014 yılı Ekim sonu itibarıyla 243 trilyon 908 milyar liraya yükseliyor! Bilançosundaki aktif büyüklüğü 2010 başında 185 trilyonken, şimdi 333 trilyon  598 milyar lira! Ve Marmarabirlik çok uzun yıllardır sözü edilen ama bir türlü üretimi  gerçekleştirilemeyen yeni markası “MB”yi önümüzdeki haftadan itibaren Koç Grubu’nun Düzey Pazarlama Şirketi vasıtasıyla piyasaya sunmaya hazırlanıyor. Buraya kadar anlattıklarım Hidamet Asa’yı kahraman yapmaz. Ne yapar? Dürüst, namuslu, çalmayan bir vatan evladı yapar, çok iyi yönetici, işletmeci yapar, tüyü bitmedik yetimin hakkını koruyan ve teslim edilen emanete hıyanet etmeyen adam gibi bir adam yapar amma velakin bundan sonra anlatacaklarım yiğit yapar, kahraman yapar, delikanlı yapar! Efendim Marmarabirlik’in tüm ürünlerini Avrupa memleketlerine dağıtan Almanya merkezli bir şirket var, uzun yıllar önce ana bayii olarak sözleşme imzalanmış. Mustafa Duran üzerine kayıtlı olan işte bu şirketi sessiz sedasız Sampi’nin, Vanet’in, Metro Turizm’in sahibi Galip Öztürk satın alıyor. Almanya’da noter üzerinden yapılan satış, ticaret sicilinde tescil işlemine gidildiği vakit durumdan yasa gereği Marmarabirlik yönetimi de haberdar ediliyor. Peki kim mi bu Galip Öztürk? Bir kaç satırla anlatmaya çalışalım: Sürmene’nin Ayvacık Köyü’nde İsmail Öztürk’ün beş çocuğundan biri olarak 1965 yılında doğuyor. İlkokulu bitirdikten sonra İstanbul’a gidip, Topkapı Otogarı’ndaki çay ocağında tepsici olarak çalışmaya başlıyor. Sonra Allah’ın yürü ya kulum demesiyle o çay ocağını kendisi satın alıyor. Daha sonraki yıllarda da 3 otobüsle Metro Turizm’i kuruyor; ardından da 58 derneği çatısı altında toplayan Türkiye Otobüsçüler Federasyonu’nu. Galip Öztürk, 2003 tarihinde çıkar amaçlı suç örgütü oluşturmak suçuyla yargılanmasına rağmen daha sonra serbest bırakılıyor. Ardından Vanet’i kuruyor. Nisan 2009'da İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nda (İMKB) manipülasyon yaptığı iddiasıyla gözaltına alınıyor ve adliyeye sevkediliyor. 2009'un son aylarında ise bir iş adamına zorla 2 milyon liralık senet imzalattığı iddiasıyla gözaltına alınıyor. Öztürk daha sonra 2012'de tehditle çek-senet tahsilatı yaptığı iddiasıyla yine gözaltına alındıktan sonra tutuklanarak Metris Cezaevi'ne gönderiliyor. Galip Öztürk devamında Kuvvet Köseoğlu cinayetini azmettirdiği iddiasıyla önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı; ardından da mahkeme duruşmadaki iyi halini göz önünde bulundurarak cezasını müebbet hapse çevirdi. Öztürk hakkında 2013’te  yapılan duruşmadaysa tahliye kararı verildi. 40'ın üzerinde şirketi var.  Büyük İstanbul Otogarı ve Kayseri Şehirlerarası Otobüs Terminali’ni işletiyor aynı zamanda.  