CHP’deki paralel yapılanma!

CHP Osmangazi İlçe Başkanı İsmet Karaca’yı severim. Yıllardan beri saygısını hiç eksik etmez İsmet. Gelin görün ki yeniden siyasete soyunduktan sonra yanlış kişilerle, yanlış ilişkilere girişti kendisi ve en sonunda mutlaka bunun zararını görecek. CHP Bursa İl Başkanı Metin Çelik’le adeta kedi köpek gibiler. En baştan beri birbirlerini bir kaşık suda boğacak kadar nefretle dolu olan bu iki insan kendileri kadar, temsil ettikleri partilerine de zarar vermekteler. Osmangazi’de yaşanan kongre sürecinde İsmet Karaca’ya yapışmış yanlış kişilerden biri de partililer arasında İlçe başkanının finansörü olarak bilinen Mustafa Şenyurt. Karaca kendi eliyle yönetim listesine yazdığı arkadaşlarını bile bir arada tutamadı. İnsanların bir bir istifa etmesi sonucu yedekte hiç kimse kalmadığı gibi, asıl kuruldan arka arkaya gelen istifalar sonucu yönetim düşme noktasına geldi. İşte CHP kulislerinde devreye yine Mustafa Şenyurt’un girdiği ve özel yöntemler kullanarak istifa eden son 2 kişiyi bu eylemlerinden caydırıp, skandalı önlediği  konuşuluyor. İsmet Karaca ve Mustafa Şenyurt ikilisi, İl Başkanı Metin Çelik’in ekip arkadaşlarını bir bir kaybetmesi ve devamında yalnızlaşması sonucu CHP’nin Bursa örgütünde adeta paralel bir yapı oluşturdular ve partiyi önemli ölçüde ele geçirmeyi başardılar. Siz bakmayın “ille de önseçim istiyoruz” diye milleti galeyana getirmeye çalıştıklarına! Son 2 yılda Osmangazi İlçesi’ndeki üye sayısını eş, dost, akraba, hemşeri ve yandaşlardan oluşacak şekilde ikiye katladılar ve yeni 3000 kişi kaydettiler. Yani bu durumda büyük 1-2 ilçeyle anlaşmaya varılması kaydıyla, Bursa’da bir önseçim yapılırsa eğer listeyi bu ikili belirlemiş olacak. Bırakın artık özgür bir seçimle mahallelerden delege çıkabilmeyi, önümüzdeki dönemlerde İl ve ilçe başkanları da bu paralel yapının iki dudağı arasından çıkacak! CHP’de Milletvekilliğine aday olacak yöneticilerin 8 gün sonra istifa etmeleri gerekiyor. Dolayısıyla İl ve ilçe başkanlarının görevi bırakmalarından sonra göreve kimlerin atanacağı çok önemli çünkü bu isimler hem seçim dönemini geçirecek, hem de daha sonrası için belirleyici olacaklar. CHP Bursa örgütündeki bu yapılanma kendisine Ankara ayağı da oluşturdu. Karaca ve Şenyurt paralel yapılanması CHP’de Örgütten Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl’le görüşüp, istifa sonrasında Osmangazi Belediye Meclis Üyesi Recep Çohan’ın ilçe başkanlığı konusunda anlaştılar. Aynı ikilinin Nilüfer’de aralarına Görükle Belediye eski Başkanı Hüseyin Akkuş ve Şadi Özdemir’i de katarak mevcut İlçe Başkanı Özgür Şahin’i görevden aldırıp yerine, Hasan Hayırlı’yı getirmek için uğraş verdiği konuşuluyor. İyice yalnız ve çaresiz kalan İl Başkanı Metin Çelik’e bir kedinin topla oynaması misali pençe atıp duran sadece Karaca-Şenyurt paralel yapılanması değil; CHP’nin milletvekilleri de dikkate alıp sallamıyor İl başkanını. Her ne kadar Metin Çelik kendi yönetiminin içinden Zafer Yıldız ya da Ali Ekber Kartum’u başkan olarak atatmak istiyorsa da genel merkeze, milletvekilleri de bunun tam tersinin yapılıp, dışarıdan birinin yine “abi formülüyle” getirilmesi  için baskı yapıyor. Bir tek Kemal Ekinci bu beşli grubun biraz dışında duruyor gibi görüntü veriyor. Hatta öyle ki, başını Sena Kaleli ve Aykan Erdemir’in çektiği bu grup, bu ayın 24’ünde Bursa’ya gelmek isteyen (!) Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun sözkonusu ziyaretinin önüne geçmek yani, Metin Çelik’in milletvekilliği için istifa edeceği 25 Aralık’tan sonraya erteletmek için devreye girmişler söylentisi dolaşılıyor CHP kulislerinde! Yani genel başkan yeni İl başkanı ve yönetim dizayn edildikten sonra Bursa’ya getirilecek. Diğer yandan kaliteli ve nitelikli insanları öğütüp yok etmesiyle ünlenen CHP’de iftiralar ve adam karalama kampanyası çoktan başladı bile. Bu dönem yeniden aday olması beklenen Profesör Lale Karabıyık’ın önünü kesmek için “Ulusalcı”(!) karalaması yapılıyor; düşünebiliyor musunuz partinin geldiği noktayı?!. Fakat ona rağmen Lale Karabıyık’ın listedeki yeri şimdiden ilk beşin içinde görünüyor. Geçen günkü yazımızda esprisini yaptık ancak, son seçimde Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Necati Şahin de ilk beşe girecek isimlerden biri olarak değerlendiriliyor. Sena Kaleli geçmişte her