Yazarlar

Pelin Çırpan CHP’yi çırpmaya devam ediyor

post-img
Aslında tanıdığınız pek çok sanatçının gerçek isimleri farklıdır. “Sahne adı” diye bir kavram vardır gösteri dünyasında. Sanatçının sahne adı kolay söylenir olacak ki milletin hafızasında da kolayca yer edinebilsin. Mesela Mahsun Kırmızıgül’ün gerçek adı Abdullah Bazencir’dir, ünlü gazozcu tecavüzcümüz Nuri Alço’nunsa Nureddin İbrahimov; keza Sibel Can’ın Deniz Engüzel, Ahmet Özhan’ın Ahmet Şükrü Kadıöz, Sezen Aksu’nun Fatma Sezan Yıldırım, Banu Alkan’ın Renka Bronkavi, Cüneyt Arkın’ın Fahrettin Cüreklibatur, Ferdi Tayfur’un Turhan Bayburt, Fikret Hakan’ın Bumin Gaffar Çıtanak, Kibariye’nin Bahriye Tokmak, Seda Sayan’ın Aysel Gülaçar, Müjde Ar’ın da Kamile Suat Ebrem’dir. Geçen gün kaleme aldığım “Hangi CHP’li kadın Atatürk’ü rüyasında gördü” başlıklı yazımın bir parça “çatlak konuğu” CHP Çamlıca Mahallesi İlçe Delegesi Pelin Çırpan günün birinde olur ya sahneye çıksa, ama çıkmadan önce bana gelse, “sahne ismimi sen koy” dese, kafiyeli de olması bakımından önerim kesinlikle şu olur: “Pelin Pelerin!..” Nasıl ama? Pelin Pelerin… CHP’nin Bursa örgütünde sahnelenip duran 333 perdelik komedi tiyatrosunda daha şimdiden başrol oyunculardan biri haline geldi Pelin Pelerin, pardon Pelin Çırpan! Kafayı geçen gün de CHP Osmangazi İlçe Başkanı İsmet Karaca’nın belinden, pardon elinden tutup da “yürü ya üyem” diyerek “partinin her bişeysi” yaptığı Osmangazi ve Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Gamze Kayabaş’a takmış kafayı Pelin Pelerin. Gamze Kayabaş’ı hatırladınız mı? Hani yeryüzünde yaşayıp insanların yüzüne tüküren bir canlı var ya? Aynen onun gibi, parti minibüsünde geçip ön koltuğa oturan, kendisi geldiğindeyse inip yer vermeyen CHP’li bir hanımın yüzüne bize ulaşan bilgiye göre “harrk tüü”, kendi ifadesine göre de “tüü edepsiz” formatında bir parça tükürük atan hanımı nasıl unutursunuz? Gamze, işte o Gamze. CHP Mahallesi’nin çatlak delisi Pelin’in yeni yazısı “Bursa’da tek kadın, Gamze donanımdan geberecek” başlığını taşıyor! Önce gidip çayınızı tazeleyin, yanınıza biraz ay çekirdeği de alın, Pazar eğlencesi olsun diye başlayın bundan sonrasını okumaya… Şöyle yazıyor Pelin orada:     “Koskoca Bursa’da bir kadın var, Gamze Kayabaş… Koskoca Bursa’da hem kadın kolu başkanı, hem meclis üyesi, hem il yönetim kurulu üyesi, hem kurultay delegesi yazılıyor ise bu kadında ciddi bir potansiyel olması gerek… (Bu arada hangi alanda potansiyel olması gerektiğini, Kayabaş’ın sunması gereken sertifikaların neler olduğunu açıklamıyor Pelin Pelerin!) CHP’de Bursa’da tam 28 bin üye varken, sadece ismet Karaca destekliyor kendisini diye her zaman ki gibi  alkış tutmamız bekleniyorsa, tutmayacağız… Çünkü bu insanların derdi iktidar olmak filan değil, bizimle uğraştıkları kadar AKP ile mücadele ettiklerini gören oldu mu aranızda? Hayatları