“O kafayı” çok iyi tanıyorum artık…
Bozuk bir plak gibi hep aynı teraneyi okur.
Bardağın dolu tarafını değil, daima boş yanını görür.
Hep pesimist yani, kötümserdir.
Solcu geçinir, sorgulamaz.
Yaşamında ilericiliğin “i’si”, savunduğu sosyalizmin “s’si” yoktur.
Esasında ne evinde ne de işinde “demokrat” da değildir.
Ya karıyı döver evde ya da inanılmaz derecede tırsar ondan, aşırı derecede kılıbıktır.
Her şeye karşı çıkar bu tipler.
Bir yerde ağaç mı kesildi lüzumlu bir iş için?
Hemen bitiverirler dibinde.
Gerçek çevreciliğin “ağaç kesilmesine karşı çıkmak” değil, “kesilenin yerine dikilmeyen ağaçların peşine düşmek olduğunu” bir türlü kavrayamaz beyinleri!
Kocayayla’nın hemen yan tarafına yapılan Keles Göleti’ne ilk kazma vurulduğunda da aynı şey yaşandı.
Gastecileri toplayıp akıllarınca şov yapmaya kalktılar bazı ibibikler.
Şimdilerde o gölet bitmek üzere.
Gidin bakın ne kadar da güzel oldu.
Bölgenin güzelliğine anlam katacak, değerine kat be kat değer ekleyecek o gölet.
Şimdi aynı kafa, bu kez de şu kadarcık utanıp sıkılmadan, saksıyı yine azıcık olsun işletip düşünmeden, Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından gölün yan tarafındaki Keles Belediyesi’ne ait tapulu araziye 300 kişilik bir restoran ve 18 adet bungalov tarzı oda yapılmasına karşı çıkıyor.
Sadece bununla kalsa yine iyi, restoranın temelinin önünde resim çektirip sosyal medyadan bunları yayınlayarak “belediye burada lüks villalar inşa ediyor” diye yaygara yapıyor!
Ulan, insafınız kurusun be!
Bilenler bilir, aynı yerde Keles kaçkını eski başkan Mustafa Bektaş’ın giderken yaylaya sokup geride bıraktığı helasız bungalovlar var zaten.
Sökülecek onlar, onların yerine yapılıyor tesis.
Şimdiki Belediye Başkanı Mehmet Teke sırf kişisel iyi ilişkileri sayesinde Büyükşehir Belediyesi’ne oraya 10 milyon lira para harcatıp yılın 12 ayı çalışabilecek, konaklaması ve restoranıyla dört dörtlük bir sosyal tesis yaptırıyor, gidip adamı öpüp tebrik etmek yerine bu yaptığınızdan azıcık utanın be!
Keşke bu yapılandan esinlenip başka yatırımcılar da çevreye doğru projelerle başka tesisler de kursalar.
Dağ bölgesinin kalkınmasının tek yolu var, o da turizm, hâlâ anlayamadınız mı?
Sadece o da değil, Bursa Büyükşehir Belediyesi o bölgeye bu güne dek tam 150 milyondan fazla altyapı yatırımı gerçekleştirdi.
Kimden gördünüz böyle bir iyiliği?
Recep Altepe’nin bunu Keles’teki köylerle birlikte 10 bin oy için mi yaptığını sanıyorsunuz?
Eski başkanlardan rahmetli İsmail Saydam’dan bu yana insanların faydalanabileceği doğru dürüst hangi tesis yapıldı Kocayayla’ya söyleyin bakalım?
Salakça, yobaz solculuk prim yapmıyor artık; adamlar laf üretmiyor, oturup çalışıyorlar.
Mehmet Teke başkan, sen yoluna devam et ancak, Burfaş işletmesini yapabilir belki ama kontrol ve geliri Keles Belediyesi’ne ait olsun.
Recep Altepe yapar bunu zaten, hem seni, hem de dağlıları seviyor adam.
Geçen gün Anadolu Et Lokantası’ndan söz etmiş, yemeklerimize konan kara sinekleri, kullanılan etteki kötü hormon kokusunu, masaya getirilen lapa gibi pirinç pilavını filan anlatmıştım.
Fiyatlarının da ne kadar kazık olduğunu, Bademli girişindeki Anadolu Et Lokantası’nın sahibi Vahit’in (Ertan) müşterilerine her akşam hesap öderlerken “haşırt” diye nasıl geçirdiğiniatlamışım doğrusu!
Yazılarıma yapılan yorumları genellikle okumam ancak, biri ikaz ederse bakarım.
Meğerse yazdıklarıma Vahit’in küçük oğlan Serdar yanıt vermiş:
Madem Vahit kendisi cevap veremiyor ve yerine “Küçük Vahit’e” yazdırıyor oraya bunları, bundan sonra paylaşacaklarım da “Küçük Memedali’den” gelecek, onu da söyleyeyim!
