Hayri Türkyılmaz, Mudanya’daki gizli gönül ilişkisi, pankart taşıyamayan CHP’liler ve Cavit Çağlar’a yapılmaya çalışılan kıyak

Belediye’nin 1 yıllık faaliyet raporunun görüşüldüğü toplantı sırasında AKP’lilerin “Başkan, seçimden önce camileri temizleme sözü vermiştin ama bunu yerine getirmedin” diye sitem etmeleri üzerine komik adam Hayri Türkyılmaz “temizliyos, temizliyos ama biz temizliyos siz kirletyonus” demiş. İlahi komik adam Hayri, senin alnının secde gördüğü mü var! Tabi onlar kirletecek, camiye gidip namaz kılanlar zaten onlar len! Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz geçen sürede ele gelir hiçbir hizmet yapmadığı halde müdürlüklerin rutin çalışmalarının bir araya getirildiği öyle bir çalışma raporu kitabı hazırlatmış ki, nah eşşek kadar, birinin kafaya atsanız adam beyin kanamasından ölüp gidecek  vallahi! Bu arada, Mudanya öyle bir dedikoduyla çalkalanıyor ki, az sonra sizler de öğrendiğiniz vakit kafanız tavana çarpacak, bunu garanti ediyorum! Hadi bıraksanıza okumayı? Hadi? Bırakamıyorsunuz dey mi? Bırakmayın da zaten, başkaca hiç bir yerde bulup okuyamayacağınız kulis bilgileri yine sadece bu sütunlarda! Egomuzu da böylece bir miktar şişirip havalanmış olalım! Özel hayattır. Başkası olsa dönüp bakmam bile ama gazetecilik mesleğinde sözü edilen kişi eğer bir kamu yöneticisi ya da siyasi kimlik taşıyan biriyse kırdığı cevizler mutlaka haber değeri taşır! Deniz Baykal gibi mesela, MHP’li milletvekili ve genel başkan yardımcıları gibi mesela. Efendim, biri erkek, biri dişi, Mudanya Belediyesi’nde çalışan bir hatun kişi, Cumhuriyet Halk Partisi’nin Bursa’daki üst düzey yöneticilerinden biriyle fingirdeşiyormuş biliyor musunuz? Aslında o hatunun orada işe alınmasına gagalı, kanatlı bir hayvan türünün adını taşıyan er kişi değil, dişleriyle alemde nam salmış malum kişi vesile olmuş meğerse! Havada buğu durumundayken akşamın ve gecenin serinliğiyle yerde veya bitkilerin üzerinde toplanan küçük su damlalarını çok sevip koklayan bu malum kişi, tak fişi bitir işi, belediyelere teknolojik aletler satarak yolunu bulan acayip bir herifmiş! Hayri’nin bu manada Mudanya halkına değilse de o malum kişiye çok hayrı dokunmuş sizin anlayacağınız! Bursa CHP Örgütü’nü yönetenler skandallar yaratmayı sürdürüyorlar. Biri partilisinin yüzüne tükürür, diğeri küfür ederek hüküm giyer, öbürü çocuğum Amerikan vatandaşı olsun diye gidip orada doğurur, beriki Rahşan affına uğrar, karşıdaki 10 yıllık uzatmalı nişanlılarından biriyle evlenip Facebook’tan ilan eder! Gelin hanım, gelin hanım, kıymetimi bil, ben yazıp durmasaydım sen o evlilik cüzdanını anca rüyanda görürdün haberin olsun, bunu da söylemiş olayım yani! Şimdi soruyorum size, “ 1 Mayıs günü ellerinde tuttukları pankartı bile taşımaktan aciz şu insanların memlekete ne hayırları dokunur” allahaşkına?     Bakın sağda Amerikan solcusu CHP Bursa Milletvekili Nurhayat, sol elinde su şişesiyle pankart bezini tutup, sağ elini havaya kaldırmış! Yani, kulağı tersten tutmak gibi bir şeydir bu! Kafa biraz bassa, şişeyi sağ eline alıp, pankartı da yine o eliyle tutarak sol yumruğunu kaldıracak havaya! Yanında bir diğer CHP’li Bursa Milletvekili Orhaneli’nin Serçeler Köyü’nden Erkan Aydın var. Hayatında daha önce bir kez bile 1 Mayıs kutlamasına katılmayan sağdan devşirme Erkan Aydın sol elini kullanarak solculuk yapmaya çalışırken, Nurhayat sağ eliyle yapmış bunu! Erkan Aydın’ın sıkıp yumruk haline getirdiği elinin başparmağı, işaret ve orta parmaklarının arasına geçmiş gibi duruyor, biri devrimci