boyunca başka yerde bir baltaya sap olamayacak kişiler sadece İsmet Karaca sayesinde bir yere geldi ve sanki partide başka kadın yokmuşçasına sahip çıkıldı bu hatunlara… Hangi bilgi birikimi, emeği ya da üstün zekası sonucu gelmiş buraya Gamze Kayabaş? İsmet Karaca neden bu kadını her yere yazmayı alışkanlık haline getirmiş? Evet, kadınlar bir yerlerde olsun, her yer de osunlar ama bu kadar çok yerde bir tek isim var ise şayet  hepimiz o kişide bilgi, donanım ve maharet aramakta da haklıyız. Biz CHP’nin asıl sahipleriyiz ama artık cidden yettiniz…” …………….. Efendim, Pelin bunları yazar da Gamze durur mu sandınız? Önce Pelin’in Facebook’taki paylaşımının altına ağzını bozmamaya çalışarak hanım hanımcık bir şeyler yazdı! Sonra baktı ki olmayacak… Bir gün sonra, akşamdan bigudiye sararak zar zor bir parça kıvırtabildiği biraz çırpıntılı leb-i derya tadındaki saçlarıyla o ağacın altında poz verip boydan çektirdiği bir fotoğrafını yayınlayarak altına da şunları yazdı:   “Kendinize boşuna hayatı zehir etmeyin. Çok üzgünüm ama yaratan böyle yaratmış. İçten, samimi, doğal, zeki, güleryüzlü, güzel ve başarılıyım. Böyle de kalmaya devam edeceğim. Tüm dostlara iyi geceler.”   Abi artık işte, 333 sahnelik CHP Komedisi’ndeki bu sahne  insanın kasıklarının ağrıması bahasına  kahkahalarla gülünmeye başlanacağı yerdi! Bir parça kenar mahalle kültürüyle bezenmiş “Gencim, güzelim ve işte burada olan sen değil, te benim be ya ” bölümüydü bu bölüm. Allah’ı var, kız biraz iri kemikli, genç irisiydi ama kendisinin de dediği gibi hiç de fena değildi aslında! Ondaki deneyim, bilgi birikimi ve donanımı İsmet çoktan fark etmişti aslında. İşte onun için de her yere Gamze’yi yazıyor, kendisini yere göğe koyamıyordu. Gamze Kayabaş’ın sahne adını da İsmet Karaca koymuş ve ismini “Gamze Heryerebaş” olarak değiştirmişti. Gamze kadar genç ve güzel olmasa bile (!) Pelin Pelerin de bu lafların altında kalacak türden bir kadın değildi! İki baş parmağıyla çekerek “cart” diye yırtıverirdi vallahi onun ağzını! O süpürge saçlarını bir saniyede kendi elleriyle yolar, isterse ütülenmiş tavuğa çevirirdi onu ama bozmayacaktı ağzını; yanıtını siyasi bir üslupla verecek, terbiye ve tecrübesini gösterecekti cümle aleme. Hadi buyurun içeriye, sahne başlıyoorr:   “Sayın eski kadın kolu başkanımız, il delegemiz, kurultay delegemiz, il yöneticimiz, belediye meclis üyemiz yani kısaca her şeyimiz Sayın Gamze Kayabaş yazdığım yazıya içerlemiş olacak ki Facebook sayfasından verdiği cevapla kendini yere göğe koyamamış. Orada demiş ki: “Çok üzgünüm ama yaratan böyle yaratmış. İçten, samimi, doğal, zeki, güleryüzlü, güzel ve başarılıyım” İnsanlar bu şekilde görmediği için, kendi kendini övmek zorunda kalmış sayın Kayabaş! Çocukluğumdan beri babamın öğütlediği “asla kendini övme, şımarıklık olur, iyi bir şey yapıyorsan bunu sen dile getirme, bırak