Yazarlar

Korona, Dünya Tarihinde Bir Milattır!

post-img
“Tüm insanlık tek bir ailedir!” Bu sözü yüzyıllar önce bir bilge adam söylemiş ki, o dönemlerde yeryüzünde yaşayan insanlar arasında bugünkü seviyede iletişim imkanları mevcut değildi! Birçok kıta henüz keşfedilmemiş ve insanlar için seyahatlerinde en hızlı araçta atlarıdır. Bu gün birkaç saatte gittiğimiz yerlere, o dönemin insanları at sırtında aylarca süren yolculuklarla ulaşabilmekteydiler! Günümüzde, dünyanın en uzak yerlerindeki olaylardan anında haberdar olabiliyoruz. Kişisel olarak ta, yine yeryüzünün bize göre en uzak ülkelerindeki insanlarla yüz yüze konuşabilmekteyiz! İnsanlar öylesine hızlı yaşamaya başlamışlardı ki, bir iki saat önce beraber olduğun insanı, telefonla aradığında onun, o an ülkenin diğer ucundaki bir şehirde hatta başka bir ülkede olduğunu öğrendiğinizde çok normal karşılıyorsun. Çünkü iletişim teknolojisi gibi, ulaşım teknolojisinde de çok büyük gelişmeler olmuştur ki, artık dünyanın bir ucundan öteki ucuna gitmek neredeyse bir günden de az zaman almaktadır.    Böyle olunca dünya, artık tek bir kent haline gelmiştir. Herhangi bir ülkede bir sorun çıkması durumunda, yeryüzündeki bütün ülkelerin ekonomileri etkilenmektedir. Bugün, bütün dünyayı anormal bir korku ve panik havası sarmıştır! İlk olarak Çin’in bir bölgesinde görülen Korona virüsü, Çin’le beraber yeryüzünün her yanında görülen bir salgın hastalığa dönüşmüş ve belki de dünya, var olduğu günden beri bu derece korku ve paniğe pek az şahit olmuştur! Korona vakası ortaya çıktığında, bununla ilgili üç ayrı yazı hazırladım ve bu yazılarımda, genel olarak şu iddialarda bulundum:  “Corona virüsü, aslında küresel ilaç firmalarının laboratuvarlarında üretilmiş bir virüstür. Şuan onlar bu virüsün aşısını veya tedavi edecek ilaçları da üretmişlerdir. Bu virüsün üretilip insanlara bulaştırılıp, kontrollerinde olan medya ve sosyal ağlar aracılığıyla da neredeyse tüm dünyada panik oluşturulmasının birkaç sebebi vardır. Birinci hedefleri Çin’in ihracatına darbe vurmaktır ki, bu darbe çok etkili bir şekilde vurulmuştur! Çünkü Çin, birçok büyük şirketin ürettiği ürünlerin, sahtelerini veya kopyalarını üreterek ve çok daha ucuza dünyanın her yanında pazarlayarak bu şirketlere büyük bir darbe vurmuştu! İşte Onlarda bu virüsle, hem bunun intikamını almaktalar ve hem de Çin’in, bir süreliğini de olsa ihracatını engelleyeceklerdir. Bu virüsün, temas yoluyla bulaştığı açıklandı. Artık uzunca bir süre, hiçbir ülke Çin’den gelen mektubu bile almayacaktır. Bir diğer hedefleri de, Virüsü dünya gündeminin ana konusu yaparak, insanların tüm dikkatlerini buna yöneltip, bundan önce gündemde olan ve onların rahatsızlık duydukları bazı konuların gündemden düşmesini sağladılar ya da insanlar bu virüs meselesine odaklanmışken normalde tepki gösterilebilecek bazı projelerini bu arada hayata geçirmektedirler,” demiştim diğer yazılarımda. Şimdi geldiğim nokta ise, evet, belki de bu iddialarım doğrudur. Fakat şuan dünyada yaşanan korku ve paniğin büyüklüğüne baktığımda, bunun “insan gücünü” aşan “İlahi” bir durum olduğunu düşünmekteyim. Yukarıda bahsettiğim gibi eğer bu korona vakası, küresel güçler tarafından gerçekleştirilmiş olsa bile, insanlık aleminin şuan ki vaziyeti onları da şaşkına çevirmiş ve korkutmuş