Atatürk Kent Ormanı’nın içler acısı hali!

En az yaz mevsimi kadar severim kışın da piknik yapmayı.   Bir ormanda dizine kadar ulaşmış karın üzerinde, hemen önünde yanan dev ateşe doğru üşüyen ellerini uzatıp da ısınmanın tadı başka hiçbir şeyde yoktur.   Son yıllarda o kadar güzel anılar biriktirdim ki her mevsim Atatürk Kent Ormanı’nda, hatıra hazinem müthiş zenginleşti oranın sayesinde.   Sanırım ben bir anı avcısıyım!   İyi ya da kötü biriktirdiklerimi aradan uzun seneler de geçse unutmuyor,  bir yeri zamanı geldiğinde sizlerle de paylaşıyorum.   Hem şehrin dibinde olan, hem de içine girildiği vakit insana sanki fersah fersah uzağındaymışsınız hissi veren olağanüstü güzel bir ziynet Bursa için Atatürk Kent Ormanı.   Sağolsun, hepimize Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in bir armağanı.   Orayı milyonlarca lira para harcayarak sıfırdan kurdu, yolları, piknik masaları, kameriyeleri, ocaklarıyla eşi benzeri bulunmaz bir nimet haline getirdi geçmişte hepimiz için.   Bu hizmet büyük bir düzen, intizam içinde gece gündüz güvenli bir şekilde yürürken, Bütünşehir Yasası’nın çıkmasıyla birlikte, Bursa Büyükşehir Belediyesi orayı fırsat bu fırsat Nilüfer Belediyesi’nin elinden alarak hazır gül gibi ormanın üstüne çöktü!   “Yapmayın” dedi Mustafa Bozbey, “şu güzelim ormana kıymayın efendiler, b.k mu var da ille orayı da elimizden almaya çalışıyorsunuz?..”   Evet, meğerse gerçekten de b.k varmış!   Geçen gün bir arkadaşım aradı ve “biliyor musun dedi, artık Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından işletilen Atatürk Kent Ormanı’nı şimdilerde resmen b.k götürüyor”?!.   Uzun zamandır gitmiyorum.   Gece ve gündüz sık sık oraya pikniğe giden sözünü ettiğim arkadaşım tuvaletlerin nedeni anlaşılamaz bir şekilde sürekli olarak kapalı tutulduğunu, bu nedenle milletin hacetini çalı diplerinde giderdiğini anlattı!   Kendisi de bizzat yaşayıp söylediğine göre tuvaletlerin kadınlar için olan bölümlerinin girişlerine ahşap paravanlar konmuş, erkekler için ayrılan bölümlerin girişlerindeyse sözünü ettiği paravanlar yokmuş.   Kapılar kitli olduğu için millet gidip küçük abdestini de bu paravanlarla, kapıların arasındaki bölümlere yapıyormuş, ortalık resmen her köşesi at sidiği kokan Büyükada’dan daha beter vaziyetteymiş, leş gibiymiş orada da her yer!..   Peki güvenlik?   Eskiden her yerde sürekli güvenlik personeli dolaşır, sakil bir durum olduğu vakit piknikçileri uyarırlardı.   Şimdi sadece kapı girişinde varmış güvenlik elemanları.   Yani ormanda birini kesseler hiç kimsenin ruhu bile duymayacak!   Ama ondan çok daha vahim bir durum var ki, şimdilerde resmen oraya giden tüm insanların hayatları tehlikede!   Her yanı poşet ve yiyecek artıklarıyla dolu vaziyette, artık leş gibi bir çöplük haline gelen Atatürk Kent Ormanı’na yiyecek bulabilmek adına domuz ve çakallar dadanmış!   Arkadaşım kaydettiği video görüntüsünü göndermese kesinlikle inanmayacağım!   Yaban domuzları ortalıkta fink atıyor!   Ve biliyor musunuz o kadar tehlikelidir ki bu hayvan, kendini tehlikede hissettiği vakit arkanızdan kovalayarak dişleriyle sizi bir kılıç gibi ortadan ikiye ayırabilir!   Çok afedersiniz, durumun vahametini ifade edebilmek bakımından  adlı adınca yineliyorum:   İhtiyaçlarını gidermek için kendine sağlıklı, hijyen, kapısı açık tuvalet bulamayan millet ortalığa s.çıp işiyor, Atatürk Kent Ormanı’nda her yanı pislikten b.k götürüyor, insanların bulunduğu alanlarda çakal, domuz gibi tehlikeli yabani hayvanlar cirit atıyor ve tüm bunlar bu gün Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı BURFAŞ tarafından işletilen Atatürk Kent Ormanı’nda yaşanıyor!..   Böyle bir manzara karşısında Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’nin yerine ben olsam, utançtan yanaklarım al al kızarır  ve durumu düzeltmeden hiç kimsenin yüzüne dahi bakamam!   Ve bu rezaletin sorumlusu kim ya da kimlerse kulaklarından tuttuğum gibi, koyuveririm kapının önüne bir dakikada!   Bir türlü kıyamamıştı Mustafa Bozbey özenle kurup, gözü gibi bakarak Bursalılara hediye ettiği o muhteşem doğal güzelliği Büyükşehir’e teslim ederken.   Ve teslim tarihinin arifesinde oraya gidip, sözlerini Atatürk Kent Ormanı için uyarladığı “Ormancı” isimli şarkıyı basın mensuplarının önünde bizzat kendisi seslendirerek, adeta ağıt yakmıştı o gün.   Bozbey’in kendi sesiyle ünlediği parçanın bu günlere işaret eden  sözleriyle bitirelim yazıyı.   İçim acıdı, ben de bir hoş oldum vallahi:     “Çıktım Misi Tepesi'ne baktım karşıya, baktım karşıya Bay Mustafa acıyor Kent Ormanı’na Büyükşehir gelir gelmez, alır ormanı, alır ormanı Laf anlamaz, “Bizim" deriz, takmış kafayı   Aman ormancı, canım ormancı Nilüfer’e getirdin yoktan bir acı Aman Büyükşehir canım Büyükşehir Nilüfer’e bıraktın yoktan bir acı   Kent Ormanı, Atatürk’ün ismini taşır, ismini taşır. Bütün Bursa bu ormana akın akındır Nilüfer’in parasıyla adeta cennet, adeta cennet Yazık etme Büyükşehir gel de insaf et!   Aman Ormancı, canım ormancı Nilüfer’e getirdin yoktan bir acı Aman Büyükşehir canım Büyükşehir Nilüfer’e bıraktın yoktan bir acı.”