Yazarlar

Sanki Şu 2015 Pek Hoş Gelmedi Gibi

post-img
Mutlu anılar bırakmadı bizlere diye, içimiz kırgın; uğurladık 2014 yılını...Karşıladık umutlarla gelen yeni yılı ama... O da hiç iyi yapmadı açılışını... 2014'ün giderken, ardından bıraktığı ne varsa; 2015 de onları sahiplendi, öksüz çocuk gibi bağrına bastı... Ve yaşanan günlere, günlere düşen gündeme bakılırsa;  dünyalıların, bu dünyadaki işleri anlaşılan bu yıl yine hiç kolay olmayacaktı... *Saray: Önce Hülya AVŞAR; AKSARAY üzerine beyanat verdi... Bu beyanat Bülent Ersoy Abi-la-mızı pek gerdi... O hiç kalabilir miydi Hülya'dan geri?... Hemen ahkamını kesti: -Atatürk de kendine saray yaptırdı... Ve ardından sanal ortama dağıtıldı; BÜLENT ABİ-LA belgeleri, fotoları, gazetelere düşen sicil kayıtları...Ve o kayıtlara göre; BÜLENT ABİ-LA-mızın birazcık "akli dengesi" üzerine kuşkulu bir geçmişi vardı... Kuşkusuz "akli denge" konusunda; ahkam kesecek ne uzmanım ve ne de azmanım... Ama az , çok tarih okudum, konuyu bilirim... Şu Bülent Abi-la-mız gerçekten de; AKILLI OLSA...ATATÜRK VE ÇANKAYA ÜZERİNE AHKAM KESMEYE KALKIŞABİLİR MİYDİ?...NEYMİŞ?... ATATÜRK DE SARAY YAPTIR-MIŞ-MIŞ...EY BÜLENT ABİ-LA !...BİR KAÇ SÖZ DİYEYİM SANA !...YARANACAKSIN DİYE AKBABALAR'A...DURDUK YERDE; SAÇMALAMA !... Bilmelisin ki; Atatürk saray yaptırmadı...Ankaralı varlıklı adamlar verdiler Çankaya'da bir bağ evini o günlerin Gazi Mustafa Kemal'ine...Sonradan o bağ evine eklemeler yapılarak Çankaya Köşkü oluşturuldu... Şu Bülent ABİ-LA'nın bedensel dönüşümü beni ilgilendirmiyor da, benliğindeki ibnelik, yavşaklık, dönmelik, döneklik çok zararlı...Ama o da haklı; korku belası...İran'da ibnelerin başına neler geldi; o da en az bizler kadar iyi biliyor, Humeyniciler tüm ibneleri Tahran meydanında astı...Onunki de işte gelecek kaygısı...Tüm "Yeni Türkiye Sanatçıları" diye presente edilenler gibi... *Kandil: Şu sanal ortam, özellikle de facebook mekanı; buluşturdu dostu ve de düşmanı...Düşmanlar uzak dursun bizden; gönlümüz her dem açıktır değerli dostlara, arkadaşlara ve de dostça yaklaşanlara... Şu facebook sayesinde hep birlikteyiz; zaman-mekan kaygısı yaşamadan değerli dostlarla, arkadaşlarla... Özellikle de öğretim yaşamımızın her döneminden sınıf arkadaşlarımızla buluşmanın değeri hiç bir şeyle ölçülecek gibi değil... İşte üniversiteden sınıf arkadaşım Sevgili Seyhan sormuş; en son yaşanan kandil nedeniyle bir soru...Hem de ne soru:)) SEVGİLİ SEYHAN ARKADAŞIM SORMUŞ; SON YAŞANAN KANDİLİN NE KANDİLİ OLDUĞUNU...MUHAMMED PEYGAMBERİN DOĞUM GÜNÜ DEMİŞLER... " Gerçi benim de bu arada hınzırca bir soru düştü usuma: DİNLER ARASI ÇATIŞMA YERİNE, DİNLER ARASI UYUŞMA BAĞLAMINDA; KUTSAL KİTAPLARI HARMANLARCASINA TUTUM VE DAVRANIŞLAR SERGİLENMEYE BAŞLANDIKÇA...YOKSA TANRININ SEVGİLİ OĞULLARI YA DA KULLARI ORTAK PAYDASI ALTINDA ONLARIN DOĞUM GÜNLERİDE Mİ BİRLİLKTE KUTLANACAK BUNDAN BÖYLE ?... SANKİ GİDEREK YAKLAŞTIRILMAKTA MI DOĞUM GÜNLERİ BİRBİRİNE ?... OLUR MU OLUR YA DA NEDEN OLMASIN...EN BÜYÜK BABA; VATİKAN'DAKİ PAPA...NASIL DA GELDİ AKSARAYI BİLE KUTSAMAYA ?..." Seyhan Ertugus BİR BİLENE SORDUM: BUGÜN NE KANDİLİ DİYE. HZ.MUHAMMED'İN DOĞUMUNUN 1444. YIL DÖNÜMÜ DEDİ. PEKİİİ,23 NİSANDA SABİTLENEN ''KUTLU DOĞUM HAFTASI''NDA NEYİ KUTLUYORUZ?... NEYSE DÖNERSEK SEVGİLİ ARKADAŞIM SEYHAN'A... KUTLU DOĞUM HAFTASI diye piyasaya sürülen; Fetoş'un doğum günü diye yazdım kaç kere ama... Fetoş'la araları bozulunca...eee halkı uyutmak için Peygamber Muhammed'e bağladılar işi... Ne yazık ki düşünemediler böyle sorgulamasını iyi bilen benim güzel arkadaşım gibi aklı olan bir dişi:)) Ve 2008'de yazdığım bir yazıda ben yıllar öncesinden dile getirmiştim şu KUTLU DOĞUM HAFTASI martavalını... Bu işin Muhammed Peygamber'le yoktur ilgisi, alakası diye... Ve gün geldi; aş bitti, sırlar açığa çıktı ve ardından  nasıl da ortaya çıktı AKBABALAR'ın  hesaplama hatası...