Bakalım neler söyleyecek Küçük Memedali:
“Öncelikle, yavrım küçük Vahit, senin pazartesi günleri kapalı olman, içeri aldığın müşterilerine lapa gibi pilav, leş gibi kokan et yedirmen için mazeret mi len?
Küçük Memedali’nin bugüne kadar gördükleriniyse sen hayal bile edemezsin oğlum.
Babanı yolla bana babanı.
Hadi naş, bak işine, uza da ense tıraşını görelim!..”
Gelen ihbarlarda bu Vahit’in Anadolu Et Lokantası’nın da çok büyük bir bölümünün küllüm kaçak olduğu iddia ediliyor!
Acık araştırdım, 4008 metrekare üzerinde 585 metrekare kapalı alan görünürken resmiyette, Vahit hiç kimseyi takıp sallamadan her yanı fütursuzca kapatmış!
Mudanya Belediyesi’nin gürbüz Başkan Yardımcısı Akın Poroy, soruşturdum, Belediye Başkanı Hayri (Türkyılmaz) orada beleş yemek de yemiyormuş, iki bira alıp yüz gram fıstıkla sahilde, kayaların orada oturmaktan çok hoşlanıyormuş hâlâ, bu Vahit’e niye müsaade ediyorsunuz oğlum?
Dur, daha bitmedi!
Eski Mudanya yolunda bayırı tüketip de düze vardığınızda eskiden bir jandarma karakoluvardı.
Karakol taşınınca bu Vahit işte orayı da artık nasıl yaptı, nasıl etti bilemem, satın alıp bir mermer işleme atölyesi kurmuş.
Karakol küçücük tek katlı, cücük kadar bir şeydi, şimdi birkaç katlı devasa bir bina yükseliyor yerinde ki, fıstık ağaçlarının içerisinde olacak şey değil oraya böylesi bir atölye kurulmasına müsaade etmek!
Orası da 1655 metrekare üzerinde 268 ve 424 metrekarelik yapılar olarak görünüyor ama mevcut yapılaşma bunun çok çok daha ötesinde.
Dikkat edin, sözünü ettiğim yol Bademli’den, Mudanya’ya doğru uzanan yol.
Yeşillikler içerisinde bir cennet!
Vahit’e orada mermer işleme ruhsatını kim verdi, verdiler mi vermediler mi işin orası da belli değil?
Doğanın yengesini kim bozdu?
İşte asıl çevre düşmanı bu Vahit bozdu!
Şimdi size göstereceğim fotoğraflar hiç kimseyi takıp sallamayan Vahit’in şu anda hâlâ oldukları yerde duran, eski Mudanya yolu üzerine attığı, depoladığı mermer parçaları veya atıklar:
Yolu resmen babasının malı gibi işgal etmiş gördüğünüz gibi Vahit, doğanın yengesini kirletmekte!
Başka bir şeyi daha işgal ediyor bu Vahit…
Yetmemiş, Visus Mermer Şirketinin hemen karşısında bulunan ve hemen yan taraftaki Çamlık Tepe Sitesi sakinlerinin “çocuk parkı ve oyun alanı” yapılması için belediyeye terk ettikleri arsanın etrafını da telle çevirmiş kafasına göre!
Kamuya ait olan bu alanı da beleşe mermer deposu olarak kullanıyor bu Vahit:
Oğlum Akın, Hayri Anadolu Et’te yemek yemiyorsa eğer, tüm bunlara kim müsaade ediyor len?
Adam resmen kamunun malına tecavüz ediyor, bununla da kalmıyor, çocuk oyun parkı alanını kafasına göre telle çevirip depoya dönüştürüyor!
Siz orda bostan korkuluğu musunuz oğlum?!.
Zabıtadan sorumlu değil misin sen?
Yolla bi ekip hemen, Suçlar ve Kabahatler Kanunu’na göre Vahit’e şimdilik bir 10 kağıt ceza yazıp, döşesinler!
Bir hafta sonra kaldırmadı mı, gene, ardından bir daha, bi daha, bi daha!
Oohhh!
O Hayri’ye de selam söyle, kıyak görsün!
Bak biz oturduğumuz yerden belediye bütçesini zenginleştirmek için uğraşıyoruz; sor bakalım, Hayri’nin şimdiye dek ne hayrı olmuş Mudanya’ya?
Şu mermer işleme atölyesinin işletme ruhsatı var mı ona da bi baktır bakalım?
Küçük Memedali diyor ki son olarak:
“Eğer ruhsat yoksa da kapat makineyi, kapat gitsin, kapat, kapat!..”