yumruğun aslında öyle yapılmadığı anlatmalı ona! Erkan Aydın’ın sağında biri yeni, diğeri eski iki CHP Bursa İl başkanı duruyor. Onların arasında da senkronizasyon yok! Zafer Yıldız sağ elini havaya kaldırırken, Şadi Özdemir sol elini kaldırmış. Tabii CHP pankartının içler acısı halini dillendirmeye hiç gerek yok, görüyorsunuz zaten! Bursa Milletvekili, CHP Genel Başkan Yardımcısı Lale Karabıyık’sa pazusunu gösterir gibi kaldırmış kolunu havaya, onun da yok şöyle duvar yazısı, bir miting olsun, bir boykot, bir korsan gösteri olsun geçmişinde. Aslına bakarsanız muhalefet partilerine mensup Bursa milletvekillerinin çoğundan bir cacık olmaz! Eğer “benden olur” diyen biri varsa bir adım beri gelsin? Mesela, Bursa Milletvekili ve MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman. İsmet Büyükataman ihale vurguncularının yalanlarına inanıp da Yıldırım Belediyesi’yle ilgili büyük büyük atacağına, şimdi söyleyeceğim konuya bir el atsın da kırk yılda bir işe yaradığını görelim bakalım? Mesela bir diğer CHP’li Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal… İstikbal vaat edenlerden biri gibi duruyor şimdilik. Orhan Sarıbal’a da glikozdan yapılma sahte bal değil de hakiki kara kovan balı olduğunu kanıtlama fırsatı sunacak bir önerim var! Cavit Çağlar yaklaşık 30 yıldır medyasını kullanarak bu şehirde “ben her devr-i iktidarda, her dilediğimi yaparım arkadaş” tarikatının kurucusu olan bir insan. En son Çekirge Caddesi’nin üzerine, Çelikpalas Oteli’nin yanına delik dondan çıkar gibi kurduğu yüksek bina bunun en güzel örneği! Şimdi de Organize Sanayi Bölgesi’ndeki eski Sifaş, Polylen ve Nergis fabrikalarının bulunduğu alana Aziz Torun’un Korupark’ı gibi dev bir alışveriş merkeziyle rezidanslar yapmak istiyor. Fakat bölge, Organize Sanayi Yasasına tabi olduğu için kanuni açıdan  buna imkan bulamıyor. Sanayi bölgesi yönetimi de buna karşı çıkıyor zaten. Ona böyle bir kıyak yapılırken, Mudanya yoluna cephesi bulunan arsaların sahibi diğer sanayicilerin başları kel mi?!. Orada bu emelini gerçekleştirdiği vakit hem TMSF’ye olan hortum borçlarını sıfırlamış olacak Çağlar, hem de aşırı ölçüde yine zenginleşerek çıkacak bu maceradan. Düğün değil, bayram değil, ortada ne bir izin, ne de yasa var ancak birileri o kadar emin ki bu işin halledileceğinden, geçtiğimiz günlerde fabrika binaları tümden yıkılıp, düzleniverdi oradaki araziler! Şimdi Meclis’te bir soru önergesi veriverin bakalım yeğenler de mesele anlaşılsın azıcık?   Cavit Çağlar’ın TMSF’ye ne kadar borcu kaldı, ne kadar kaldı? Nergis, Sifaş ve Polylen fabrika arsaları kimin? Oraların durumu ne olacak? O arsalara alışveriş merkezi ve konutlar yapılacak mı? Eğer yapılacaksa planlanan iş adil mi? OSB bölgelerinde farklı bir imar uygulamasının mümkün olamayacağı bilindiği halde, yıkım kararlarını kimler verdi? Cavit Çağlar’ın bir silah gibi kullandığı Olay Medya neden hala satılıp da borcu tahsil edilmiyor? Olay Medya satılacak mı?   Bu soruları Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde Bursalı pek çok küçük hesapçı milletvekili soramaz sevgili okurlar! Olay Gazetesi’nde haberlerim yapılmaz, Olay Televizyonu’na da çağrılmam, ambargo uygulanırım diye korkarlar en başta! “Gocamı Alevi olduğumuz için Olay’da işten attılar, eğer milletvekili olursam Angara’yı inim inim inleteceğim” diye gezip milletvekili olan Nurhayat Altaca Gayışoğlu da soramaz mesala! Hadi sor? Hadi sor, Meclis’te yanına kardeşini ve gocanın bir akrabasını  danışman olarak işe aldığını bir daha yazmayacağım?!. Hadi yiyiyosa sor?