Demirtaş Meydanı’ndan Atatürk heykeli kaldırılıyor!  

Siz Cumhuriyet Halk Partisi Bursa İl Başkanı Şadi Özdemir’in bu güne dek dişe dokunur, ele gelir bir muhalefet yaptığına şahit oldunuz mu?   Şadi Özdemir yürüttüğü siyasetin de aynen ticareti gibi sadece kendi dişlerine dokunmasını yeterli görüyor sanırım!   CHP’liler tarafından yönetilen Nilüfer ve Mudanya Belediyelerinin bilişim işlerini yapmaya ve paraları indirmeye devam eden Özdemir, Bursa’da göbeğini kaşıya kaşıya muhalefet ediyor.   Şadi Özdemir’in son zamanlarda ortaya koyduğu tek şey Bursa valisine gidip, “FETÖ’den dolayı gözaltına alınan işadamlarının ifadeleri çabuk alınsın” demek oldu.   Özdemir’in yürüttüğü bu lobi faaliyetinin ardından içeride onca insan sırasını beklerken hemen ertesi gün de Celal Sönmez ve oğulları birden bire  salıverildiler dışarıya!   Peki neden?   Celal Sönmez mağdurmuş da ondan!   Dönemin FETÖ’cü valisi, emniyet müdürü, başsavcısı ve vergi dairesi başkanı onu korkutarak bir yurt binası aldırmışlar cemaate.   Peki niye korkutmuşlar?   Daha doğrusu eğer hiçbir kabahati yoksa, masumsa eğer, Celal Sönmez niye korkmuş?   Korkar tabii çünkü, Bursa Ticaret ve Sanayi Odasında yediği hurmalardan dolayı korkar!   Niye sizi beni korkutup da yurt binası aldıramıyorlar?!.   Hasılı, kendinden başka hiç kimseye hayrı dokunmayan Şadi Özdemir’in tek faydası Celal Sönmez’e oldu.   Peki, Özdemir niye, nasıl girdi hemen devreye sizce?   Kanaatimi söyleyeyim:   Celal Sönmez’in mimarı Mithat Kırayoğlu istemiştir!   Son dönemlerde pek sesi soluğu çıkmıyor ama SHP Bursa Eski İl Başkanı Mithat Kırayoğlu, Murat Karayalçın’cı, atölyeci grubun kentimizdeki oymak başıdır.   Şadi Özdemir de eskiden hem onun yönetim kurulu üyesiydi, hem de müritleri arasındaydı.   Bu “sosyal demokrat cepçi tarikatının” üyeleri parayı çok sever.   Bursalı deneyimli politikacı Turhan Tayan,  Mithat Kırayoğlu’ndan bahsederken ona “zenginlerin mimarı” der!..   Kırayoğlu ömrü boyunca Celal Sönmez gibi hep zenginlerin mimarlığını yapmıştır ama bu arada Bursa’ya da Kent Meydanı Alışveriş Merkezi gibi bir ucubeyi bir güzelce kakmıştır!   Bence, Kırayoğlu demiştir Şadi Özdemir’e “Cemo öte yakadan bastıracak, sen de git bir lobi oluştur” diye.   Özdemir’in, Celal Sönmez çıktıktan sonra geride kalanlar için tek laf ettiğini duydunuz mu?   Duyamazsınız!   Asıl amaç hasıl oldu çünkü.   Bunların yönetimindeki CHP halkın değil, her zaman zenginlerin partisi olmuştur.   Ve bu anlamda AKP’den hiçbir farkı da yoktur.   AKP’nin Bursa İl Başkanlığı Mustafa Kırcı’nın, CHP’nin İl Başkanlığıysa bir diğer zengin olan Cavit Çağlar’ın iş merkezindedir.   Düşünün, günümüzde CHP Osmangazi İlçe Yönetimi gidip Hüseyin Özdilek’ten bağış alarak yaşamını sürdürüyor!   Sırtını halka dayamayan bir siyasi yapı halkın partisi olabilir mi sizce?   Yine mesela siz hiç bu partinin Osmangazi İlçe Başkanı İsmet Karaca’nın, Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar hakkında doğru belli tek eleştiri yaptığını duydunuz mu bu güne dek?   Onu da duyamazsınız!   Belediye zabıtaları tarafından “sifonunun” kesilmesinden çok korkar İsmet Karaca, işte o zaman bira doldurup satamaz, satamayınca da akşamları rahat yatamaz!   Kentimizde Cumhuriyet Halk Partisi’nin yapmadığı, yapamadığı muhalefet ve eleştiri görevini bizler üstlenmek zorunda kalıyoruz bu durumda.   Bayramlarda seyranlarda gidilip de Atatürk heykellerinin önünde saygı duruşunda bulunulması, oralarda bir takım nümayişlerin  yapılması bana göre de artık çok sakil ve ilkel davranışlar arasında!   Sen Atatürk’ün manevi şahsiyetine saygı gösterip teşekkür etmek istiyorsan eğer, bunu illa ki bir heykelin önünde yapmak zorunda değilsin.   İlle de bir obje ya da heykel istediğin zaman bu durum “totemcilikten” başka bir şey olmaz!   İşte o vakit de Zulu kabilesinden bir farkın kalmaz!   Hoş, insanoğlunun hala Musa’nın kavminden bir adım öteye gidemediğini de düşünüyorum ama artık daha çağdaş ve uygar toplumlar olarak ilkel dönemlerden kalma alışkanlıklarımızı yavaş yavaş terk etmemiz gerekiyor.   Tüm bunlara rağmen toplumun hemen vaz geçemeyeceği bazı gelenekleri ve duyarlılıkları var.   Onları da birden bire yok edip hiçe saymak ciddi kırılmalara sebep olabilir.   Şu fotoğraf Bursa’nın Demirtaş Beldesi’nin meydanında çekilmiş.   Orada uzun yıllardan beri duran atının üzerinde şahlanmış bir Atatürk heykeli vardır:     FOTOĞRAF: DEMİRTAŞ ATATÜRK     Şimdi paylaşacağım görüntüyü de oradaki Atatürk heykelinin varlığı  konusunda duyarlılığı bulunan bir okurum iletmiş.   Fotoğraf, Osmangazi Belediyesi’nin orada yapmayı planladığı meydan projesinin taslak halini yansıtıyor:     FOTOĞRAF: MEYDAN PROJESİ     Ve şu an Demirtaş’ta bulunan sözünü ettiğim heykel o projede yok!   Evet, basbayağı yok, kaldırılmış!   Belediyeden araştırdım, yeni meydanda aynı yere küçük bir Atatürk büstü konulması düşünülüyormuş!   Şimdi, geçmişte her sene milleti toplayıp 10 Kasım’larda Selanik’e, hemşerisi Mustafa Kemal’in yaşadığı iddia edilen eve kadar götüren Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar’a hiç yakıştı mı bu durum?   Mutlaka, ya haberi yoktur, ya da farkında değildir.   Eğer o heykel oradan alınıp da çöpe atılırsa, Demirtaş’ta yaşayan pek çok insan çok incinecek.   Bakın CHP’liler durumun yine farkında bile değiller!   Tek bildikleri şey Kent Meydanı’nda “lü lü lü lü lü” diye hep birlikte halay çekip, “tororu” lanetlemek, hepsi o kadar!   Neyse…   Mustafa Dündar’dan bir açıklama bekliyoruz, oradaki yanlışı mutlaka  düzeltecektir her halde?