olduğuna inanıyorum! Çünkü atom bombası yemiş, nice savaşlar ve salgın hastalıklar yaşamış insanlığın, son yüzyıllarda böylesine topluca, korku ve paniğe kapıldığı görülmemiştir! Bütün ülkelerde olağanüstü haller yaşanmaktadır! Bütün dünyada, ülkeler arası, hatta şehirlerarası seyahatler durdurulmuş, yeme içme, dinlenme ve eğlenme mekanları, mağazalar kapatılmış ve savaş meydanlarında bile ara verilmeyen toplu ibadetler, camiler, kiliseler ve diğer ibadet mabetleri bile kapatılmıştır ve hiç kimse bu olağanüstü durumun ne zaman sonlanacağını da bilmemektedir! Şuan öyle bir durum oluşmuş ki, zengini de, fakiri de aynı vaziyettedir! Herkes memleketinde ve evindedir. Kimsenin bir başka yere gitmeye cesareti yoktur! Çünkü tehlike dünyanın her yanını sarmıştır. Kuran’da, bir Ayet ’in başında şöyle buyrulmuştur, “…Öyle ki, yeryüzü bütün genişliğine rağmen onlara dar gelmiş…” Ve görünen odur ki, bu hastalığın beklenen aşısı veya tedavi edici ilaçları bulunsa bile, artık insanlık yaşamı Koronadan önceki gibi olmayacaktır! Korona, belki de dünya tarihinde bir milat olacaktır! Koronadan önce, yukarıda da belirttiğimiz gibi gelişen ulaşım teknolojileri ve yapılan yollar sayesinde insanlar bir günlük zaman diliminde birkaç şehre hatta birkaç ülkeye gidip gelebiliyorlardı. Şehirlerarası yollarda araçlar vızır vızır, hava alanlarında uçaklar inip kalkış için sıra beklemekteydiler. Seyahat acentaları durmadan gezi turlar düzenliyorlardı. Kahve içmek için, günübirlik Paris’e gidip Eyfel’de selfi yapanlar, bir gecelik eğlence için Ukrayna’ya veya başka ülkelere gidenler, Ramazanda iftar açmak için Mekke’ye uçup, Kâbe’yi Şerifi, kule otellerde tepeden seyreyleyip canlı yayın yapanlar, kafası estiğinde Umreye gidenler vs. artık insanlar bu tür seyahatlere çıkmaya kolay kolay karar veremeyeceklerdir! Hatta insanlar, mecbur olmadıklarında evlerinden çıkmaya ve herhangi bir mekânda oturmaya bile tereddüt edeceklerdir. İnsan ilişkilerinde de artık mesafeler oluşacaktır. HIV virüsü ilk çıktığında, çapkınlar arasında da bir panik oluşmuştu ve birçok çapkın HIV korkusundan bu huyundan vazgeçmişti. Bütün bu yaşananlara baktığımda, bunun herhangi bir dünyevi güç tarafından gerçekleştirilmiş olabileceğine inanamıyorum! Evet, belki bu hamleyi yapanlar küresel güçler olmuşlardır ancak zaten “Yaradan, işi başkalarına yaptırır!” Herkesin bir planı vardır fakat “Allah’ında bir planı vardır!” Ve bana göre o plan yürürlüğe konulmuştur! Haddi aşmaya kalkışan ve gereğinden fazla hızlı yaşayan insanoğlu için yeni, “yavaşlatılmış” bir yaşam tarzı belirlenmiştir! Artık hayat biraz daha yavaşlayacak ve durgunlaşacaktır. Umut ediyorum ki, hızlı bir nehrin akıntısına kapılmış, çevresinden habersiz akıp giden insanoğlu, yavaşlayan ve durgunlaşan yaşamında kendi içine ve çevresine bakmaya vakit bulacak, egolarından ve daha birçok kötü huylarından kurtulacaktır! Bütün dinlerin ve ahlaki öğretilerin özünde yer alan, sevgi ve iyilik yapmanın farkına vararak, yaşamını, sevgi ve iyilik üzerine yoğunlaştırarak sürdürecektir VE GÜN GELECEK, KORONA VİRÜSÜNÜN, İNSANLAR VERDİĞİ ZARARDAN ÇOK, FAYDALARI OLDUĞU ANLAŞILACAKTIR! Sizin hayır gördüklerinizde şer, şer gördüklerinizde hayır vardır. Allah bilir de, siz bilemezsiniz. (Bakara, 216)    İsmail Hakkı Kavurmacı     

Diğer Haberler