Eskiden meydanlarda aynı sloganı merhum eski Cumhurbaşkanı Turgut Özal için atarlardı, “Çankaya’nın şişmanı, işçi düşmanı” diye!..
Evet doğru, Özal hep patronların yanında çalışmış, onların kurdukları örgütlerde yöneticilikler yapmıştı.
Fakat Allah “solcuyum” diye ortaya çıkıp da ardından çalışanları tarafından “işçi düşmanı” ilan edilmeyi hiç kimseye göstermesin!
Mudanya’da 30 Mart 2014 tarihinde yapılan yerel seçimlerde CHP’nin adayı olan Hayri Türkyılmaz ipi göğüsleyerek Mudanya Belediye Başkanlığı’na seçilmişti.
Göreve geldikten hemen sonra da bir televizyon programına çıkan Hayri Türkyılmaz, “belediyede çalışanların rahat olmaları gerektiğini, hiç kimsenin ekmeğiyle oynamayacağını” söylemişti.
Ancak 2 ay sonra 1 Mayıs İşçi Bayramı’nda kol kola girip halay çektiği taşeron işçilerini sadece bir gün sonra 2 Mayıs’ta kapının önüne koyuverdi.
Sayıları 50’den fazla olan o işçiler hakkında çok ciddi iddialarda da bulundu Hayri Türkyılmaz.
"Belediyeye faydası olmayan, işe gitmeyen, uyuşturucu kullanan ve performansı düşük kişilerin parti ayrımı yapmaksızın işlerine son verildi" diye de bir açıklama yaptı ardından.
Tabi Bursa’daki bazı besleme basın mensupları diğerleri gibi bu gelişmeyi de görmezden geldi; o paçoz pespaye halleriyle şu kadarcık utanıp sıkılmadan sırıtıp durdular etrafa.
Bunun üzerine savcılığa suç duyurusunda bulunan Mudanyalı işçiler bir gösteri yaparak Hayri Türkyılmaz ve solcu kontenjanından Nilüfer Belediyesi’nden devşirilen Özel Kalem Müdürü Mehmet Kartal’ı “işçi düşmanı olmakla” suçladılar.
Bu nümayiş sırasında “işçi düşmanı Hayri Türkyılmaz istifa” ve “Mehmet Kartal Mudanya’dan defol” yazılı pankart ve dövizler taşıdılar.
Ardından yargı da Mudanya Belediyesi çalışanlarını haklı buldu ve Bursa 10’ncu İş Mahkemesi onların “görevlerine iade edilmeleri gerektiğine” dair karar verdi.
Aday olduğu dönemde sürekli özgürlükten barıştan ve kul hakkından bahseden Türkyılmaz’ın lastiği daha en başta patlayıvermiş, ardından kendi partilileri tarafından da “işçi düşmanı” ilan edilmişti.
Ve en son geçen gün Ankara’dan yeni bir karar daha geldi.
Mudanya Belediyesi’nin Hayri kurbanı taşeron işçileri yürüttükleri hukuk mücadelesini zaferle taçlandırmışlar, Yargıtay’ın Türkyılmaz’ı haksız bulması sonucu görevlerine bir kez daha iade edilmişlerdi.
Şimdi Mudanya Belediyesi’nin önünde iki yol var.
Ya o işçileri kadroya alarak işe başlatacak ya da tazminatlarını ödeyerek kesin olarak ilişkisini kesecek.
Ancak işçilerin alacağı tazminatın oldukça yüksek olduğu ve zaten ekonomik güçlükler içinde olan belediyeyi zorlayacağı ifade ediliyor.
Tüm bunların ötesinde Yargıtay’ın karar metnine bakıldığında ilginç ve bir o kadar da çarpıcı bir ayrıntı göze batıyor.
Hayri’nin yanında “işçilerin aleyhine” mücadele eden yani işçilerin iddia ettiği “işçi düşmanlığına” ortak olan kim?
CHP’li Bursa Milletvekili Nurhayat Kayışoğlu!
Türkyılmaz belediyeyi kazanınca ilk iş olarak Nurhayat Kayışoğlu’nu oraya hukuk danışmanı olarak işe almıştı.
Bursa’da artık günlük yayınlanmaya başlanan Şehir Gazetesi’nin manşetinde belirttiği gibi “hayalleri Küba’da, gerçekleri Sam Amca’da arayan Nurhayat” aynen Amerikan vatandaşı olabilmesini sağlamak amacıyla bebeğini doğurmak için nasıl koştura koştura Amerika’ya gittiyse, gerçekte hiçbir zaman olmadığı solcu kontenjanından da soluğu Mudanya Belediyesi’nde almıştı.
CHP’li bir milletvekilinin mağdur işçiler aleyhine dava üstlenmesi tam anlamıyla bir siyaset skandalıdır.
Peki, erkek kardeşini ve eşinin yeğenini Meclis’te yanına danışman olarak alan Nurhayat, milletvekili olduktan sonra da Mudanya Belediyesi’nin avukatlığını yapmayı sürdürüyor olabilir mi?
Görünüşe göre sürdürmekte!
Çünkü, daha önce yanında az bir paraya çalıştırdığı henüz mesleğinin başında genç bir kız üstlendi onun ardından Mudanya’daki avukatlık işini!
Zaten torpili olmadan tecrübesiz bir avukatı kim alır oraya?
Görünen o ki, onun ismi üzerinden işler yürüyor ve Nurhayat oradan da yüklü miktarlarda paralar almayı sürdürüyor.
Oh ne güzel hayat Nurhayat?!.
İnsan der ki, “bak etrafta bu mesleği bin bir güçlükle yürütmeye çalışan meslektaşlarım var. Milletvekiliğinden zaten dünya kadar para alıyorum. Yediğim önümde yemediğim arkamda. Akrabalarımı da doldurdum oraya. Bırakayım Mudanya’yı da bir başka avukat arkadaş ekmek yesin” değil mi?
Ama bizim Nurhayat alıyordur oradan da her ay kesin bir on kaat!
BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN
Bu gün en güzel bayramlarımızdan birisi.
Hepimize kutlu olsun.
Cumhuriyet Bayramlarının bayrağını Bursa’da yıllarca Mustafa Bozbey yani onun yönetimindeki Nilüfer Belediyesi yüceltti.
Bunu yapmayı da sürdürüyor Mustafa Bozbey.
Kentin batı yakasında yaşayanlar geleneksel olarak bu akşam saat 19.00’da Fatih Sultan Mehmet Bulvarı’nda buluşarak yine şenlik yapacaklar.
Ve Yıldırım Belediyesi…
Özgen Keskin’in yıllarca bakıp durmasına rağmen göreve yeni başlayan Başkan İsmail Hakkı Edebali geçen yıldan itibaren ilçesine “Cumhuriyet Bayramı kutlaması geleneği” getirdi.
Edebali bu konudaki farklılık ve duyarlığıyla da diğer arkadaşlarından bir adım daha öne geçti yine.
Kentin doğu yakasında yaşayan hemşerilerimiz de yine saat 19.00’da Gökdere Kavşağı’nda toplanarak kortej ve fener alayı oluşturacaklar.
“Teşekkürler Mustafa Bozbey, teşekkürler İsmail Hakkı Edebali, teşekkürler ve bir kez daha tebrikler” diyoruz.