“Keşke” dedi, Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar geçen gün yapılan Meclis toplantısı sırasında, “stadyum projesi ele alınırken buna Tower Plaza da dahil edilseydi.”
“Tower Plaza” dediği ne?
Ömer Göktuğ’un stadyumun karşısına diktiği yıllardır kendisine de yar olmayan, artık çürümekte olan ruhsatsız beton yığını ucube bina.
Dikkat edin!
“Yarısı yıkılsın da stadyum projesine ilave edilsin” filan demiyor Mustafa Dündar.
Peki ya ne diyor?
“Stadyum projesine eklenseydi” yani, “bu haliyle plana dahil edilip de meşrulaştırılsaydı” demeye getiriyor.
Ardından da “neyse artık biz o sorunu Darmstadt Bölgesi’nin kentsel dönüşümünü hallederken çözeriz” demeyi de ihmal etmiyor!
Bu laf ne anlama geliyor sizce?
Ne anladığınızı bilemem ama ben yine çok tehlikeli kokular alıyorum bu söylemden de!
Yine kimse “Tower Plaza’nın yıkılması gerektiğini” söylemediğine göre, arka tarafların yani Altıparmak Caddesi’yle, Darmstadt Caddesi arasında kalan bölgenin, “kentsel dönüşüm” adı altında ileride yapılacak bir plan değişikliğiyle kat yüksekliğinin bu binanınkiyle aynı seviyeye getirilmesi planlanıyor demektir ki, alın size yeni bir Doğanbey faciası daha!
Birileri yine Bursa üzerinde büyük hesaplar, büyük planlar yapıyor.
Ve üzülerek görüyoruz ki başta ana muhalefet partisi CHP olmak üzere sivil toplum üyelerinden tık yok.
Nitekim Osmangazi Belediye Meclisi’nin geçen gün yapılan toplantısının yıldızı yine MHP Grup Sözcüsü Cemil Aydın’dı.
“Bizlerin en fazla mevcut hali kadar olmak üzere turizm tesisi için onay verdiğimiz İpekiş’i Bursa Büyükşehir Belediyesi 21 metreye çıkardı, sizler de kendi iradenizi hiçe sayan bu yaklaşım karşısında susup onay verdiniz” dedi AKP’li üyelere, “keşke bunu yapmayıp da azcık olsun dik durabilseydiniz!..”
İçlerinde bu sözlerden dolayı utananlar, başlarını öne eğenler oldu Osmangazi Belediye Meclisi’nin AKP’li üyeleri arasında.
Osmangazi’de yapılması planlanan iki kentsel dönüşüm projesi daha Bakanlar Kurulu’nca onaylanarak kabul edildi.
Yakında projelendirilerek şantiyeler faaliyete geçecek.
Bunlardan biri Soğanlı bölgesini kapsıyor.
Orada yapılacak iş aşağı yukarı belli.
Toplam 42 hektar alan var.
Ve bunun 36 hektarlık kısmı Osmangazi Belediyesi’ne, kalan 7 hektarlık kısmı da üzerinde şimdi kırık dökük evler bulunan vatandaşlara ait.
Binalar zemin kat artı 3 ve zemin kat artı 5 yükseklik ve tipinde olacak.
Bu projeye 36 hektarlık arsa veren belediyenin konutlardaki payı ne kadar, işte bunu henüz hiç kimse bilmiyor?
Ama ileride Bursa’nın en büyük ve en zengin emlakçısı olabilir Osmangazi Belediyesi.
Dönüşümü yapılacak ikinci bölgeyse çoğunlukla Roman vatandaşların yaşadığı Demirkapı Mahallesi.
İşte orada çok önemli bir noktaya çekiyor dikkatleri Cemil Aydın, “Bursa’da ikinci bir Sulukule olayı yaşanmasın” diyor!
Neden mi?
Demirkapı’nın master planını yapan firma dağ yamaçlarına kurulacak konutların “özelleştirilmiş, soylulaştırılmış” modelle yapılmasını öneriyormuş yani, yani ova manzarası ve bahçelerinde havuzları bulunan lüks konutlar olacakmış bunlar.
Bu yaklaşım bölge insanının sosyal, kültürel ve ekonomik profiline hiç mi hiç uymuyor!
Sonuçta oraya yapılacak konutların tamamını satın almaya gücü yetmeyecek vatandaşlar arsa paralarını alarak çekip kentin başka bölgelerine gidecekler.
Bu durum da aynen Kamberler Mahallesi’nin yıkılmasından sonra başta Meydancık olmak üzere komşu mahallelere dağılan Roman vatandaşlar açısından yeni sosyal problemler demek!
“Doğanbey’deki borçlanmanın katmerlisi yaşanır Demirkapı’da” diyor Cemil Aydın, “mümkün değil oradaki vatandaşlar o lüks konut tipini ödeyemezler.”
Dedik ya az önce, “birileri yine Bursa üzerine büyük hesaplar, büyük planlar yapıyor” diye?
A be yukarıdakinin de vardır bir plancığı!
Sonuçta şurada 7 Haziran’a ne kaldı ki, işte yolda geliyoro!