Eyi misiniz?

En son İnegöl Belediye Başkanı Ali Nur Aktaş’ın ağzından duymuştum bu söylemi.   Bursa’da “tek taş”, Başkan Ali Nur Aktaş şöyle konuşmuş, “Biz” demişti, “ilçemizde herkesin bireysel spor yapabilmesi için oluşturduk hizmet politikamızı; birilerinin oynayıp, diğerlerinin seyretmesi için değil!..”   Futbolda örneğin 11 kişi sahada koşar, 10 bin kişi oturduğu yerden maçı seyreder!   Oysa siz spor salonları ya da halı sahaları her mahalleye kurduğunuzda 10 kişi seyrederse, 10 bin kişi de spor yapar oralarda.   İnegöllü Başkan da işte bunu başardı orada.   Diğer taraftan…   Örneğin herkeste “yazı kabiliyeti” nasıl olmazsa, “ticareti” de herkes yapamaz, aynen “organizasyon kabiliyeti” de öyledir mesela.   Organizasyon kabiliyeti sadece bir tarafı değil, her kesimi mutlu etmeye yönelik bir yetenektir.   İçindekiler mutlu olacak, sponsorlar mutlu olacak, yancılar mutlu olacak, katılanlar, izleyenler mutlu olacak ve örneğin gelişmeleri  kaleme alıp yazarak ben yazarınız dahi mutlu olacak!   İyi bir şeyler yapan insanların bu çalışmalarını her fırsatta buradan duyurup, karınca kararınca ben de destek olmaya çalışıyorum.   Bunların arasında Söylem Gazetesi ve Adress Dergisini çıkaran Semra Teke ve birlikte çalıştıkları arkadaşı Sibel Kavçin de var.       Geçen gün Facebook’ta videolarını gördüm, hepsi top oynarken nasıl da çığırıyorlar!   Ciyak ciyak bağırıyorlar vallahi!   Mısır patlağı gibi havalara zıplıyorlar!   İlk golden sonra üstüne bir de timsah yürüyüşü yaptıklarında koptum gülmekten; arkalarına benim de takılasım geldi.   Projenin adı Topuklu Kramponlar Futbol Maçı.     Proje Semra ve Sibel’in öncülüğünde başlatıldı.   Amaç  4 çocuklu ve kanserli muhtaç bir anne için yardım toplamak.   Medya sektöründe çalışan kadınlarla, bazı özel firma sahipleri ya da  çalışanlarından oluşan kadınlardan iki futbol takımı kuruldu:   “MEDYACILAR-FİRMACILAR”     Geçen gün bunlar aynı yerde bir araya gelerek bir de antrenman yaptılar.       Fakat asıl maç 7 Mart, saat 20.00’de Dobruca-Odunluk Mahallesi’nin oradaki Galatasaray Futbol Okulu’nun halı saha tesisinde gerçekleştirilecek.   Hiçbir ticari amacı yok.   Katılan herkes gönüllü.   Bağışların toplanması ve hasta anneye ulaştırılması görevini Bursa Kanserle Savaş Derneği üstlenecek.   Maçı izlemeye gelenler üç-beş, hiç önemli değil, gönüllerinden ne koparsa bağışta bulunacaklar.   Özellikle kız babalarına sesleniyorum, “bak Vedat Kantar, al Doğa’yı o gün yanına, maçı izlemeye git; biliyorum kendin gibi gönlün de zengin senin, üç-beş acık yardım da yaparsın hem.”   “Kız dedesi İlhan Parseker, Allah analı, babalı, dedeli, sağlıklı büyütsün, ömrü uzun olsun,  geçen hafta Ahmet’in kızı torunun Zeynep geldi dünyaya, bak sen de zenginsin, dağların başında elektrik üreten dünya kadar pervanen var; al hanımı yanına, sen de git maça, acık üç-beş kuruş hayrın dokunsun.”   “Örmeci Metin Çavuş, sen de o vakte kadar iyileş, çık artık hastaneden de iki tavla atalım?..”   Kanser hastası annenin şu anda evi barkı yok.   Sağolsun Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar kendisine bir ev kiralandığı takdirde gerekli tüm eşyaları temin edecek ve erzak yardımında da bulunacak.   