Yazarlar

Bir Sergi, Bir Müze ve Tarihi Bir Cami Ziyaretinden Notlar

post-img
Bursa harika bir şehir. Cihana hükmeden Osmanlı İmparatorluğuna, kuruluş dönemlerinde başkentlik yapmış, İstanbul'dan sonra en çok Osmanlı Hanedanına ebedi yurt olmuş, tarihi eserleriyle açık hava müzesi görünümünde, tabii-doğal güzellikleriyle de Cennet yansıması ulu bir şehir. Ancak bu ulu şehre yüksekçe bir yerden, Tophane veya Uludağ'dan baktığınızda biraz hayal kırıklığı yaşayabilirsiniz. Çünkü "davulun sesinin uzaktan hoş geldiği" gibi maalesef bu şehre uzaktan baktığınızda görüntüsü pek hoş gelmeyecektir. Yükseklerden baktığınızda korkunç bir beton deryasıyla ve görsellikten-estetikten uzak, çarpık bir kent görüntüsüyle karşılaşacaksınız. Fakat bu beton yığınları gözünüzü korkutmasın, şehrin içine daldığınızda her an, her ortamda karşınıza çıkacak, bir birinden görkemli tarihi eserler, tabii-doğal güzellikler, renkli kültürel-folklorik zenginliklerle deyim yerindeyse büyüleneceksiniz, hayran kalacaksınız. Bir hafta sonu, yeni şeyler keşfedebilmek umuduyla daldım Bursa sokaklarına. Bir ara caddelerdeki billboardlarda yer alan afişler dikkatimi çekti. “Kantarın Topuzu Teraziler Ağırlıklar Ölçüleri Aletleri Sergisi”, 21 Eylülden itibaren TOFAŞ Bursa Anadolu Arabaları Müzesinde sergilenmekteymiş. Zaten epeydir bu müzeyi de merak ediyordum. Hemen Yeşil’den yukarı, Umur Beye doğru yöneldim. Sergi vesilesiyle, ününü çok duyduğum TOFAŞ Bursa Anadolu Arabaları Müzesini de ziyaret etmiş olacağım. Umurbey Camii ve Zaviyesi  Müze, Namazgah’tan yukarı, Umurbey Mahallesinde yer almakta. Yanı başında Umurbey Cami ve Umur Beyin’de türbesinin yer aldığı zaviyesi bulunmakta. Umur Bey, Osman Gazi’nin silah arkadaşı Kara Timurtaş Paşa’nın oğludur. Hem asker hem de bilgin olan Umur Bey II. Murat döneminde vezir rütbesi almıştır. Bursa’da ilk Türkçe Kitabenin de yer aldığı cami, Umur Bey tarafından yaptırılmıştır. Plan itibarıyla Bursa’nın klasik camilerine hiç benzemeyen caminin zaviyesinde farklı mezar taşlarıyla onlarca önemli kişilere ait mezarlar bulunmakta. TOFAŞ Bursa Anadolu Arabaları Müzesi Umur Bey Cami ve Türbesin de ziyaret ettikten sonra bitişiğindeki TOFAŞ Bursa Anadolu Arabaları Müzesine geçtim. Müze, Umurbey Bilgi Parkının içerisinde yer almakta. Girişteki tanıtım levhalarına göre Müzenin bulunduğu alan daha önceleri ipek fabrikasıymış (İpeker Kozaklığı). Fabrika 19. Yüzyılda Ermeni Köleyan ailesi tarafından kurulmuş ve 1920 yılında Mehmet İpeker’e satılmıştır. 19. Yüzyıl yapısı olan Kozaklığın sadece temel duvarları günümüze ulaşabilmiştir. 1998-2002 yılları arasında fabrika tesisleri Koç Grubu tarafından TOFAŞ Bilgi Parkı ve Bursa Anadolu Arabaları Müzesi olarak düzenlenmiştir. 