başkaları takdir etsin” sözünü hep dinlemişimdir. İnsanın kendi kendini övmesi ya da övmeye çalışması kadar “acınası” bir durum görmedim. Bırak seni başkaları övsün sayın Kayabaş… “Başarı” demek birilerinin listelerine yazılıp, her yerden çıkmak demek değildir. “Başarı” demek o makamı layıkıyla temsil etmek, eylem ve sözlerinle fark yaratmak demektir. Herkesin yaptığı şekilde sadece o koltuğa geçip oturmak demek değildir, “hangi farklı eyleminle, hangi sözünle” fark yarattın ki bugüne kadar, kendi kendine “başarılıyım”  diyebiliyorsun? Bak kaç koltuk kapmışsın, ne kadar güzel, bu kadar çok görev aldıysan, bu görevlerin hakkını ver de   fark yarat? İçten misin, doğal mısın, samimi misin onu bilmem, güler yüzlü olman da beni ilgilendirmiyor, kendine “bir de güzelim” demişsin, güzellik kavramlarımız farklı demek ki, “ruhu güzel, içi güzel, kalbi güzel” insanlardır benim için en güzeli. Başarıyı sadece “oh be bu koltuk da benim, bu da benim, bu da benim” şeklinde görüyorsan, başarı kavramlarımız da aynı değil maalesef… Siz başarıyı CHP içindeki mücadele sandınız, nerede AKP ile mücadeleniz, nerede sözleriniz eylemleriniz? “Birlik” olmaktan bahsediyorsunuz,  CHP’de nerede birliğiniz? CHP içinde CHP’lileri kendinize düşman bellediniz, bütün koltuklarda sizlerin olması da bu sebeple, paramparça bir CHP Bursa Örgütü yarattınız. Bu mudur başarı size göre? Dışladınız, insanları yok saydınız, delege seçimlerinde dahi adamcılık yaparak geldiğiniz bu konuma, bu mu sizin başarı anlayışınız? Bugünün yarını yok mu Sayın Kayabaş, “ben ben” diye CHP’yi ayrıştırarak, “siz biz onlar” diye bölerek mi başarılı olunuyor? Evet başardınız, sayenizde “el ele yürüyüp yoldaş olmak” yerine, bölünmüş, paramparça olmuş, AKP ile mücadele etmek yerine, CHP içinde birbirine savaş açmış , düşman olmuş kişiler büyüttünüz… Kendi egemenliğiniz için verdiğiniz bu savaşı, keşke AKP için de vermiş olsaydınız… CHP’yi bölmek adına verdiğiniz bu savaşı, keşke “birleştirmek” için verseydiniz. Ama başardınız, sizi tebrik ederim, bölünmüş, paramparça bir CHP için en büyük katkıyı sizler koydunuz. Başarı kavramlarımız çok farklı demek ki sizinle. Başarılarınızın devamını dilerim!.. “ ………………. İşte böyle yapardı Pelin adamı. Kodu mu oturturdu! “Önemli olan dış değil, iç güzelliktir” diyerek Gamze Kayabaş cephesine golü atmış, “partiyi bölüp, paramparça ettiniz” dedikten sonra da Facebook başından kalkarak  artık gidip yatmıştı! Ertesi sabah erkenden kalktı Pelin. Kahvaltısını ettikten sonra giyinip, dolaptan ağır hareketlerle aldığı pelerinini omuzuna atarak  iplerini de bağladı boynuna. O artık Pelin Pelerin’di. Aynen Süpermen gibi CHP semalarında sol elini yumruk yapıp ileri doğru uzattıktan sonra uçacak, sağ eliyle de yamuk yapanların enselerine enselerine şaplağı çakacaktı. Ve huzurlarınızda… Pelinn… Pelerinnn…    

Diğer Haberler