ne kadar “Artık aday olmayacağım” diye açıklama yapsa da hiç kimse buna inanmıyor! “Ben o lafı söylerlen ayağımı yerden kaldırmıştım” demesini bekliyor herkes Sena Kaleli’nin! Ee! İsmet Karaca ve Mustafa Şenyurt da kendilerini garanti mebus olarak gördüklerine göre demek ki işlem tamam; başkaları hiç boşuna ümitlenip masrafa girmesin! Hele hele geçen sefer 15’nci sıraya konularak onurlandırılan İl başkanı Metin Çelik bu dönem kendine ilk 10 sırada yer bulabilirse oturup dua etsin! İki gün önce postayla bir belge aldım. Şu anda Cumhuriyet Halk Partisi Osmangazi İlçesi yönetim kurulu üyesi olan bir arkadaş bu son derece önemli ve ortalığı karıştıracak belgeyi İsmet Karaca’nın kilitli kasasından alıp, fotokopisini çekerek sağolsun bana göndermiş. O belgeyi ve içeriğini okumak için azıcık yarına kadar sabredeceksiniz ancak, geçen hafta kaleme aldığımız ve zamanın başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’a Bursa’dan giden rapordaki ayrıntıları dile getirdiğimiz yazılarımızda adı geçenlerden biri de İnşaatçı Hasan Tuğcu’ydu. İnşaat Mühendisi Tuğcu’nun yanıt hakkına da duyduğumuz saygı gereği dün gazetemize gelerek ilettiği metni gecikmeden paylaşıp bitirelim bu gün için.   HASAN TUĞCU’NUN AÇIKLAMASI   “Bahsi geçen bir rapora dayanarak yazmış olduğunuz yazıda hakkımda ileri sürülen iddialardan haberdar oldum. Ak Parti Bursa İl Örgütü kurucusuyum. Uzun bir dönem İl Başkan Yardımcısı olarak Ar-Ge, ekonomik ilişkiler, yerel yönetimler, halkla ilişkiler alanlarında yöneticilik yaptım. Eski bakanlarımızdan sayın Hayati Yazıcı’yla hiçbir akrabalık bağım yoktur. Parti görevimiz sırasında tanıştım; hemşerimizdir. Anavatan Partisi’yle hiçbir resmi bağım olmamıştır. (Aynı ismi taşıdığımız bir akrabamla karıştırılıyor.) Ailemiz 1975 yılından bu yana Çarşamba Pazarı ve Darmstad Caddesi’nden başlayarak özel sektöre hitap eden inşaat faaliyetleri yapmaktadır. Her zaman bu sektörün Bursa’daki öncüsü olmuştur. Konut sektörünün şehir merkezinden, Nilüfer bölgesine geçmesiyle birlikte faaliyetlerimiz de bu bölgede yoğunlaşmıştır. Haşim İşcan Caddesi’ne yaptığımız inşaat yine arsa sahipleriyle varılan yüzdelik anlaşmayla tamamen yasalara uygun projelerimizden biridir. Bahsi geçen Fuat Alagöz Bursa’da tanınan ve çok sevilen bir işadamıdır. İş dünyasının ve sosyal hayatın yıllardır içinde bulunan biri olarak sayın Alagöz’ü ben de tanırım ancak, kendisiyle hiçbir ticari ilişkimiz olmamıştır. Yazınızda bahsi geçen Beşevler’de 2007 yılında biten site inşaatımızın da arsası vatandaşlara aittir ve imara uygun bir alanda yüzde usulüyle yaptığımız hiçbir imar sorunu olmayan bir inşaattır. Yapı kullanma izni alınmış ve mülk sahiplerine teslim edilmiştir. Kardeşim Ziraat Mühendisi Hüseyin Tuğcu, Ak Parti’de görev aldığım dönemde (2009-2014) Osmangazi’den meclis üyeliği yapmıştır. Diğer kardeşim Mimar Ali Tuğcu ise Mimarlar Odası Bursa Şubesi’nde 2 dönem yöneticilik yapmış olup, halen BTSO meclis üyeliği görevini sürdürmektedir. İnşaat Mühendisleri Bursa Şubesi, BTSO gibi meslek örgütlerinde görev yapan birisi olarak, meslek mensuplarının oylarıyla bu kurumlarda vazife üstlenmenin onur vesilesi olduğu düşüncesindeyim. Ayrıca bu görevler sırasında mesleğin ve kurumların etik ilkeleri çerçevesinde kamu yararı gözetilerek tüm kent dinamikleriyle diyalog kurulmaktadır. Yerel siyaset doğrultusunda Ak Parti’nin Nilüfer’de izleyeceği politikaları belirleyen kişi ben değilim. Genel merkez stratejilerinden, teşkilatın üst kademelerine ve icra konumundaki tüm siyasilerin ortak kararlarıyla üretilen politikalar her zaman belirleyici olmuştur. Ak Parti Grup toplantısında, Nilüfer’deki imar planı değişikliği konusunda CHP’li belediyeye destek verilmesi yönünde bir ifadem söz konusu değildir. Bu güne kadar hiçbir belediyenin imar değişikliklerine dahlim olmadı. Görevimi dürüstlük, şeffaflık ve ilkeli siyaset anlayışıyla yaptım. CHP ve Ak Parti arasında var olduğu iddia edilen ilişkilerin içinde yer aldığım ve aktif rol oynadığım bilgisi de gerçeği yansıtmamaktadır. Aktif siyaset yaptığım dönemler de dahil olmak üzere hiçbir zaman böyle bir misyonum olmamıştır. Bilgilerinize sunar, saygılarımı arzederim. Hasan TUĞCU” Evet, biz de yaptığı açıklama için Hasan beye teşekkür ediyoruz ve memnuniyetle olduğu gibi kamuoyuyla paylaşıp, bir kenara not düşüyoruz.