Sena ablamız

“Belginciğim” diyor CHP’li Bursa Milletvekili Sena Kaleli, milletvekili adayı olabilmek için görevinden istifa eden Bursa İl eski sekreteri Fatma Belgin Gökçe’ye, “siyaset bazı dönmelerde fedakarlık yapmayı gerektirir. Bak bu kez partinin yeni İl başkanı sen ol, bi dahaki sefere de milletvekili olarak Ankara’ya sen gidersin”!.. Bak sen! Bir insan bu kadar da otogar kurnazı olmaz ki canım! Seni uyanık seni! Kendin fedakarlık edip de artık evinde otursana? Aklınca bir taşla iki kuş vurup hem Bursa’nın yeni İl başkanını kendisi belirleyerek, rakiplerin adaylarını bertaraf edecek, hem de milletvekili adaylığında listeye kadın kotasından girebilecek en güçlü rakiplerinden birini saf dışı edip kendisi hem kadınlığından, hem de Ankara’daki ilişkilerinden yararlanarak yine mebus olmaya çalışacak. Bakmayın siz onun bıldır “Artık aday olmayacağım” diye sağda solda konuşmasına! Sadece hedef olmaktan uzaklaşıp, dikkatleri başka yöne çekmeye çalıştı, hepsi o kadar. Kamil Koç’u satınca Yahudilerden aldığı yüz milyonlarca dolar şu soğuk kış günlerinde bankaların sıcacık kasalarında kuluçkaya yatmış vaziyette her saat altın yumurtlayıp duruyor; işsiz güçsüz evde oturup durur mu hiç Sena Kaleli? Hazır bulmuş bir oyuncak, CHP’de oyalanıp gidiyor işte. Soroptimist Kadınlar Kulübü’nde kar topu oynayacak değil ya… O mu İl başkanı olsun, bu mu İl başkanı olsun; o bankaya mı gitsek, bu bankaya mı gitsek? Ey CHP’nin İl eski başkanlarından Gürhan Akdoğan… Çok günahın var senin, hem de çok! Üstelik de görüyorsun, bedelini ödüyorsun da!.. Eli yüzü düzgün, okumuş kadın, üstelik parası da var deyip Sena Kaleli’yi, Bursa Büyükşehir belediye başkan adayı yaptın da ne oldu gördün mü? Ardından Ankara’ya senin gitmen gerekirken hop bi dakkada “üstelik parası da var” denilip Ankara tarafından milletvekili yapıldı. CHP’nin bütün otobüs, minibüs ve de üç tekerlekli Arçelik kamyonet ihtiyacını karşıladığı görülünce genel başkan yardımcısı bile yapıldı bir ara ama o sırada yediği hurmalar sadece kendisinin değil, artık partinin de her yerini tırmalamaya başlayınca, ilk fırsatta apar topar nasıl uzaklaştıracaklarını bilemediler derin CHP’nin, serinlikte oturan ağır abileri Sena Kaleli’yi. Öte yandan şimdi Sena Kaleli’nin daha çok parası var. “Sena abla be, bak seçime giriyoruz…  At şuradan birkaç milyon dolar sipali” dediği vakit Genel Sekreter Gürsel Tekin kendisine, etek cebinden çıkarıp verir bir dakikada ne kadar lazımsa vallahi. Ama yine de kadın kotasındaki tüm rakiplerini bertaraf potasına koyarak, önlerini kesmeye çalışmakla meşgul şekilde görüldüğü gibi. Örgütlerden Sorunlu (!) Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl, Ankara’ya gelenlere daha önce açıkça aynen şunu diyordu: “Yeni Bursa İl başkanı mevcut İl yönetiminden biri olmayacak, Osmangazi’nin istediği biri olmayacak ve parti içindeki hiziplerden birinin adamı olmayacak.” O kadar çok bastırdı ki milletvekilleri de dahil buradan herkes, Ankara ne yapacağını şaşırdı. Bir kere eğer, genel merkez mevcut yönetimi görevden alıp da yeni bir heyet atarsa, tüzük gayet açıktı, en geç 45 gün içinde kongreye gidilmesi gerekiyordu. Kavgasız gürültüsüz yeni bir yönetim oluşturulması için yapılması gereken tek şey, boşalmalardan sonra geride kalan İl yönetim kurulu üyelerinin tümden  istifa ettirilmesiydi. Onlar da Zafer Yıldız’ın etrafında kilitlenip bir direndiler ki Ankara’nın göbeklilerine karşı, resmen kongreyi bile göze aldılar, helal olsun. Geçen Salı günü Tekin Bingöl, Zafer Yıldız’ı arayarak “Sağlıklı ve verimli insanlardan oluşan yeni bir liste ve arkadaşlarının istifa dilekçelerini buraya getir, senin atamanı yapalım” dedi. Hatta öyle ki bu listeye Milletvekili Kemal Ekinci, Fatih Sultan Mehmet Bulvarı’nda bulunan Cadde Kafe’nin sahibi Ahmet Özdemir, yine Bursa Milletvekili İlhan Demiröz de Kestel’den İl genel meclisi eski üyesi Kahraman Atlı’yı yazdırdı. Yeni yönetim ağırlıklı olarak devamsızlığı az olan mevcut heyet üyelerinden oluşuyor da… Ben hala bir çapanoğlu arıyorum bu işin altında! Olur mu olur, ister misiniz Tekin Bingöl, Zafer Yıldız’dan istifaları aldıktan sonra suyun yönü değiştirilip de başka biri atansın Ankara tarafından! Başkent siyaseti, orostopol siyaseti, her şey beklenir oralardan! Öte yandan CHP Genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bundan 15 gün önce Bursa’ya gelecekti. O program ertelendi daha sonra ama genel başkanı Bursa’ya getirtebilen yahşi ve güçlü kadın olma sevdasına düşen Sena ablamız, Genel Başkan Yardımcısı Erdoğan Toprak’la beraber yeni bir program yaptı. O programa göre önümüzdeki Perşembe günü kentimize gelecek olan Kılıçdaroğlu’na sanki yeni genel başkan seçilmiş gibi metro duraklarında vatandaşla el sıkıştırılacak, kamyoncu garajına götürülüp şoför esnafının sorunları dinletilecek, Paçacı Hüsnü’de şöyle bol sarımsaklı bir kelle paça içirildikten sonra huzur evinde yaşlı teyzelerle öpüştürülecek formatta, eften püften etkinliklerle sürdürülecek bir gezi çizelgesi oluşturulmuştu yine Sena ablamızın o muhteşem kılavuzluğunda. Dün öğrendik ki CHP Genel Merkezi tarafından bu program da iptal edilmiş. Bu son iptalin ardından artık “kınalı kar” moduna giren Sena ablamız da o gün evinin bahçesine çıkarak bir “kardan Kılıçdaroğlu adam” yapıp, üzerine de birkaç kar topu atarak döver herhalde!