“Durmuş saat günde iki kez doğru gösterirmiş ya, RTE de ara sıra pek hoşuma giden doğru sözler söyleyebiliyor… ”
Başbakanlığı döneminde ve 2007 yılında, İstanbul’a giriş için VİZE önerisi getirdiğinde; RTE için söylemiştim bu sözleri …
O günlerde onun bu sözlerini “faşistlik” olarak tanımladılar, oysa RTE’nin önerisi “faşistlik” değil, tersine “komünistlik”di . Çünkü Çin Halk Cumhuriyeti’nde bu uygulama vardır, üstelik de yeni değil; 1980’lerden beri vadır…
İngiltere’de de bu uygulamanın bir başka biçimi var; orada “vize” yerine, arsalar ve konutlar için büyük kentlerde, özellikle de Londra’da “yüksek vergilendirme” uygulanmaktadır.
Ve 1990’larda komşumuz Yunanistan; araçlar için vize uygulamasını Atina’nın hava kirliliğini engellemek için gerçekleştirmiştir.
Demek ki bu önerinin; “faşistlik” ya da “komünistlik” bir yönü yok da, kentlerin yaşanabilirliğiyle bir ilgisi var…
Gelelim ülkemize; ki 1990’lı yıllardan beri acizane Bursa yerel basınında yazdığım köşelerde, kentim Bursa için kaç kez böylesi bir uygulamanın gerekliliğine değindim… Çünkü Bursa, her yıl Doğu ve Güneydoğu Anadolu’dan çok sayıda göç almaktadır. Bursa’ya her yıl bir Anadolu kentinin nüfusu kadar nüfus eklenmektedir.
RTE’nin başta İstanbul ve tüm büyük kentlerimiz için ( ve benim de 1990’lardan beri usanmadan Bursa için dile getirdiğim ) VİZE uygulaması önerisinin; geçen yıl BAYKAL’ın “muhalefet olsun diye ya da sokak söylemiyle tribünlere oynamak adına” karşı çıkmasına ya da kimi çevrelerin, çıkar guruplarının “faşistlik” olarak tanımlamasına karşın ( ki RTE’nin ya da kurmaylarının değiştirmek için canla başla çalıştıkları şu 1982’de yapılan ANAYASA’ya bakmışlığı var mıdır, bilemem ama ) Anayasamız’da yeri vardır. Daha açık bir anlatımla; Anayasamız’ın 23. maddesi aşağıdaki gibi düzenlenmiştir:
“Herkes, yerleşme ve seyahat özgürlüğüne sahiptir.
Yerleşme hürriyeti, suç işlenmesini önlemek, sosyal ve ekonomik gelişmeyi sağlamak, sağlıklı ve düzenli kentleşmeyi gerçekleştirmek ve kamu mallarını korumak;
Seyahat hürriyeti, suç soruşturma ve kovuşturması sebebiyle ve suç işlenmesini önlemek;
Amaçlarıyla kanunla sınırlanabilir.”
İşte bu bağlamda Anayasamız’ın 23.maddesinde yer alan “yerleşme hürriyeti, suç işlenmesini önlemek, sosyal ve ekonomik gelişmeyi sağlamak, sağlıklı ve düzenli kentleşmeyi gerçekleştirmek ve kamu mallarını korumak” amacıyla; İstanbul, Bursa gibi sürekli göç alan kentlere VİZE uygulaması getirilebilir. Üstelik bu uygulama gerçekleştirildiğinde ne faşistlik, ne de komünistlik olur; öncelikle bu kentlere yapılan talan/saldırı durdurulmuş, kentsel suçların önüne geçilmiş, kentsel terör de yavaşlatılmış ve belki de engellenmiş olur ve de Rio Konferansı’ndan sonra Dünya gündemine düşen “yerel demokrasi” ilkesine uyulmuş olunur.
Bir başka deyişle; çarpık kentleşme sorunsalına köktenci bir çözüm bulunur.
İşte değiştirilmek istenen 1982 Anayasası’nda; VİZE uygulamasına geçilmesine olanak tanıyacak düzenleme vardır, ama yeni yazılacak olan da konuya ilişkin neler olacaktır bu sorunları çözmek amacıyla, onları henüz bilmiyorum…