Gazetecilik dünyası gösterişçilerden geçilmez, bunu biliyor muydun ey sevgili okur?
Kendileriyle övünüp duran tonlarca hıyar görürsün bu alemde ve tabii arada bir miktar da haydariye!
Tek dertleri kendilerini pazarlamaktır.
Her zaman kendilerini olduklarından daha önemli ve karizmatik göstermeye çalışırlar.
İçlerinden bazıları haberi ya da bir makaleyi değerli kılan şeyin, içindeki “politik unsurlar”olduğunu sanır.
Ama sana senin de çok iyi bildiğin bir sır vereyim mi ey okur?!.
Bana göre iyi, güzel ve su içer gibi kana kana okunabilen bir yazının en önemli yanı, insana, insanlara, bireylere ne kadar dokunduğu, ne kadar örtüşüp, onları ne kadar kapsadığı noktasıdır.
Garip yanlarını, hatalarını, kusurlarını ya da güzelliklerini bulursunuz insanların.
Onları eğlenceli bir hale sokar, gerçek yüzlerini hem kendilerine hem de köşenizi sürekli takip eden insanlara sunarsınız.
Gazetecilik, hele hele yazarlık, duruşları, tavırları aktarma sanatıdır.
İnsanı, insanlara sunma becerisidir.
Biliyorum, zaman zaman sizi üzsem, çoğu kez kızdırsam, bazen şaşırtsam da bu yolda beni yalnız bırakmadığınız, her geçen gün de artarak çoğaldığınız için sonsuz teşekkürler hepinize.
İçimden bunları söylemek geldi bugün.