Tek yol devirim!

Siyasetin hiç neşesi esprisi kalmadı artık. İstanbul Üniversitesi’nin giriş kapısını klozet gibi çizip, üstüne de İhsan Doğramacı’yı oturtan karikatüristlere yaşam hakkı yok uzun zamandır. Ve dahi politikacıların eleştiriye, hicve, mizaha tahammülleri yok. Süleyman Demirel’in bir vakitler Ecevit’e, “hökümatın başı” diye seslenişini, Erbakan’ın kadayıf tepsisini, “sizi gidi glu glu dansı yapanlar sizi” diye seslenişini özler olduk. Alparslan Türkeş’in “ne mozayiği ulan” diye hönkürdemesi dahi kendi çapında komikti! Turgut Özal’ın “küçük Turgut’u” hala akıllarda duruyor. Hont, kaba, kıyıcı bir siyaset anlayışı çöreklenip oturdu ülkemize. Son yıllarda beni güldüren ender politikacılardan biriydi Kamer Genç. Nüktedan, esprili bir adamdı. Mesela Youtube’a “Kamer Genç meclis başkanını çıldırttı yazıp” arayın, çıkan ilk videoyu izlerken daha ilk andan itibaren bitene kadar kahkahayla gülmek garanti! “Kamer Genç esprili bir adamdı” dedim; hala öyle ama artık gün sayıyor yakınları. Amerika’da kızının yanında tedavi görüyor Genç. Pankreas kanseri. Tanrı yardımcısı olsun, umarım şifa bulur. Beni son zamanlarda acı acı da olsa en çok güldüren politikacılardan biri de CHP’li Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz. Artık belediyeden “reklam aldıklarından” mıdır nedir, Bursa basını son meclis toplantısında yaşanan siyasi skandalı pek görmedi, görmek istemedi! Reklam veriyorsa cebinden mi veriyor? Üstelik herkese ne veriyorsa sana da onu veriyor. Ne mi yaptı Mudanya’ya şimdiye dek pek hayrı olmayan Hayri Türkyılmaz? Meclis gündemine belediyenin Emlak İstimlak, Park Bahçeler, Basın ve Halkla ilişkiler müdürlüklerinin kaldırılması(!) için bir madde ekletti. Hadi “basın ve halkla ilişkiler için bir danışman tutup bu işi ona yaptırırım” desin; siz şimdiye kadar emlak istimlak ya da park bahçeler müdürlükleri olmayan her hangi bir belediye duydunuz mu? Bir insanın bunu düşünüp yapabilmesi için aklını Mudanya sahilinde arabanın içinde oturup, Skol birası eşliğinde balık ekmekle yemiş olması lazım. Fakat kazın ayağı hiç de öyle değil sevgili okurlar. Hayri Türkyılmaz’ın bu komik cinliğinde ilginç bir hinlik gizil! Daha önce iki siyasi belediye başkan yardımcısını görevden aldı Türkyılmaz. Bırakın kendi partilileriyle iyi olmayı, gölgesiyle bile geçinemiyor. Bu boş başkan yardımcılıklarına şimdi iki bürokrat vekalet etmekte. Kaldırmayı düşündüğü müdürlükleri sözünü ettiğim iki bürokrata bağlayarak aklınca belediyeyi tek başına yönetmek istiyor kendisi. Ve büyük bir paranoya hali içinde durumu açıklamak için son meclis toplantısında muhalefet partilerinin meclis üyelerinin de gözlerine bakarak diyor ki,  "Personelimize güvenmiyoruz. Kendi kadromuzu kuramadık. Geçmişten gelen, bize güven vermeyen insanlar var. Bu sebeple çoğu birim vekaleten yürütülüyor!.." Yok artık! Kendi partisinden seçilmiş meclis üyeleri de dahil olmak üzere belediyenin mevcut personeline güvenmeyen Türkyılmaz, oralarda görev yapan insanları ekarte etmek için müdürlükleri kapatmayı göze alabiliyor gördüğünüz gibi! Diğer taraftan insan düşünmeden edemiyor doğrusu, Mudanya Belediyesi’nde gayrı-meşru işler mi yapılıyor da personele karşı bu kadar büyük bir güvensizlik duyuyor Türkyılmaz?   