Kent kulisleri

İstanbul’un bir yakasından diğer yanına gitmek için insanlar saatlerce trafik işkencesi çekiyorlar. Oysa Bursa bir adım ve sadece 1 buçuk saat. Marmara Denizi’nin kıyısında, Mudanya-Karacabey arasında kalan sahil şeridinin çok büyük bir kısmı İstanbullu işadamı ya da büyük holdingler tarafından şimdiden kapatılmış durumda. Görünen o ki, insanlar yakın bir gelecekte Bursa’da uyuyup, sabah işlerine İstanbul’a gidecekler. Diğer taraftan Bursa sınırlarının içine, Badırga’nın hemen arkasına Marmara’nın en büyük limanı yapılacak. Yine aynı bölgeye Batı Organize Sanayi Bölgesi adıyla dev bir alan daha kuruluyor. En son Çarmıklı Ailesi’nin kurduğu Nurol Holding de bu alandan 600 dönüm daha arazi alarak Bursa’nın geleceğine yatırım yaptı. Güzel kentimizin 2030’da 8 milyonluk bir şehir olacağı ve İstanbul’un ardından bölgenin parlayan 2’nci yıldızı olacağı hesaplanıyor. Bursa’ya son zamanlarda yapılan yabancı ülkelerin elçi ve konsolos ziyaretlerindeki sıklığa bakarsanız bir şeylerin değiştiğini rahatlıkla anlarsınız. Kimi işadamları ve holdingler buraya akın ederlerken kimileri de kaçmanın yollarını arıyor. Bunlardan biri Sönmez Holding’in kurucusu merhum Ali Osman Sönmez’in oğlu Celal Sönmez. Bursa’da ortaya çıktıktan sonra birden bire büyümesiyle herkesi şaşırtan Harput Holding’in sahibi Muhammed Etkeser geçenlerde, Uludağ’daki 750 yataklı Karinna Otel’i ortağı İsmail Çelik’i de ikna ederek 10 milyon dolara satın aldı. Hoş basın mensuplarının kulaklarına “20 milyon dolara alındığı” (!) bilgisi fısıldandı ama derin Bursa kulislerinde yaptığımız sondaj, gerçek rakamın bu olmadığını ortaya koyuyor. İşte bunun üzerine Celal Sönmez, Muhammed Etkeser’i arayarak “Sonrasında kutlamak için et keser mangal yapardık, niye benim oteli almadın” diye sitem ediyor! Beş yıldızlı otel lobilerinde Türk kahvesi eşliğinde 18 yıllık Martell konyak içerek yapılan kulislerde Celal Sönmez’in, As Merkez’in bulunduğu araziyi satmak için Ali Ağaoğlu’yla görüşme halinde olduğu konuşuluyor. Hemen karşı yakadaki Sönmez Holding ve dokuma fabrikasının bulunduğu alansa, Cavit Çağlar’ın kurduğu Yeşil Şehir emsal gösterilerek konut alanına sokulacakmış. Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne ait BESAŞ Ekmek Fabrikası’nın da taşınmak için kentin batı bölgesinde 25 milyon dolar civarında bir bedelle arazi aradığı konuşuluyor. Tabii orada perde arkasındaki en büyük amaç, Besaş’ın da bulunduğu organize sanayi bölgesinin Mudanya Yolu’na cepheli ön tarafındaki adayı alışveriş merkezi ve konut alanına dönüştürebilmek. BTSO Başkanı İbrahim Burkay ve yardımcısı DOSAB Başkanı Feridun Kahraman, bu yöndeki histerik isteğine muhalefet ettikleri için de Cavit Çağlar, medyasını ve oradaki bazı yazarları kullanarak çevre aşkıyla (!) Demirtaş Organize Sanayi Bölgesine kurulmak istenen termik santrali sabote ediyor. Kentimizde son dönemlerde yaşanan ve pek gazetelerde dillendirilmemiş bir-iki  gelişmeye ilişkin havadislerle devam edelim bu günkü yazımıza: Işık Uğurtuğ, Uludağ Yolu’ndaki Büyük Yıldız Oteli Diyarbakırlı birilerine satarken, Dilmen Otel’i 17 milyon dolara Akbaşlar’a satan Rüştü Dilmen de yine otel arıyormuş kendisine. Aslında satmayacaktı Dilmen Otel’i; o vakitler bunu duyan Celal Sönmez “Sakın satma, ihtiyacın varsa sana hemen göndereyim” diyerek 2 milyon dolar para yollamıştı Dilmen’e ama Rüştü bey keş paranın dayanılmaz cazibesine kapılınca  yine de satmıştı güzelim otelini. Şu an İzmir Yolu’nda faaliyet gösteren Carrefour Bursa AVM arazisinin arka tarafında bir gökdelen kurularak iş merkezine dönüştürüleceği de lobilerde dönen mevzuların arasında. Şu an Bursa Büyükşehir’e bağlı ulaşım şirketi Burulaş’ın içinde bulunduğu  arazinin de önünde sonunda Durmazlar’a satılacağı dedikodusu hala ilk 10 içerisindeki yerini koruyor. Efendim, şehir merkezindeki kent soylular dümenlerini bu şekilde çevirirlerken, dini bütün olanlarsa “İslami usülde kesim” yapmayı, AKP’li belediyelerse bunlara hizmet etmeyi sürdürüyorlar. Aşağıda paylaşacağım Youtube linkini İnternet tarayıcınızdaki görev çubuğuna yapıştırıp izleyin. Gerçi Uludağ son 12 senede talan edildi; bahçeleri yüksek duvarlarla çevrili ve  tesettürlü olarak inşa edilen binlerce kaçak villa ormanların yoldan görünmeyen arka taraflarında yükselip duruyor ama… İsmailağa Cemaati’nin şeyhi Mahmut Ustaosmanoğlu’na ait Uludağ’da yapılıp tekke haline dönüştürülmüş bir kaçak villayı ve müritlerini göreceksiniz orada. Ha! bir de bu yapıya engel olup yıkmak yerine haremlik selamlık alanları kuran, banklar, oturma grupları gönderen Osmangazi Belediyesi’nin ismini ve açıkça suç işleyen Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar’ın hayaletini!.. İşte link:  http://www.youtube.com/watch?v=BTlFBNeHmNE