Çünkü onlar hesaplayamamışlardı; karşılıklı olarak aşklarının biteceğini ve  günün birinde Cemaat-El -Fettoş ile aralarında çıkacak arızayı... http://selmaerdalyazilari.blogspot.com.tr/2014/02/kutlu-dogumlar.html     * London Picture: Ve yine üniversiteden bir başka sınıf arkadaşım sevgili Şerife; bu fotoğrafı paylaşmış yeni yıl nedeniyle... İşin doğrusu; hiç kıskanmadım (dersem yalan)... Ve fotoğrafı paylaşırken de şöyle yazmış: "bazıları için sıradan bir gece" Ben de o fotoğrafla ilgili şunları yazdım; bizim için nelerin sıradan olduğunu kısaca sıralayarak... Ve arkadaşımın bizleri hiç de kıskanmadığından emin olarak: Sevgili Şerife; bizde de her şey sıradan, sizler gibi yaşarsak, çıkarız biz oyundan...Ülkede; kadın cinayetleri, soygun, uyuşturucu nedeniyle vurgun, darp, sınırboylarındaki harp...Olmazsa, olmazlarımız bizim... Tek düzelik sıkar bizleri şekerim:(( *Fransa'da katliam: 2014 yılında pek çok kan gördük şu yaşlı dünyamızda... Belki 2015; üzmez bizleri diye umut bağlarken gelen yeni yıla...O da açılışı hiç de yapmadı hoşça... İslami terör başlığı altında değerlendirilecek bir olay nedeniyle... Ki 3 yıl öncesinde İslam Peygamberi'ne ilişkin çizilmiş bir karikatüre duyulan öfke gerekçe gösterilerek;  12 kişi canından oldu karikatürün yayınlandığı derginin bulunduğu binaya yapılan baskın sırasında... Fransa'da yaşanan kanlı saldırı için üç, beş söz diyecek olursam kendi usumun erdiğince; bilindiği gibi soğuk savaş dönemi geçti...Sırada "dinler arası savaş" dönemi var...Bu nedenle küreselleşme, bu nedenle dinler arası diyalog ve bu nedenle "islamcı maske takarak" islam terörü yaymak...IŞİD ne kadar İslam'sa, bu teröristler de o kadar İslam...Nasıl ki OBAMA siyah maskeli bir beyaz adamsa sömürgen Amerika için; bu terörist saldırı da İslam maskeli bir örgüt Batılı'nın çıkarları için...Olaylara RTE bağlamında bakmak; onun İslamcı siyasetiyle bütünleştirmek yanlış olur, yanılgı olur...Onun böylesi entrikalara ermez ancak ayakkabı kutucuklarına sığan aklı, hafsalası... Burada sanki biraz Amerikan tipi komplo teorileri uygulamaya sokulmuş gibi...       Ben kendi adıma ne İslamcıyım ne de Batı yanlısıyım ya da karşıtıyım..Üstelik yukarıda paylaştığım bu kitabı kuşkusuz ben yazmadım; Amerikalı George Friedman yazmış...Ve  başta El Kaide olmak üzere ülkesinin “İslamcı terör örgütlerini neden-nasıl oluşturduğunu,neden besleyip büyüttüğünü” oturmuş bir güzel anlatmış… Ülkemizden Batılı ülkelere çalışmak ya da başka nedenlerle giden, Batılı ülkelerde yaşayan  değerli dostlarımız; nedense ülkemize karşı oldukça önyargılılar ve “sümüklü böcek kabuğundan çıkmış, kabuğunu beğenmemiş” örneği ülkemize, ulusumuza tepeden bakmağa nedense pek meraklılar… Sanki bizler “neden-sonuç ilişkileri kurmaktan, olayları, olguları, oluşumları yorumlama ve yargılama yetisinden yoksunmuşuz da…Hani şu “almancı” dediklerimiz bizlere öğretici olma girişiminde her zaman…Her neyse; “yerli kalmış” yurttaş kimliğimle, “aman efendim pek de haddime düşmez sizleri eleştirmek, sizlere bir şeyler önermek; haşa göktekinden sonra, bir tek siz varsınız bu dünyada her şeyi bilen, gören, anlayan” sözlerim eşliğinde diyorum ki bu kitapları okumalı ve ne fırıldaklar döndürülmekte bu dünyada emperyalizm adına, anlamalı özellikle “almancı” genellemesi altında tanımladıklarımız yaban ellerde ekmeklerini yedikleri için, onların yargılarıyla bizleri değerlendirmeye kalkışan bu değerli dostlar, arkadaşlar, "yurtdaşlar demiyorum" yurt-dışılar …  Ve de gözardı edilmemelidir ki Fransa; dünya jandarmalığına soyunanların yanında, ayrılabilir onlardan bir parça...Çünkü onların yandaşı değil, bir bakıma rakibi bunu da görmezden gelmemeli… Özellikle BOP diye hoplayanların, Suriye ve Esad'ı haklamaya kalkışanların yanında, yöresinde mevzii tutmamaları anımsandığında... Bakalım bu katliamın olumsuz dışsallıkları nasıl yansıyacak dünya siyaset piyasasında?...

Diğer Haberler