İçeridekiler dışarıdan görülemeyecek şekilde yan pencereleri simsiyah filmle kaplı siyah Mercedes bir minibüsün “petrol istasyonu ruhsatı için başvuru yapılmış arsaları” sık sık ziyaret ettiği konuşulurdu o sıralar.
Büyük miktarda rüşvetlerin, avantaların döndüğü anlatılırdı.
Aracılar gezerdi ortalıkta!
Şehir merkezinde ya da yakın çevre yolları üzerinde arsan mı var?
Eğer Bursa Büyükşehir Belediyesi’nden ruhsat alabiliyorsan, köşeyi döndün demekti!
Bir kere, aynen şimdi de olduğu gibi “ruhsatlı petrol istasyonunun” kapıdan geçene satış fiyatı en az 15-20 milyon dolardı!
Yeter ki ruhsatın olsun, eğer kendin işleteceksen senin bir kuruş harcamana da gerek yoktu.
Çok uluslu petrol şirketleri derhal kapında kuyruk oluyorlar, tüm tesislerini bedavaya yapmak bir yana kendileriyle yapacağın 3, 5, ya da 7 yıllık anlaşmalar karşılığında avucuna nakit olarak 3, 5 veya 7 milyon dolarları sayıveriyorlardı!
Yeter ki “ruhsat” alınabilsindi; tüm mesele ruhsat alıp alamamak konusunda yatıyordu!
……………
Şimdi, Sıcaksu Bölgesi’ni Bursa’da yaşayan herkes bilir.
Hemen karşısındaki “tabakhaneler mıntıkasıyla” birlikte turizm bölgesi o bölge. Kaplıcalar bölgesi. Altından fokur fokur şifalı, kükürtlü sıcak sular fışkırıyor.
İzmir istikametine giderken sağda Göçkenlere ait ruhsatı eski bir Shell petrol istasyonu var. Yolun karşı yakasında da var Göçkenlere ait arsalar. Nitekim Hikmet Şahin döneminde bu arsalara da petrol istasyonu kurmak istemişler ancak, Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından bölge “turizm alanı” olduğu gerekçesiyle bu talepleri geri çevrilmişti. Açıkçası çok da doğru yapılmıştı. Neticesinde Gökçenler oraya uluslar arası ölçekte bir kaplıca şifa merkezi inşa ederek, yeni bir değer kattılar Bursa’ya.
Bundan bir süre önce bölgeden geçen insanlar Sıcaksu’da, kerestecilerin bulunduğu alanda bir petrol istasyonu binasının yükseldiğini gördüler hayretle! Bu da nereden çıkmıştı? Hollandalı, Alman ya da İsveçli emeklilerin gelip de Bursa’da şifa arayacağı termal otellerin dibinde benzin ve gaz istasyonunun ne işi vardı? Olacak, yapılacak iş değildi. Ama belli ki bu arsanın sahipleri, Gökçen’lerin bilmediği bir işi biliyor, yapamadığı bir işi başarabiliyorlardı. Yazarınız bu konuyu sizler için tetkik etti. İşte ayrıntılar:
……………
Turizm alanında bulunan söz konusu arsanın “çok özel bir muamele”(!) görerek, bu vasıftan çıkartılıp “petrol istasyonu” yapılabilmesi için ilk girişim, 1/5000’lik planlarda değişiklik yapmak suretiyle Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Hikmet Şahin döneminde gerçekleşir.
Ancak imar plan değişikliğinin 1/1000’lik planlara da işlenmesi ve o zaman başında Recep Altepe’nin bulunduğu Osmangazi Belediyesi’nin de buna “olur” vermesi gerekmektedir.
Altepe bu duruma olur vermez ve “İstasyon kumpanyası” bozulur!
Hikmet Şahin görevinden gittikten sonra ne hikmetse(!) yine AKP’den Ankara’da “bakanlıklar nezdinde itibarı olan birileri” sırf hatır için(!), sırf vatan millet aşkı için(!) bu olayın da üzerine hemen atlayarak “çözme sözü” verirler!
Bu hükümet zamanında çıkarılan bir “kanun hükmünde kararname” vardır.
O kararnameyle Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na, ilçe belediye meclislerinin aksi yöndeki kararlarına rağmen canının istediği bölgede 1/1000’lik plan yapma hakkı tanınmıştır!
O sıra Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’dır.
Hani şu Başbakan’ın, “İstifa edip beni rahatlatsın” diye matbu dilekçe gönderdiği vakit “Asıl istifa etmesi gereken Başbakan’ın kendisidir çünkü ben, kendisi ne istediyse onu yaptım” diyen Bayraktar var ya; işte o Erdoğan Bayraktar?
Neticesinde 1/1000’lik plan Bursa’da yaşayanların aksi yöndeki kararına rağmen Bakanlık’tan onaylanarak gelir.
Mustafa Dündar Başkanlığındaki Osmangazi Belediyesi’ne inşaat ve yapı kullanma ruhsatı vermekten başka bir şey kalmaz bu durumda.
Ardından bina orada yükselir ve bu kez de “petrol istasyonu işletme ruhsatı” alınabilmesi için Bursa Büyükşehir Belediyesi’ndeki bürokratik işlemlere başlanır.
Haa! Mudanya Yolu’ndaki “By Kepi” mobilya mağazasının da sahipleri olan 3 ortağın yürüttüğü bu girişim sonucu “dere” artık karşıdan görününce istasyon işletilmek üzere Petrol Ofisi’ne ayda 90 bin dolar(!) bedelle kiraya verilir!..
Şimdi…
Bu dosya, “orada istasyon olur mu olmaz mı” diye tetkik edip, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’ye bir “rapor” sunacak olan “komisyonun” önünde duruyor.
Komisyonun bazı üyeleri de belediye bürokratlarından oluşuyor.
Başkan’ın kendisi dahil, komisyon üyelerinin tamamını bağlayacak çok şaibeli bir iş bu iş!
Ben sayın Altepe’nin zaman zaman eleştirdiğimiz bazı hataları bir yana, bu kent için samimi ve duyarlı bir kamu yöneticisi olduğunu düşünüyorum.
Bırakın sıcaksu Bölgesi’ni, özellikle kent içerisindeki petrol istasyonlarına hiç sıcak bakmadığını ve onlarca dosyayı da geri çevirdiğini biliyorum.
Şimdi top tamamen kendisinde!
Geçmişte Başkanı olduğu Osmangazi Belediye Meclisi’nce reddedilen üstelik, kafalarda ciddi soru işaretleri yaratan bu dosyayı iş henüz komisyon aşamasındayken geri çevirmek kendisinin “iki dudağı” arasında duruyor!
Seçim öncesi eğer gereğini yaparsa büyük puan toplamış olacak!
Yok yapmaz da kentin pek kıymetli sıcak sularını barındıran o biricik alana bu hançerin saplanmasına her ne sebeple olursa olsun göz yumarsa eğer, tüm vebali boynuna olacak!
Biz “duyarlı davranacağını” ve talebi kabul etmeyeceğini ümit ediyoruz.