Yazarlar

Cephedeki Yiğitlere Mektup

post-img
Zamanı geldi! Vatan-Millet-Hak sevdalısı, Aslan Yürekli Anadolu Yiğitleri, açıldılar yeryüzüne, düşmanın korkulu rüyası oldular, mazlumların-masumların umudu. Kahpelerin, hainlerin, zalimlerin inlerini başlarını yıkmaktalar şuan! Ey şanlı asker; Vatan, millet sana minnettardır.. Yüreğin pek, kılıncın keskin, Gazan Mübarek olsun, Yüce Allah yar ve yardımcın olsun İnşallah!   Yılanın başını ezmek gerek! Bu köşede, defalarca dillendirdiğimiz bir duamız, temennimiz vardı; “yılanların başını ezmek gerek!” çok şükür ki, duamız kabul gördü, yılanların başları eziliyor birer birer! Vatanımızın çevresini, ateş çemberiyle çevirmek rüyasında olan kahpe düşman, şimdi artık kâbuslarla kıvranmakta!      Kudurmuş bir köpek vaziyetinde olan, bu Aziz Milletin düşmanları, pek yakında uyuz köpeğe dönüşeceklerdir! Bir zamanlar, onların sıradan memurlarının bile, Devlet Yöneticilerimizi azarladıkları dönemler geçti artık! Şimdi karşılarında, hiç alışık olmadıkları bir devlet adamı, bir önderle, Recep Tayyip Erdoğan’la karşı karşıyalar! Lafını hiçbir ortamda esirgemeyen, gözlerinin içine bakarak, yaptıkları yanlışları, zulümleri, adaletsizlikleri haykıran, hatta Osmanlı şamarı gibi suratlarına patlatan, Kahramanın karşısında ezilmekteler. Asil Milletimiz, cesaret timsali Liderimizin önderliğinde, Şehit Kanlarıyla Mübarekleşen Vatan topraklarımıza göz diken alçakların, gözlerini oyacak güçtedir! Birliğimize, dirliğimize el uzatanların, kirli ellerini kıracak kudrettedir! Ve Kahpelerin, kalleşçe oyunlarına gelmeyecek ferasettedir! Yine bu köşede yer alan bir yazımızda, “Milletimiz artık düşmanı darmadağın edecek, kuyruklarını kıstırıp, deliklerine sindirecek, çok büyük hamleler,  ‘pis burun vuruşlar’ beklemektedir,” demiştik! Ve çok şükür ki, arzu ettiğimiz operasyonlar başladı şimdi! İnsanoğlunun savaşı, kıyamete kadar bitmez! Aslında Milletimiz; sıcakkanlı, merhametli, hatta fazlasıyla mülayimdir! Ancak yılardır, hain maşaları vasıtasıyla, kahpece, adice Ülkemize saldırılar düzenleyen, vicdansız, şerefsiz düşmanlarımız, Milletimizin sabrını zorlamaktalar!  Sadece bize karşıda değil ki bu saldırılar; bulunduğumuz coğrafyaya bir bakınız hele, kesif bir barut kokusunun hâkim olduğu bu coğrafya sakinleri, yıllardır rahat yüzü görmüşler midir acaba? Vahşi batı, Şeytanın emrine girmiş, vicdandan, merhametten, insanlıktan uzak, iblisin günahkâr ordularına katılmış, derler ya şeytanın bile aklına gelmeyecek adice kurnazlıklarla, bu coğrafyayı, adeta ölüm kusan silahlarını sınamak için bir poligona çevirmiş ve buranın insanlarını da sadece birer kobay olarak görmektedir!  Ancak böyle devam ederlerse, onların yani vahşi batının tatlı rüyası da yakında kâbusa dönüşecektir.  Yakındır, bu coğrafyadaki yangından kıvılcımların oralara da sıçraması ve onların yurtlarında da yangınların çıkması ki, oradaki yangın buraya da benzemeyecektir! Çünkü biliyorsunuz, buralarda denedikleri bombaların cephaneliği, kendi popolarının altındadır! Eğer bir patlarsa, varsın gerisini onlar düşünsün!   “Kuyruğunu koparmakla, taş atıp kovalamakla ondan kurtulamazsın! Yılanın başını ezeceksin! Ülkemize karşı büyük bir şer organizasyonu kurulmuş. Türkiye üstüne adice, sinsice, kalleşçe hesaplar yapılmaktadır! Bunların kimler olduğu, bunu neden yaptıklarını herkes biliyor artık. Türkiye’nin güçlenmesini, Milletin huzur ve güven içerisinde olmasını, kendileri-kendi çıkarları için tehlike olarak gören odaklar, devletler var. Bu kirli hesaplar ve kalleşçe oyunlar sadece bu güne has da değildir ki, tarihin her döneminde bunların alçakça kurnazlıklarını ve adice kalleşliklerini görmek mümkündür. Bazı aklı kıt insanlar ve beyinleri bulandırmak arzusunda olan art niyetliler, halen daha ordumuzun, sınır dışı müdahalesini sorgulamaktalar!  Zehirli, şerli bir ağaç! Kökü-gövdesi dışarıda, dalları yaprakları içimizde! Mücadele ediyoruz; yapraklarını yoluyor, dallarını kesiyoruz, yani bir nevi buduyoruz! Biz budadıkça; onun dalları daha bir çoğalarak, yaprakları gürleşerek, uzanıyor içimize! Eğer dışarı çıkıp, bu şer ağacının gövdesini ve köklerini kurutup yok etmedikçe, bu musibetten kurtuluş mümkün olmaz,” demiştik önceki yazılarımızda! İşte, Afrin’e karşı başlatılan operasyonda, bana göre, bu şer ağacının kökünden kurutulup yok edilmesine yönelik bir ilk adımdır. İnşallah, Muzaffer Ordumuz ve Kahraman Polislerimiz, Başkomutanımız Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde ve Aziz-Asil Milletimizin desteğiyle-dualarıyla, düşmanın tüm kirli oyunlarını bozarak, İnşallah başta Ülkemize ve yeryüzüne huzurun, güvenin ve adaletin hakim olmasını sağlayacaklardır.     Yazımı, Ordumuzun sınır dışı müdahalesiyle ilgili kafa karışıklığı yaşayanlara soracağım bir soruyla sonlandıracağım; ABD kendi çıkarları için, sınırlarından on binlerce kilometre uzaklara müdahale ederken,  biz, ulusal güvenliğimiz açısından tehdit durumunda olan, kıçımızın dibindeki çıbanlara müdahale etmeyelim mi yani?      

Diğer Haberler