Yazarlar

Konyalı mısın kadifeli Recep?

post-img
Şimdi, sevgili okur…   Biraz teknik bir konu, senin en çok ilgini çeken Fadime’nin donu bunu biliyorum ama…   Oku bence çünkü, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nde, daha doğrusu yüzde 96 payla onun iştiraklerinden biri olan BURULAŞ yani, Bursa Ulaşım Toplu Taşım İşleri Turizm Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nde geçmişte dönen, yarınlara da uzayabilecek “antin kuntin” dolaplardan  bazılarını anlatacağım bugün sana acık.   Ha! “okumam” diyorsan, hadi naş!   Burada ayıralım yollarımızı.   “Bakanlar çekilsin, Başbakan geldi” misali işgal etme köşeyi, ilgilisi kalsın burada ve hayretler içinde kalsın belediyenin yıllardan beri nasıl soyulduğunu, nasıl adam kayırıldığınıgörünce!   Biliyorsunuz BURULAŞ, Bursa’nın “ulaşım” işinden sorumlu yan kuruluştur..   Hizmetlerini yürütmek için de taşeron firmalardan hizmet alımı yapıyor.   Ancak bu firmalarda çalışanlar daha sonra mahkeme kanalıyla “Hayır, biz aslında taşeron şirkete değil, BURULAŞ’a hizmet ettik” diyerek, sanki belediye işçisiymiş gibi ilave ücretleristiyorlar.   1956 yılında çıkarılan bir yasaya göre devlet ve devlete bağlı kuruluşlarda “işçi” olarak çalışan herkese her yıl 2 brüt maaş ödenmek zorunda.   Çalışanlar 15 yıl geriye dönük olarak dava açmak suretiyle bu paraları iş gördükleri kurumdan isteyebiliyorlar.   BURULAŞ’ın 3.000-3.500 çalışanı olduğu düşünülürse, karşı tarafa ödenecek avukatlık masraflarıyla birlikte bu rakamın nerelere varacağını artık siz hesap edin!   İşin kötüsü, sürekli dava kaybediyor BURULAŞ’ın avukatları; taşeron firmaların işçileri gerçekte başka bir şirkette çalıştıkları halde sanki orada iş yapmış gibi geriye dönük devamlı olarak büyük miktarda paralar alıyorlar bu kuruluştan!   Bu durum da hepimize “pahalı ulaşım” olarak geri dönüyor hiç kuşkusuz!   BURULAŞ’ın Genel Müdürü Levent Fidansoy, Alinur Aktaş Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı olunca kuyruğu kıstırıp kurumun başından kaçtı!   Hadi gelin bakalım, bu şirket kimlerin emir ve talimatıyla bugüne dek nasıl yönetilmiş, azıcık ona bakalım:   O sıra toplam 14 kişi sözünü ettiğim “ilave tediye” için dava açıyor ve sonuçta kazanıyor.   Bu kişiler BURULAŞ’a o dönemde personel sağlayan “VİP TUR TURİZM NAKLİYAT İNŞAAT MÜTEAHHİTLİK HİZMETLERİ VE HAYVANCILIK SANAYİ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ”nde” çalışmaktalar.   BURULAŞ davaları kaybetmekle kalmıyor, Bursa Çalışma ve İş Kurumu’nun “muvazaa”nedeniyle kestiği 14 bin 651 lira cezayı da ödemek zorunda kalıyor!   “Muvazaa” biliyorsunuz hukukta, “bir hukuki ilişkinin taraflarının, üçüncü kişileri aldatmak amacıyla, gerçek iradelerine uymayan ve kendi aralarında hüküm ve sonuç doğurmayan bir görünüş yaratmak konusunda yaptıkları gizli anlaşma” anlamına geliyor; yani “antin kuntin” veya “alavere dalavere” sizin anlayacağınız!   Kesilen bu ceza üzerine BURULAŞ’ın avukatları da Bursa 8’nci İş Mahkemesi’ne itirazda bulunuyorlar.   