Bu anlayıştaki birini bir mezraya muhtarlık azası yapmazlar yav! Mudanya sürekli göç alan, büyüyen bir ilçemiz. Belediyesinin daha da büyütülüp güçlendirilmesi gerekirken “personelimize güvenmiyoruz” diyen, “orada kendi kafasına göre kadrolaşma yapmak isteyen” üstelik de bunu açık açık ilan eden biri tarafından idare ediliyor olması çok acı. Üstelik bu adam bir de kendine “solcu” diyor! Ne solcusu, bu gidişle Hayri Türkyılmaz yolcu, yolcu! Peki ne yanıt mı veriyor Cumhuriyet Halk Partisi Mudanya Belediye Meclis Grubu Hayri Türkyılmaz’ın bu isteğine karşılık olarak? Ne diyecek? “İki çeki odun, ben kararımı aleyhine kodum” diyor! Ve Hayri Türkyılmaz Mudanya siyaset tarihine kendi önergesi kendi meclis üyeleri tarafından reddedilen ilk belediye başkanı olarak geçiyor. Daha da ötesi CHP’li meclis üyelerinin bu yaklaşımlarını anlayınca, yine kendi getirdiği maddeye kendisi de ret oyu vermek zorunda kalıyor! Neresinden bakarsanız bakın hem komik hem de dramatik bir durumdur bu. CHP’li Mudanya belediye meclis üyeleri toplantı sırasında Türkyılmaz’ı sadece “müdürlükler” konusunda pataklamıyorlar. Daha önce köy tüzel kişiliğine ait olan ve köylüler tarafından kullanılan ancak, yeni yasayla birlikte  belediyelere geçen Çekrice ve Halitpaşa Mahallesi’ndeki iki büyük araziyi de birilerine satmak istiyor Hayri Türkyılmaz. Oysa CHP seçim bildirgesinde belediyelere köylerden geçen bu tür araziler için aynen şöyle demişti: “Kapatılan köylerin belediyelere devredilen orta mallarına emanet muamelesi yapılacak, köylü bu malları yasadan sonra da kullanmaya devam edebilecektir. Buralarda mülkiyet kullanım hakkı ve şekil değişikliği yaratacak her hangi bir plan ve imar uygulaması yapılmayacaktır. Genel iktidar dönemindeyse bu mallar yasayla yeniden köylülere yani, gerçek sahiplerine iade edileceklerdir.” Şimdi CHP’li bir belediye başkanı bu söze, bu vaade uymazsa ne olur? Halkın gözünde partisi “yalancı” olur değil mi? İşte Hayri Türkyılmaz’ın orada yürütmeye çalıştığı politika partisinden de bu kadar uzakta. CHP’nin Mudanya Meclis grubu bu satış meselesinde de Türkyılmaz’a “Başkan söz verdik bir kere. Üstelik de söz vermek, başka bir şey vermeye benzemez” diyerek yine ret oyu veriyor! Mudanya’da bir şey yaptığı da yok, yapabileceği de Türkyılmaz’ın. Bir “mütareke etkinliği” düzenledi, Nilüfer Belediyesi’nden hususi olarak getirip kendine özel kalem müdürü yaptığı Mehmet Kartal ve kendisi de dahil olmak üzere bu gün üç kişi “zimmet” iddiasıyla soruşturulmakta. Mehmet Kartal ayrıca belediyeye promosyon için gelen bankacılardan avanta istediği iddiasıyla yargılanmakta. Daha sonra apar topar Kartal’ı oradan alıp başka bir yere verdi Hayri Türkyılmaz ama ne yazar?.. Bu ne çabuk bir kirlenme, ne hızlı bir deformasyondur böyle?!. Türkyılmaz, ben Gazete Bursa’da yazarken oraya yaptığı bir ziyarette yanında hediye olarak tükenmez kalem, ajanda filan getirip dağıtmıştı. Türkyılmaz’ın getirdiği tükenmez kalem artık kime, nereye, kaça yaptırdılarsa daha üçüncü kullanımımda tükendi biliyor musunuz?!. Bir kısım Mudanya esnafının kullandığı belediye mülklerinin kiralarına astronomik zamlar yapmaktan başka doğru dürüst hiçbir icraatı yok kendisinin. Ha bu arada hakkını yemeyelim! Geçen 30 Ağustos günü belli ki mideden çarklı eski solcuların verdiği sokma akılla denizde yüzücülerle barış işareti oluşturdu Türkyılmaz. Onların da çok umurlarında ya, burada amaç güya “Mudanya’nın barışın kenti olduğunu” dosta düşmana gösterebilmekti. Oysa Türkyılmaz’ın başta kendi arkadaşları, kendi personeli, kendi partilileri, kendi meclis üyeleri ve Mudanyalılarla şiddetli geçimsizlik ve kavgaları sonucu bu güzel ilçemiz çoktan barışın değil, “savaşın kenti” oldu bile! Üstelik iyiye gideceğine dair de en ufak bir işaret yok. Bursa’da CHP’yi yönetenler eğri oturup, doğru konuşmalı. En baştan da dedim… Eğer bundan sonra da orada tekrar seçim kazanılmak isteniyorsa Hayri Türkyılmaz bütçesi reddedilerek önce düşürülmeli, ardından da oradan aklı başında, istikbal vaat eden yetenekli bir meclis üyesinin belediye başkanlığına vekalet etmesi sağlanarak vaziyet çok geç olmadan kurtarılmalı. Tek yol devirim!..