Yazarlar

Kat karşılığı mahalleler yapmak

post-img
Yıldırım Belediye Başkanlığı’nda geçirdiği 10 yıllık süre boyunca yaşama kattığı  icraatlarını anlatmak için bastırdığı broşürde, “Türkiye’nin en büyük bayrak direğini Yıldırım’a diktik” diye övünen Özgen Keskin’in bu “büyüklük” konusundaki takıntısına karşı artık daha fazla dayanamamış ve bir makalemde “sayın başkan, önemli olan boyu değil, işlevi, işlevi” diye yazmıştım! Özgen Keskin beni mahkemeye vermişti bu yazım üzerine. Yazıyı inceleyip değerlendiren sayın savcı da benim gibi düşünmüş olmalı ki, Keskin’in cezalandırılmam yöndeki talebine “hayır” deyip, bir anlamda önemli olanın boyu değil, işlevi olduğunu hukuken de tescil etmiş oldu. Geçen gün, gazete personeliyle birlikte gittiğimiz Yıldırım Belediye Başkanlığı Özel Kalem Müdürü Necati Turan’ın odasında, yeni Başkan İsmail Hakkı Edebali’yle görüşmeyi beklerken gözüm pencereden malum direğe takılıyor ve Yıldırım, dolayısıyla da Bursa için koskoca bir 10 yılın Özgen Keskin’le birlikte nasıl da heba olup gittiğini düşünüyorum. Boyalı sırma saçlı, yakışıklı kel güzel Özgen Keskin’in kebapçı dükkanı yapıp, içinde Bursa’ya özgü (!) Antep kebap, Adana kebap, acılı ezme ve lehmacun sattırdığı Fatih’in hocası Molla Yegan’ın ismini taşıyan medresedeki işletmeciyi tahliye edip, 13 milyon lira da kamulaştırma bedeli ödeyerek, çevredeki 155 daireyi istimlak etmiş İsmail Hakkı Edebali. Ben bir insanı kolay kolay ilk görüşte sevmem, sevemem! Oysa henüz daha aday adayıyken ilk sohbetimizde sevmiştim İsmail Hakkı Edebali’yi. İnsana ilk bakışta güven veren mütevazı yapısı bir yana, mesleği inşaat mühendisliği olan, üstelik de yüksek lisans tezini “Avrupa Birliği Sürecinde Yerel Yönetimlerde Kentsel Dönüşüm” başlığıyla sunan eğitimli, görgülü, kaliteli bir insan Edebali. Cin Ali kitapları yazıp, politikacı yanağı öperek yıllarca Vakıflar Bölge Müdürlüğü yaptıktan sonra Faruk Çelik seviciliğiyle iki kez Yıldırım Belediye Başkan adayı yapılan Özgen Keskin nire, mesleğinde ayrıca yapım yönetimi konusunda “yetkin mühendislik” ünvanına sahip, “proje denetçisi” belgesi taşıyan İsmail Hakkı Edebali nire?!.     Bu arada, çevresindeki apartmanların arasına sıkışıp kalan Molla Yegan Medresesi bir müze, kütüphane ve kültür merkezine dönüştürülüp, istimlakler sonucu elde edilen  yaklaşık 15 dönümlük alan da o bölgede bir kent meydanı olarak değerlendirilecekmiş. Ben uzun yıllardan bu yana Osmangazi Belediye Meclisi’nin efsane eski üyelerinden Zülfikar Yüksel haricinde hiçbir belediyeciden “kent meydanı” lafını işitmedim! Yanındaki birkaç arkadaşıyla birlikte, üstelik de kendi partisine karşı mücadele ederek eski Santral Garaj’a yapılan alış veriş merkezinin çok katlı olmasının önüne geçip, orada avlu biçiminde de olsa Bursa’ya bir kent meydanı kazanılmasına vesile olmuştu Zülfikar Yüksel. Nasıl direnmişti o sıralar rantçıların dümen suyuna girmiş insanların idaresindeki DSP yönetimi hiç sormayın! Daha sonra da hızlarını alamayarak  partiden attılar Zülfikar Yüksel ve arkadaşlarını. Ankara yolunun altındaki altışar mahallenin ihtiyacını karşılayacak biçimde 2 de kent meydanı yapıyor İsmail Hakkı Edebali. Meydanın ne demek olduğunu biliyor. Şehirciliği, belediyeciliği, insanı biliyor çünkü. “Adam tam 50 yıldır burada yaşıyor, sorulduğu vakit hala Bursalıyım diyemiyor. Hemşerilerimizin seveceği, kendisini buraya ait hissedeceği, anı biriktireceği mekan ve alanlar oluşturuyoruz” diyor. Ve Teleferik, Piremir hattında bulunan Yeni Mahalle’de içinde