Şimdi size hakimin gerekçeli kararından bazı bölümler sunuyorum, okuyunca benim de kafam tavana çarptı:   “…Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin 2011/431 E. Ve 1004 K. nolu kararla lastik tekerlek tüm toplu ulaşım araçlarının işletim hakkını 10 yıllığına BURULAŞ’a devrettiği raporda yer almaktadır. BURULAŞ AŞ’ye şoförlük hizmeti veren taşeron şirketlerin değişmesi nedeniyle müşteki işçilerin KONULAŞ, ULUĞBEY, VİPTUR, HALK ULAŞIM, MFD, MİM gibi farklı şirketlerde istihdam edildikleri görülmektedir…”   Ne oluyor yani? BURULAŞ yani aslında, Bursa Büyükşehir Belediyesi dışarıdaki bazı taşeron şirketlerden hizmet almış oluyor. Bu şirketleri aklınızın bir kenarına not alın ve devam edelim:   “…Toplu taşıma, bir şehir halkının ulaşım gereksiniminin, çok sayıda insan taşımaya elverişli büyük taşıma araçlarıyla karşılanmasını sağlayan ulaşım sistemi olarak tanımlanabilir. Toplu taşıma hizmetlerinin yerine getirilebilmesi için gerekli araç, gereç ve teknik altyapının yanı sıra toplu taşıma faaliyetlerinin plan ve organizasyonunun yapılabilmesi için bir organizasyona ihtiyaç vardır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından hazırlanan rapor ve eklerinden, VİP TUR LTD.ŞTİ.’nin şirket müdürü dışında çalışanlarının 581’inin otobüs şoförü olduğu, ayrıca 12 manevra şoförü, 3 formen, 2 formen yardımcısı, 1 baş şoför, 16 servise hazırlık bakım işçisi, 6 baş şoför yardımcısı, 2 teknik kontrolör ve 34 otobüs yıkama temizlik görevlisinin istihdam edildiği görülmektedir. Yaklaşık 660 işçiyi istihdam eden bir şirketin organizasyon şemasında şirket müdüründen sonra hiyerarşik düzeyde ikinci olarak baş şoför olması, bu büyüklükte bir organizasyonun yönetimi ve yürütülmesinde mali işler, idari işler ve personel işleriyle görevli hiçbir kadronun bulunmaması dikkat çekicidir ve bu şirketteki anılan işlerin gerçek veya tüzel başka bir şahıs tarafından yerine getirildiği sonucunu ortaya çıkarmaktadır. Toplu taşıma hizmetinin bir kamu hizmeti olması nedeniyle işe alımlarda BURULAŞ AŞ.’nin görüşünün ve onayının alınması, deneme sürüşlerinin işverence birlikte yaptırılması, hizmet içi eğitimlerin BURULAŞ AŞ. tarafından verilmesi ve idarenin kontrolü altında işin gördürülmesi muvazaanın tespiti için yeterli delil teşkil etmese de, VİP TUR LTD. ŞTİ’nin bu büyüklükte bir işin yürütümünü sağlamak için yeterli organizasyona sahip olmadığı ve işin sevk ve idaresine BURULAŞ AŞ.’nin müdahale ettiği kanatine varılmıştır…”   Siz bir hizmet alımı yaptığınız vakit, işçilerin tüm hak ve ihtiyaçlarını göz önünde bulundurur, ona göre fiyat teklifi istersiniz öyle değil mi?   Oysa “yemek paralarına” dek BURULAŞ’a ödetilmiş bu VİP TUR’dan çalıştırılan işçilerin.   Ve üstelik ilave bir muhasebeci bile çalıştırmasını sağlamadan  sırf bu şirkete para kazandırmak amacıyla üzerindeki yükün tamamı alınmış:   “Davacı taraflar arasında düzenlenmiş olan sözleşmenin 25.3.2 nolu hükmünden VİP TUR LTD. ŞTİ.’ye ait personelin yemek paralarının  BURULAŞ AŞ. tarafından ödendiği ve hatta bordroların da BURULAŞ AŞ. tarafından düzenlendiği anlaşılmıştır. Bunun yanı sıra VİP TUR personeline ayda kaç gün yemek parası vereceği, fazla çalışma yapılması halinde yemek parası verilmeyeceği gibi işverenin yönetim hakkına ilişkin yetkiler BURULAŞ AŞ. tarafından belirlenmektedir. BURULAŞ AŞ’nin, VİP TUR LTD. Şirketinin işçilik maliyetlerinin hesaplanmasına ve ücret bordrolarının düzenlenmesi işine kadar müdahil olduğu ve yapılan ihalenin bedelinin sadece işçilik maliyetleri üzerinden hesaplandığına ve taraflar arasında GERÇEK BİR HİZMET ALIMI OLMADIĞINA ilişkin belge oluşturmaktadır…”   İmdüü…   “Böylesine enseye tokat, göze parmak bir taşeron-işveren  ilişkisinin sağlıklı bir ihale süreciyle kurulamayacağını” bilmem söylemeye gerek var mı ancak, bu davayı da kaybediyorlar BURULAŞ’ın avukatları.   Peki, sonrasında ne yapılması gerekiyor?   