Yazarlar

Cinsel istismar üzerine bir yazı ama içinde çok başka değişik şeyler de var

post-img
Şimdi, bu gün yine samimi olacağız, eğri oturup doğru konuşacağız, patinaj yapmayacağız, hepimiz güngörmüş, espri kabiliyeti de bulunan birer erişkin olarak şapkayı önümüze koyup öyle düşüneceğiz.   Aslanla boğa bir ağacın altına oturmuşlar, rakı içiyorlarmış.   Akşam olup da hava kararmaya yüz tutunca aslan “ben artık gideyim” demiş, “evde hanım merak eder.”   Gülmüş boğa aslana, “ulan” demiş, “bir de sözde aslan olacaksın, amma kılıbık adammışın ha!..”   Aslan cevap vermiş:   “Beni evde seninki gibi inek beklemiyor, bir aslan bekliyor aslan!..”   İşin şakası bir yana, evde bekleyen ister inek olsun, ister aslan, belli bir yaşı geçmiş her memeli dişi en az bir erkek kadar kendisini koruyup kollayabilir.   Öyle bir erkek, bir kadını, Türk filmlerindeki gibi gazozuna ilaç katıp onu bayıltmadan, şiddetli cebir uygulayıp kendinden geçirmeden tecavüz filan edemez, gerisi palavra.   Hangi eliyle nereyi tutacak, nereyi açacak da bir kadına tecavüz edecek?   O kadın hiçbir şey yapmasa bile yolar o herifi be!   Isırır burnunu kulağını!   Eğer istemiyorsa bir dakikada haşatını çıkarır adamın!   Bir kadın hakim karşısına çıkmış.   Sanığı göstererek “Hakim bey, bu adam bana tecavüz etti” demiş.   Hakim de bir dikiş iğnesi çıkarıp elinde tutarak, kadından bir ipi o iğnenin deliğinden geçirmesini istemiş.   Kadın ipi tam iğnenin deliğinden sokacak, hakim iğneyi bir sağa bir sola oynatıp duruyormuş.   Sormuş hakim:   “Niye ipi geçiremiyorsun kızım?”   “Ee oynatıyosunuz hakim bey” diye yanıtlamış kadın.   Hakim yanıt vermiş:   “Ee sen de oynatsaydın ya be kızım!..”   Kızmaca, darılmaca, gücenmece yok…   Bu da işin mizah yanı.   Hani hep kadınlar öne çıkıyor uğradıkları şiddetten ya?   Diğer taraftan hiçbir zaman, hiçbir yerde dile getirilmez ama bu ülkede sadece kadına yönelik şiddet yok, kadınlar tarafından erkeğe yönelik olarak da çok ciddi saldırılar var!   Diyeceksiniz ki nereden biliyorsun?   Tam üç adet laptop kırıldı geçmişte bu kafada!   Onun için bu kadar sağlam ve antremanlı belki de!   Hele bir tanesi çelik kasaydı ki, hiç kıyamadım ona, çok da güzeldi.   Pek çok bildiğim erkek var evde eşinden şiddet gören.   Hiç görmemiş olanların bile yaşamları boyunca birkaç tırmık yemişliği vardır mutlaka!   Doğada dişi olarak yaşamak gerçekten çok zor.   İşte onun için bütün türlerin dişilerinde zaman zaman duruma göre ortaya çıkan bir parça çatlaklık, 150 gram kadar da nevrotik hal mevcuttur!   Bazılarında bu durum dönem dönem artış gösterip 250 grama kadar çıkabilir!   (Özgür, sana sabır sebat diliyorum kardeşim! Çift taraftan da  Allah kolaylık versin!.. Senin durum çok daha zor!..)   Dişileri en realist, en gerçekçi olan canlı türü “kara dul örümceğidir” bana göre.   Ne mi yapar kara dul?   Ne yapacak, çiftleşip işi bitikten sonra döner erkeğini çıtır çıtır yer!   Kendi dünyasına göre haklı hayvan, vazifesi bittiğine göre daha ne işe yarayacak?   Hazır protein!   Türk Ceza Yasası tecavüz, taciz gibi suçları genel olarak “cinsel istismar” adı altında değerlendiriyor.   Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231’nci maddesi de 18 yaşın altındaki kadınlara karşı işlenen suçları ele alıyor.   Biliyorsunuz AKP geçenlerde bu konuya ilişkin bir yasa teklifi hazırladı.   Ne onlar durumu doğru dürüst anlatmayı becerebildiler, ne de muhalefet anlamayı başarabildi.   Türkiye’de özellikle solda bir kesim bilgi sahibi olmadan hemen fikir sahibi olabiliyor!   Sosyal paylaşım sitelerinden görüp izledim, aralarında pek çok okurum ve arkadaşımın da bulunduğu bir kitle bu yasa önerisini “tecavüz yasası” olarak değerlendirip, ortalığı da günlerce velveleye verdi!   AKP de muhalefetin örgütlediği aleyhte bu kampanyadan tırsıp geri adım attı.   Baştan söyledik bak, darılmaca gücenmece yok, konuşuyoruz şurda!   Sevdiğiniz bir kız var…   Kızın gönü de sizde…   Yaşı da on sekizin yaşın altında…   Yine farzedelim ki Fabrikatör Vedat Kantar’ın da bir oğlu var…   Ailesi sırf zengin diye kızı Kantar’ın oğluna vermek istiyor!   Ne yaparsınız?   Ben kaçırırım abi!   Seviyosanız kaçacaksınız, başka yolu yok!   O kadar çok vaka var ki Anadolu’da böyle.   Türk Ceza Yasası 15’ini bitirip, 16’sından gün almışlarla, 18 yaş arasını “reşit olmayanlarla cinsel ilişki” olarak değerlendirip 6 ayla, 2 yıl arasında bir hapis cezası öngörüyor.   