1958 ve 1998-2002 yılları arasında onarım görmüştür. Bu müzeyle ilgili “hoş” bir hatıramda var. Daha önceleri bu çevreden geçerken Umurbey Camiyi gördüm. Camiyi incelerken, üst taraftaki müzeye ait yapılar dikkatimi çekti. Oranın henüz ne olduğunu bilmediğimden, caminin bahçesindeki yaşlı bir hacı amcaya o yapıları işaret ederek ne olduğunu sordum. Hacı Amca, “orası ‘Zenginin Müzesi’” dedi. Hangi zenginin, ne müzesi diye sordumsa da, her halde acelesi vardı, başka bir şey söylemeden uzaklaştı. Bu sırada yakınımızda olan başka bir şahıs, orasının Koç Holding tarafından kurulan bir müze olduğunu söylemişti. Ve sonunda müzenin ve sergininde olduğu parka giriş yapabildim. Yönlendirme tabelalarını izleyerek öncelikle müzeye geçtim. Müze gerçekten ününe yakışır bir güzellikte. Özellikle girişteki Tümülüs (Mezar) hayli ilgimi çekti. Ardından Balıkesir Üçpınar Köyü civarlarında yapılan arkeolojik kazılarda çıkarılan Roma dönemine ait savaş arabası kopyasına yöneldim. Canlı gibi duran ve aynalarla derinlik kazandırılan atlı savaş arabasını hayranlıkla inceledim ve onlarca fotoğraf çektim. Fakat fotoğraf makinemin özelliklerinin düşük olması sebebiyle maalesef kapalı ortamdaki fotoğraflar pek hoş olmadı. Müzede Anadolu’nun değişik şehirlerinden getirilmiş onlarca at-öküz arabaları mevcuttu. Birbirinden ilginç bu arabaları tek tek incelerken özellikle Erzurum yöresine ait bir arabayı görünce, eski bir tanıdıkla-bir hemşeriyle karşılaşmak hoş duygular yaşattı. Müzede, TOFAŞ’ın Bursa’daki fabrikasında ürettiği ilk otomobilden başlayarak, otomobil üretim safhalarının da sergilendiği bir bölüm bulunmakta. Burada, halk arasında Hacı Murat olarak ün yapan ilk Murat 124’düde görme imkânını buldum.    Müze, tek kelimeyle harika. Daha fazla güzellikler eklenerek, daha da geliştirilmesi umudu ve dileğiyle, kurucularını ve katkısı olan her kişi ve kuruluşu tebrik ediyorum. Ülkemize ve Bursa’mıza kattıkları bu güzel değerden dolayı da teşekkürlerimi sunuyorum.      Kantarın Topuzu Sergisi  Müze ziyaretinin ardından, TOFAŞ Sanat Galerisi olarak düzenlenen Tarihi Umur Bey Hamamındaki Kantarın Topuzu Sergisine yöneliyorum. Binlerce birbirinden kıymetli materyalin yer aldığı sergi gerçekten şahane. Açılışını TOFAŞ CEO’suyla beraber üst düzey Bursa yöneticilerinin yaptığı serginin ilk ziyaretçisi de Koç Holding Şeref Başkanı Rahmi M. Koç olmuş.    Yüksek mimar Naim Arnas’ın yaklaşık 35 yıla dayanan çalışmasıyla bir araya getirdiği, en eski çağlardan günümüze kadar kullanılmış 3 bin 500 farklı terazi, ağırlık ve ölçü aletleri sergilenmiş. Sergi girişindeki panoda, sergiye katkıları olan, işin uzmanı onlarca kişinin isimleri yer almakta. Başta 35 yıllık koleksiyonunu sergiye sunan yüksek mimar ve koleksiyoner Naim Arnas ve katkısı olan herkesi tebrik ediyor, böylesine güzel bir ortamda gözümüzü-gönlümüzü aydınlattıkları içinde teşekkür ediyorum. Sergi ilanı oldukça bereketli ve güzel bir gün geçirmemize vesile oldu. Sergiyle beraber, çok hoş bir müzeyi ve ünlü Türk bilgini Umur Bey adına yapılmış tarihi camiyi de ziyaret ettik. Herkese tavsiye ediyorum, bir hafta sonu veyahut Pazartesi hariç işinizin müsait olduğu bir gün bu sergiyi, müzeyi ve Umur Beyi mutlaka ziyaret ediniz. TOFAŞ Bursa Anadolu Arabaları Müzesi Pazartesi hariç, her gün saat 10’la 17 arası açık.          

Diğer Haberler