havuzlar, şelaleler, gezi alanları ve restoranlar bulunan tam 35 dönümlük bir tematik parkın temel atma törenine hazırlanıyor şu sıralar. Aynı anda Değirmenli Kızık’ta, bünyesinde kültür merkezi ve bir de Osmanlı Çarşısı bulunacak yeni bir yatırım girecekmiş devreye. Yıldırımlılar için Ankara yoluna cephe 34 dönüm araziye kurulacak, Özgen Keskin’in direği gibi en büyüğü değil ama Türkiye’nin ikinci en büyük spor kompleksinin plan ve projeleri de tamamlanmış. Yine Ankara yoluna cephe bir bölgede bünyesinde otel ve kuleleri, park ve havuzları  bulunan, üstelik de kentsel dönüşüm yöntemiyle sıfır maliyetle elde edilecek başka sürpriz bir yatırım daha var ki, sayesinde bölgenin emlak değeri en az 3-5 kat daha artacak ve büyük olasılıkla sözünü ettiğim bu muazzam projeler sayesinde kentin doğusundan, batısına doğru yıllardır gerçekleşen göçler tamamen durmuş olacak! Çok eski değil, 1970’li yıllarda Araba Yatağı Mahallesi’nde 5 bin liraya satılan 200-300 metrekarelik arsa ilanları verilirdi gazetelere. Hiç unutmam, o zaman emlakçıların Bursa Hakimiyet Gazetesi’nde yayınlattıkları bu ilanlarda sözü edilen arsaları bir memur rahatlıkla alabilirdi. Yine emlakçıların hisseli parsellerden devşirdikleri bu arsaların önlerindeki yollar da  olabildiğince dar tutulurdu. O vakitler şeftali bahçelerinden oluşan kentin doğusu, daha sonraki yıllarda Kestel’e kadar ileride ilave kat çıkabilmek için çatılarında demir filizleri bırakılan o ruhsatsız binalarla dolmuş ve Bursa’ya girişte karşılaşılan şimdiki korkunç tablo oluşmuştu. Bir buçuk yıldan bu yana günde sadece 5 saat uyuyarak, kalan vaktini de sürekli çalışan geçiren Edebali’nin Bursa’ya, Bursalılara devrim niteliğinde bir müjdesi daha var ki, bu kentin makus talihini tümden değiştirecek türden: Nüfusunun yaklaşık yüzde 45’inin yaşadığı ve Yıldırım’ın toplam yüzde 32’lik alanını oluşturan bölümündeki kentsel dönüşümün planlama ve proje çalışmaları artık tamamen bitmiş. Bu durum, Türkiye’nin 50 İlinden daha büyük olan ilçenin hemen hemen yarısının tamamen yıkılıp, yeniden yapılacağı anlamına geliyor ki, muazzam bir girişim. “Yoğunluğu arttırmadan, her bölgedeki halkın ihtiyaç ve yapısına göre kenti yeniden planlayıp, şekillendirdik” diyor İsmail Hakkı Edebali. Burada amaç, şu anda gecekondu tipi evlerde oturup, penceresinden bakıldığında karşı komşunun duvarını gören boğucu, balkonsuz, daracık evlerde oturan vatandaşlara sosyal donatı alanlarıyla birlikte depreme dayanıklı modern, yeni konutlar sunarak yaşamlarını daha kaliteli bir hale getirebilmek. Üstelik de bu yenilenme vatandaşa ve belediyeye sıfır maliyetle gerçekleşeceği gibi, Yıldırımlıların hakları da sonuna dek korunmuş. Çok kısa süre içinde başlanacak inşaatların tamamlanmasının ardından vatandaş hem çok daha sağlıklı evlerde oturmaya başlayacak hem de sahip olduğu mülk çok daha fazla değerlenmiş olacak. Yıldırım’daki 22 bölgede kat karşılığı yeni mahalleler yapacaklar müteahhitler. Hem onlar kazanacak, hem mülk sahipleri, hem belediye, hem de ekonominin canlanmasından ötürü Bursalılar. “Önümüzdeki yıl bu bölgelerin pek çoğunda temeller atılmış olacak” diyor İsmail Hakkı Edebali. Yıldırım, uzun yıllardan sonra mütevazı, düzgün, dürüst, temiz, çalışkan ve güler yüzlü bir belediye başkanına kavuştu. Üstelik de başkaları gibi saçını kaşını boyayıp, yüzüne de ozon tedavisi uygulatmıyor İsmail Hakkı Edebali! Göründüğü gibi olup, olduğu gibi görünen bir adam. “Sezar’ın hakkı Sezar’a” diyerek, izlemeye devam ediyoruz kendisini.              

Diğer Haberler