Yargıtay’a itiraz edilip, kararın temyiz edilmesi değil mi?   “İşte bunu bile yerine getirmiyorlar BURULAŞ’ın avukatları!..”   Peki bir avukat, kurumu ya da o kurumu yönetenleri yöneten birinden talimat almadan temyiz lahiyasını vermekten imtina edebilir mi?   “Kesinlikle hayır!..”   Peki, kimdir,“bu işin üzerine fazla gitmeyin, mesele burada kapansın” diyen yetkili kelle?!.   Amanını kelle kelle, gel beni biraz yelle?   Ve bu “kellenin” BURULAŞ’a yıllardan beri binlerce işçi sağlayan şirketlerle herhangi bir ilgisi var mıdır?   KONULAŞ, ULUĞBEY, VİPTUR, HALK ULAŞIM, MFD, MİM…   Bu şirketler kimindir?   Bursa Büyükşehir Belediyesi’nde “Hani ya da benim 50 de  gram pastırmam, pastırmam, Konyalıdan başkasına bastırmam” diyen kişi kimdir?!.   TÜM BU ŞİRKETLERİN MERKEZİ NEDEN KONYA’DIR?   VİP TURİZM NAKLİYAT İNŞAAT MÜTEAHHİTLİK HİZMETLERİ VE HAYVANCILIK SANAYİ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ:   Kalenderhane Mahallesi, İstanbul Caddesi, Derya Apartmanı altı, No: 257 Karatay/KONYA   KONULAŞ NAKLİYAT PETROL ÜRÜNLERİ MÜTEAHHİTLİK HİZMETLERİ VE HAYVANCILIK SANAYİ TİCARET LTD. LTD. ŞTİ:   Kalenderhane Mahallesi, İstanbul Caddesi, Derya Apartmanı altı No: 379 Konya   MFD MİMARLIK MÜTEAHHİTLİK İNŞAAT NAKLİYAT AKARYAKIT HAYVANCILIK TİCARET AŞ:   Kalenderhane Mahallesi, İstanbul Caddesi, Derya Apartmanı altı, No:257 Karatay Konya   HALK ULAŞIM NAKLİYAT AKARYAKIT VE HAYVANCILIK VE MÜTEAHHİTLİK HİZMETLERİ SANAYİ TİCARET LTD. ŞTİ:   Akabe Mahallesi, Şehit Furkan Doğan Caddesi, Adalet Plaza No:9/506 Karatay-Konya   ULUĞBEY NAKLİYAT PETROL ÜRÜNLERİ VE MÜTEAHHİTLİK HİZMETLERİ SANAYİ VE TİCARET LTD ŞTİ:   Akabe Mahallesi, Şehit Furkan Doğan Caddesi, Adalet Plaza, A Blok, Kat:5 No:9/506 Karatay Konya     BURULAŞ’a işçi veren şirketlerin tümü Konya’da kurulmuş ve hep aynı adreslerde mesela, “Derya Apartmanının altında” faaliyet gösteriyorlar.   Ve bir kısmının ana sözleşmesine artık nedense, “hayvancılığı” da sıkıştırmışlar!   Bu durum resmen, ihaleye fesat karıştırmaktır sevgili okur!   Ve Bursa’da yürekli, çalışkan bir Cumhuriyet Savcısı aranıyor bazı keranecilerin kulaklarının çekilmesi için?   Birilerinin emir ve talimatıyla BURULAŞ yani Bursalılar soyulmuş, “al gülüm, ver gülüm”yapılmış gördüğünüz gibi!   Onca yıldır başka şirket mi yok da hep aynı kişiler eliyle sağlanıyor orada çalışan işçiler?   Bursa’nın yeni şehir emini Alinur Aktaş’ın işi zor, bunu kendisi de gayet iyi biliyor zaten de...   Aktaş için zoru başarmak kolay, imkansızı gerçekleştirmekse biraz zaman alır, hepsi o kadar!   Yanıtlanması gereken sorular şöyle:   1-Şimdiye dek BURULAŞ’ta kaç kişiye mahkeme kararıyla toplam ne kadar ilave tediye ödendi? 2-Bu yargılamalarda karşı tarafa toplam ne kadar avukatlık ücreti ödendi? 3-Avukatlar yukarıdaki karara niye itiraz etmediler? 4-Yıllardan beri kimin ya da kimlerin talimatıyla neden sürekli aynı şirketlere iş verildi? 5-Bu açık usulsüzlük ve yolsuzluğa BURULAŞ’ı yönetenler, yönetim kurulunda yer alıp da parayı cebe indirenler ve denetçiler neden ses etmedi? 6-Taşeron firma işçilerinin yemeklerine varıncaya değin tüm giderlerini niye BURULAŞ ödüyor? 7-BURULAŞ ya da Bursa Büyükşehir Belediyesi’ni yönetenler sürekli niye Konyalılara bastırıp duruyor? 8-Bu şirket ve kişilerin FETÖ’yle bir bağlantıları olabilir mi? 9-Konyalı mısın kadifeli Recep (Altepe) çaydan mı geçtin, yanakların al al olmuş, zemzem mi içtin?   Not: Dünüre hassaten selam eder, yanaklarından sıkarım.  

Diğer Haberler