Samsun Yusuf Ziya Yılmaz Otogarı, Çarşamba ve Havza terminallerinin de sahibi. Marmara Birlik Avrupa Ana Bayiliğini sessiz sedasız ele geçirmek için ismi Türkiyem Gm Bh olarak değiştirilen şirketin diğer ortakları arasında bakın başka kimler var: LOKMAN KONDAKÇI:  1952 yılı Trabzon doğumlu. Avrupa Ülkücü Türk Dernekleri Federasyonu eski başkanlarından. Derin devletin eski derin adamlarından. DYP Genel Başkanlığı döneminde Mehmet Ağar'ın, 1996-1998 arasında DYP-RP koalisyonu döneminde, Sanayi ve Ticaret Bakanı Yalım Erez'in danışmanlığını yaptı. Kimi ülkücülerin itirafçı gözüyle baktığı isim. 16 Mart 1978’de İstanbul Üniversitesi’nde yaşanan katliamın failleriyle ilgili Kondakçı’yla görüşen dönemin İçişleri Bakanı CHP’li Hasan Fehmi Güneş, mahkemenin “ne konuştuklarına” dair bilgi istemesi üzerine “Devlet sırrı”(!) diyerek yanıt  vermedi! (Milliyet) Ve bir diğer ortak MUSTAFA BAŞ: Rize doğumlu. Bursa Yüksek İslam Enstitüsü mezunu. 19-20-21’nci dönem İstanbul milletvekili. Yıl 1991, aylardan Kasım. Recep Tayyip Erdoğan yapılan genel seçimde RP-MHP-IDP ittifakının İstanbul-Eyüp Bölgesi’nden liste başı. O yıl ilk kez tercihli seçim sistemi uygulanacak. Seçim akşamı artık kutlamaları kabul etmeye başlamışken arka sıralardan tercihle gelen milli görüş kökenli Rizeli Mustafa Baş’ın kendisinin yerine meclise gideceğini öğrenince çılgına döner ve derhal elinden istifa dilekçesi almak için hışımla aramaya başlar. Erdoğan’ın kendisine zarar vereceğini düşünen Baş önce Ankara’ya kaçıp durumu Erbakan ve kurmaylarına anlatır, ardından da Tayyip Erdoğan’ın adamlarıyla RP Genel Merkezi’ni basması sonucu yine Erbakan tarafından Hollanda’ya gönderilir ve haftalarca orada bekletilir! Milliyet Gazetesi arşivinden okuyalım:  Yaklaşık 6 ay önce gerçekleştirilen operasyonla gözaltına alınan Metro Turizm’in sahibi Galip Öztürk ve 69 adamıyla ilgili açılan davanın iddianamesi kabul edildi. Sanıklar arasında Başbakanlık Müşteşar Yardımcısı Abdülkerim Emek, iki eski AKP milletvekili Mustafa Baş ile Mehmet Mustafa açıkalın ile Emlakbank eski genel müdürü Sinan Solok da bulunuyor. Eski milletvekili Mustafa Baş’ın, Galip Öztürk’ün gözaltına alınacağını önceden öğrenip haber verdiği, Öztürk’ün karayoluyla Bulgaristan’a kaçmak isterken yakalandığı da ortaya çıktı. Toplam 70 şüpheli hakkında çıkar amaçlı suç örgütü kapsamında hazırlanan 420 sayfalık iddianame istanbul bölge 23. ağır ceza mahkemesi’nce kabul edildi. Evet, gelelim yazının sonuna: Ayrıntıları başka bir vakit anlatmak üzere Marmarabirlik Başkanı Hidamet Asa  akıllara durgunluk veren her türlü baskıya karşı direnerek, sözleşmenin 12’nci maddesine göre “şirketin ortaklık yapısı bilgi verilmeden değişirse anlaşma tek taraflı fesh edilir” hükmü uyarınca işi 31-12-2012 tarihinde bozuyor ve son beş yılda kurumun 11 buçuk trilyon zarar etmesine neden olan Avrupa ihracatından yılda ortalama 7 trilyon kar eder duruma geliyor! Marmarabirlik’i geçmişte nasıl yiyiyorlarmış biliyor musunuz? Vatandaştan örneğin 5 liraya aldıkları kalibredeki ürünü Avrupa’daki şirkete 1 liraya fatura ederek!.. Şimdi siz söyleyin bakalım, bu adama yani, Hidamet Asa’ya mert, yiğit, kahraman denmez de ne denir!