CHP’nin Soğanlı’daki mahalle temsilciliğinden içeri girdiğimizde Mustafakemalpaşa İlçe Eski Başkanı ve milletvekili aday adayı Avukat Gürkan Esen’i konuşmasını tamamlamak üzereyken buluyoruz.
İçerisi tıklım tıklım dolu. Önümüzdeki hafta sonunda yapılacak önseçim evvelinde adayları daha iyi tanımak isteyen üyeler hatibi dikkatle dinlemekteler.
Sandık ritüelleri artık tamamen oturmuş durumda. Konuk son sözlerini tamamlayıp da soru-cevap kısmına geçilince bir-iki laf da kendileri etmek isteyen partililer sırasıyla ayağa kalkıp kısa konuşmalar yapıyorlar.
O günkü Sözcü ya da Cumhuriyet gazetelerinin manşetleri uçuşuyor havalarda kelimelere dökülerek.
Avukat Gürkan Esen de bu ulu şehrin batı yakasından çıkıp da kendisini yetiştirmiş birikimli, çalışkan, zıpkın gibi genç bir siyasetçi.
İlçesindeki maden kazasında yaşamını kaybeden 19 kişiyi anımsatarak, “bırakın layıkıyla cezalandırmayı, köyün yakınındaki baraj ihalesini de madenin sahibi aynı adama verdiler” diyor büyük bir üzüntüyle.
İngiliz düşünür Thomas Hobbes’ın “Homo homini lupus” yani, “insan insanın kurdudur” sözünü yalanlarcasına bir sahne gerçekleşiyor az sonra.
Gürkan Esen’i yolcu ettikten sonra kürsüye gelen CHP’nin zıpkın gibi bir diğer aday adayı Avukat Turgut Özkan giriş cümlelerinden sonra önce kendisine destek istemek yerine salondakiler “arkadaşlar” diyor, “Gürkan arkadaşımız da son derece iyi ve bu görevi layıkıyla yapabilecek bir insandır. Sizden ona da oy vermenizi istiyorum. Eğer milletvekili aday listesi dengeli bir şekilde oluşmaz, Bursa’nın taşra ilçelerini de kapsayıp kucaklamazsa biz oralardan oy alamayız. İşte onun için İnegöl-Yenişehir, İznik-Orhangazi-Gemlik, Mudanya-Nilüfer, Osmangazi-Yıldırım, Kemalpaşa-Karacabey ve dağ yöresini de temsil eden adayları da mutlaka yazmalıyız ki, geçen seçimde genel merkezin listede yaptığı hataya düşülmesin. Aksi takdirde bu bölgelerdeki insanları çalıştıramayız, sahip olduğumuz oyu arttıramayız oralarda.”
Gemlik doğumlu Avukat Turgut Özkan’ı uzun yıllardan bu yana disiplini, çalışkanlığı ve iyi yürekliliğiyle bilir aynı zamanda severim de. Sadece bunlar da değil, çok okuyan, çok araştıran ve edindiği birikimi ülke yararına kullanmayı fazlasıyla hak etmiş genç bir hukuk adamıdır kendisi.
Geçen akşam kendisinden önce Mustafakemalpaşa’dan çıkan bir adaya oy isteyerek hem egosundan uzak “olmuş bir insan” olduğunu, hem de yine kendisinden önce ülkesini ve partisini düşündüğünü bir kez daha göstermiş oldu dinleyenlerin gözünde.
Daha sonra “arkadaşlar” diye devam etti söze, “biz bu ülkeyi bu topraklarda yeşeren zihniyetle kurduk; kurtuluş mücadelemizi bu zihniyetle yürüttük. Bu gün ülkemizi yönetenler ne yazık ki bu toprakların zihniyetini taşımıyorlar. Arap zihniyetiyle, Amerikan zihniyetiyle yönetiyorlar Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni. Onların zihniyeti bölen, ötekileştiren, ikiye ayıran zihniyettir. Bu toprakların zihniyetinde analar kutsaldır. Bizim zihniyetimizde bir evlada “ananı da al git” denmez, bizim zihniyetimizde evladı polis tarafından öldürülen bir ana miting meydanında yuhalatılmaz…”
Özkan’ın bu sözleriyle birlikte alkıştan yıkılıyor içerisi.
Turgut Özkan geçen dönem de milletvekili adayıydı. Fakat genel merkez o sıra parti emekçilerini değil, otobüsü ve parası bol olan sermayedarları koyduğu için listeye şansı olamadı. O sıra asla kızıp küsmeden nasıl çalışıp da seçmenden CHP’ye oy istediğini bütün partililer bilirler.