İşte onun için Sibel’le, Semra Özellikle inşaat firması sahiplerinden  hiç olmazsa bir süreliğine kira parası istemeden ev tahsisi yapmaları konusunda yardım talep ediyor.   “Kumova İnşaat’ın sahibi Basri Kumova, Alpiş İnşaat Sertaç Karaalp, hadi bakalım, Allah daha çok versin, bir el atıverin şu işe?”   Hani dedim ya tertiplenen bir organizasyonda “sponsorlar da mutlu olmalı, onların da keyifleri yerine gelmeli” diye?   Geçen hafta ön hazırlık için yapılan antrenman maçı öncesi hep birlikte bir kahvaltı yapmışlar bu medyacı ve firmacı bacılar.   Kahvaltı sponsoruysa “Ganita Restoran’ın” sahibi İbrahim Yetim olmuş.   Mesela tam şu noktada İbrahim Yetim de mutlu olmuş durumda!   Biraz daha mutluluktan ne çıkar ki:   “Ganita Restoran, damağınızdaki lezzet, dere kıyısında kusursuz ve çok hızlı hizmet!..”     Peki, kimler var bu iki futbol takımında?   Tanıtmaya “Medyacılardan” başlayalım:   Seda Aydın A Gazete Reklam Müdürü, Sibel Barutçu Yenidönem Gazetesi Reklam Müdürü, Burçin Ertürk Havadis16 Medya Görsel Yönetmen, Hayriye Turgut Havadis16 Medya Genel Koordinatör, Süheyla Yılmaz AS TV Sağlık Hattı Program Sunucusu, Funda Kubat Bursa’da Meydan Gazetesi Muhasebe Sorumlusu, Sevinç Çelebi Kent Gazetesi Köşe Yazarı, Dilara Gençler Bursa Söylem Gazetesi Yazı İşleri Müdürü, Aysın Komitgan Yenimarmara Gazetesi Yazarı, Semra Teke Bursa Söylem Gazetesi-Adress Dergisi  Genel Koordinatör ve Sibel Kavçin Bursa Söylem Gazetesi-Adress Dergisi Koordinatör.     Gelelim yardımsever “firmacı” bacılara:   Naciye Akyurt Prestige Gayrimenkul Sahibi, Türkan Polat Burkayfed Başkanı, Tuğba Çelik Emsan Mühendislik Bilemsan Lid. Koordinatörü, Gülgün Keser Gülgün Keser Değişim Atölyesi sahibi, Pelin Özkan - More Enstitü, Ece Çelenk Halkla İlişkiler Uzmanı, Tülay Alpay Özel Gelişim Atölyesi Anaokulu Sahibi, Tülay Şener AKED Sihirli Parmaklar Anaokulu Sahibi, Tuğba Çağlar Cas Antrepo Muhasebe Müdürü, Münevver Akalın Avukat ve Serap Uzun Soner – Serap Kuaför Salonu.     Ve saha hakemi Feray Bülte Medicalpark Kurumsal İletişim Sorumlusu, yan hakemse Down sendromlu Yağmur Ural kızımız.     Bu arada “Down Sendromuna” dikkat çektiğimizi de özellikle belirtelim!       Unutmayın, asıl maç 7 Mart, saat 20.00’de Galatasaray Spor Okulu’nda.   Sıra geldi Orhaneli’ye…   Dün akşam bu güzel ilçemizdeydik.   Orhaneli’nin tatlı dilli Belediye Başkanı İrfan Tatlıoğlu mutluluktan uçuyordu adeta.   Bursa’da zengin ve sanayisi olan büyük ilçelerle giriştiği mücadeleleri bir bir kazanan Orhanelispor Amatör Ligde bu sene mucizeyi başarıp şampiyon olmuş:     Belediyenin desteğiyle, milyonluk futbol takımlarına karşı sadece 100 bin lira gibi komik bir harcamayla tam bin 500 kilometre yol giderek sezonu tamamlayan Orhanelili gençler çok büyük bir onur katmışlar ilçelerine.     “Bir tek kırmızı kart görmedik” diyor İrfan Tatlıoğlu; “üstelik de Türk misafirperverliğinin, Atatürk’ün tanımladığı ‘ahlaklı sporcu olmanın’ örneklerini verdik.”     Dün gece Orhaneli’de yapılan kutlamalar da muhteşemdi:       İşte böyle sevgili okurlar.   Şimdi herkes mutlu, medyacılar mutlu, firmacılar mutlu, sponsorlar mutlu, Orhaneliler mutlu, “Tatlı Başkan” mutlu…   Sizler nasılsınız?   “Eyi misiniz?..”