Bu da şikayete bağlı bir suç.   Yani kız razı, aileler de ses çıkarmıyorsa oğlana hiç ceza yok.   Eğer kız hasbelkader mesela 15’le, 16 yaş aralığındaysa yandı gülüm keten helva!   Derhal kamu davası açılıyor ve hiç kimse şikayetçi olmasa bile oğlan direkt en az 8 yıl içeride!   Ortada tecavüz yok, taciz yok, karşılıklı olur var; gönlünüz rıza gösterir mi böyle bir zulüme?   Karşı çıkanların çoğu muhtemelen yasa tasarısını bile okumamıştır.   Bakın, şu deniyor taslakta:   "Cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir neden olmaksızın 16/11/2016 tarihine kadar işlenen cinsel istismar suçunda, mağdurla failin evlenmesi durumunda, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231.maddesi’ndeki koşullara bakılmaksızın hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, hüküm verilmiş ise cezanın infazının ertelenmesine karar verilir.”   Vicdanlı olalım arkadaşlar, “doğruya doğru, yanlışa yanlış” diyelim.   Ne diyor?   “Cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başkaca bir neden olmaksızın” diyor.   Yani “kızı Nuri Alço gibi gazozuna ilaç katıp bayıltarak ya da Tecavüzcü Coşkun gibi darp ederek birlikte olduysan eğer, sana af yok, en ağırından cezanı çekmeye devam edeceksin” diyor!   Nesi tecavüz yasası bu geçici, bir sefere mahsus af girişiminin?   Çocukları kocaman olduğu halde hala hapiste yatan binlerce insan var bu ülkede biliyor musunuz?   Adamlar da 16-11-2016 tarihine dek “tecavüz suçu işlememiş” olanlara af getirip, onları ve ailelerini bu zor durumdan kurtarmak için bir çalışma başlatıyorlar.   Ben bu CHP’yi yönetenlerin yapacakları muhalefete çakayım!   Yıllardır yaptıkları tek iş “muhalefet kavramına sürekli tecavüz etmekten” başka bir şey değil!   Ya bi kere de doğru yerden bakıp, doğru davranın be kardeşim!   Ne oldu şimdi, geri çektirdin de bir şey mi oldu?   Kader mahkumu, tek suçu sevmek olan  binlerce insan ve yakınlarının ahını aldınız!   Git konuş iktidarla, “teklifin bu şekilde verilmesi ileride başka sıkıntılara neden olur” de, “şu cümleyi çıkarıp, bu cümleyi ekleyelim” de, de işte bir şeyler de bir kere olsun “yapıcı muhalefet” örneği sergile!   Yok!   Vallahi bi halt olmaz bu adamlardan, hiç kimse boşuna ümitlenmesin!   Diğer taraftan…   Vay efendim, tecavüzcülerin yolunu açacakmış bu yasa!   Yukarıdaki metni tekrar okuyun, nesi tecavüzcülerin önünü açıyor Allah aşkına!   Kız 16 yaşından bir gün bile küçükse şikayetten vaz geçilse bile kamu davası açılıyor zaten, 8 yıldan başlıyor cezası!   Hem kim kendisini bayıltarak ya da darp ederek tecavüz etmiş birisiyle gönül rızasıyla evlenir?   Hangi aklı başında aile evlatlarına bu kötülüğü yapabilir?   Münferit vakalardır bunlar, genellenemez.   Eskiden 18 yaşını geçtiğinde kızlar evde kalmış sayılırdı!   Var Anadolu’da kız çocuklarını erken evlendirme hadisesi, gene de olacak.   Bu ülkede Cumhurbaşkanlığı yapmış olan Abdullah Gül bile Hayrünnisa hanımla, eşi 15 yaşını doldurduktan sadece 3 gün sonra evlendi!   Ha doğru mu?   Hayır, bana göre de yanlış!   Ancak bir sorunu ve durumu görüp kanayan yaraya çözüm üretmek ayrı şey, kız çocuklarının erken evlendirilmek yerine okumaya teşvik edilmesi için proje ve politikalar üretmek çok ayrı şey.   Hasılı, devlet yönetmek, devlet adamı olmak başka şey, kabız muhalefet yapmak başka şey.   Ankara’dan Salı günleri “grup toplantısı muhalefetiyle” vaziyeti kurtarmaya çalışmak başka şey, genel başkan seçildikten sonra elinden dosyaları bırakmak başka şey!   İki kör oturmuşlar aynı tabaktan köfte yiyiyorlarmış.   “Köfteleri ağzına çifter çifter atma, teker teker ye” demiş diğerine beriki.   Adam “sen de körsün, benim gibi hiç görmüyorsun, nerden anladın benim köfteleri çifter çifter yediğimi” diye sorunca da şu yanıtı vermiş:   “Ben öyle öyle yapıyorum da ondan!..”   Oradaki başkaları dururken sen niye üstüne alınıp hemen zıpladın be Özlem (Buğday Yağmur) ben de onu anlayamadım?   Hiç ihtimal vermiyorum ama sen de mi Hayri’nin köftecilerinden misin  yoksam?   Yok, bana adından söz ettirip gündeme gelerek meşhur olma gibi bir arzun varsa eğer, sen de “zor kadınlar” kategorisindensin ancak, bazen acık kızsam da severim seni bilirsin, haber yollaman yeter, dükkan senin, her gün yazarım buradan “Özlem iyi kızdır, gazetecilik refleksleri de güçlü olan iyi bir meslektaşımdır” diye, sıkıntı yok?   Çok ayıp ve haksızlık etmişsin hem kendine hem de bana!   Hiç yakışmadı sana doğrusu!    

Diğer Haberler