Dinleyenlerle dar zamanda olabildiğince fazla paylaşabilmek için olanca hızı ve heyecanıyla konuşmasını sürdürüyordu Turgut Özkan:
“Ben yürekten inanıyorum. Bursa’da akıllıca bir liste ve iyi bir çalışmayla birinci parti olabiliriz. Biz enkaz kaldırmaya geliyoruz. Üstelik de 13 yıllık bir enkaz değil, tam 60 yıllık enkazı kaldırmaya geliyoruz. Düşünebiliyor musunuz, AKP’nin Üsküdar Kadın Kolları Başkanı Anayasa Mahkemesi üyesi yapıldı bu iktidar döneminde. Anayasa Mahkemesi’nden, icra müdürlüklerine dek kadrolaşmış vaziyetteler. Mesela bir Cemil Çiçek ben bildim bileli Meclis’te ve bakan! Cemil Çiçek’in yedi sülalesi de Meclis’te! Biz devletin sunduğu haktan yararlanabilmek için hastaneye bile gitmiyoruz, bunların yedi sülalesi devletten geçinip bizim sırtımızdan sefa sürüyor. Kadrolaşma artık her yerde var. Bunların ideolojisi Amerika’dan, Arap’tan verilmiş ideoloji. Bunların ideolojisi çorba kardeşliği! Dünyanın en büyük organize suç örgütüyle karşı karşıyayız arkadaşlar! “
Hemen yan tarafta oturan yaşlı bir amca artık daha fazla dayanamıyor ve söze girip bana doğru da bakarak yüksek sesle “Kemal Demirel ve Yahya Şimşek’e söyleyin, onlar daha önce milletvekilliği yaptılar zaten. Yeter artık! Bundan böyle Turgut kardeşimiz gibi genç ve yeni insanlar gitsin Ankara’ya” diye bağırıyor!
Mesele milletvekili olmak değil, geride bir iz bırakabilmektir önemli olan. Avukat Turgut Özkan da bunu başarabilecek yetenekteki insanlardan biri.
Her daim sahip olduğu enerji ve dinamizm o akşam kendisini dinleyenleri de fazlasıyla etkiliyor. O’na bakan gözlerin ilk andakinden daha da fazla ışıldadığını gözlemliyorum salondakileri süzerken.
Geçen dönem milletvekili listesinin ne büyük bir hata sonucu yapıldığı bu gün daha da net çıkıyor ortaya. Hadi Turhan Tayan’ı geçelim, o zaten başka bir yapıdan geldi. İlhan Demiröz hariç, CHP’nin 3 milletvekili de örgütten korkup, sandığa girmeye cesaret dahi edemedi!
Uzun yıllarını gençlik kollarına vermiş Soğanlı Delegesi Ceyhun Şahin’in “10 Kasım’da otobüs duraklarına Atatürk çıkartması yapıştırırken polis tarafından gözaltına alındık ve sabaha kadar karakolda tutulduk. Bir tek milletvekili bile yardımcı olmak için yanımıza gelmedi” şeklindeki serzenişi durumu açıklar nitelikteydi zaten.
Ceyhun Şahin’e verdiği yanıtta “şimdi yeni seçilecek milletvekilleri güçlerini örgütten alacaklar. Bundan sonra sen onu arayacaksın da telefona çıkmayacak öyle mi?!. Artık mecbur açmaya” diyen Turgut Özkan zaten bu tür konularda yıllardır ihtiyacı olan herkese hiçbir karşılık beklemeden hukuki destek veren zengin gönüllü, iyi yürekli bir insan.
Mesela bu partinin bir belediye başkanı, Gemlik Belediye Başkanı Mehmet Fatih Güler AKP’li İçişleri Bakanı tarafından görevden alınıp yargılandı geçmişte, yanında CHP’li yönetici ya da avukat olarak kim vardı?
Hiç kimse!
Oysa CHP’li Avukat Turgut Özkan daha ilk andan itibaren yanındaydı Güler’in.
Bu arada başka bir gün yazı konusu yapmak üzere Mehmet Fatih Güler’in hakkında açılmış tüm davalardan beraat ettiğini buradan bir kez daha duyurmuş olalım.
Aynı şeyi pek çok gazeteci için de yaptığını iyi bilirim Turgut Özkan’ın.
Özkan, aday adayı listesinde “56’ncı” sırada yer alıyor.
56’dan öyle tavşan filan çıkmaz ama çok iyi bir milletvekili çıkabilir!
CHP Bursa Örgütü Turgut Özkan’a fazlasıyla hak ettiği değeri mutlaka verecektir.
Yolu açık ve aydınlık olsun.