Yazarlar

Turhan Tayan Üzerine

post-img
Turhan Tayan son derece sürpriz bir şekilde CHP’nin, Bursa milletvekili aday listesinin 2’nci sırasına getirilince açıkçası pek çok insan gibi ben de yadırgayıp burulmuştum. Öyle ya? Siyasi ömrü neredeyse CHP’yle mücadele etmekle geçmiş Tayan, hiç kimseye sorulup danışılmadan bir gecede alınıp, yeniden milletvekili seçilecek sıraya konuyordu; üstelik de CHP’den. Her yere oturtsak bile, CHP’ye oy verecek seçmen adına oldukça nahoş bir durumdu bu yapılan. Cumhuriyet Halk Partisi’nin üst yönetimi “merkez sağa” açılıp, oraya oy veren seçmenin de desteğini almak istiyordu hiç kuşkusuz. AKP gerçeği ve uyguladığı politikalar karşısında yapılmak istenen doğruydu; doğruydu ama Bursa’da bu kadar keskin bir çıkışı hiç kimse beklemiyordu açıkçası. Diğer kentlerden gösterilen “merkez sağ tandanslı adayların” ne getirip ne götürdüğünü bilemem? Ancak, bu günden geriye doğru şöyle bir baktığımda pek çok açıdan net olarak görüyor ve diyorum ki; CHP iyi ki de Turhan Tayan’ı aday göstermiş! Eğer Tayan olmasaymış sırasıyla Cavit Çağlar, İlhan Parseker ya da İbrahim Yazıcı isimlerinden biri Cumhuriyet Halk Partisi’nin, Bursa milletvekilleri arasına sessiz sedasız giriverecekmiş hiç haberimiz olmadan ki… Birincisi, Turhan Tayan çalışkanlık, üretkenlik, siyasi temsil kabiliyeti, deneyim, birikim, devlet adamlığı ve Cumhuriyet değerlerini savunmak adına hepsinden birkaç gömlek üstün gelir diye düşünüyorum. ………………………….. Evet… İlk teklif Cavit Çağlar’a gidiyor; Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun selamıyla! Hem de kim iletiyor bu selamı biliyor musunuz? Ne alakaysa, Diyanet İşleri eski Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz! Başı AKP ve TMSF’yle fena halde dertte olan dahası, nefes almakta bile zorluk çeken Çağlar milletvekilliğini kabul etmiyor/edemiyor. Ardından Gürsel Tekin görüşüyor kendisiyle ikna edebilmek için. “I-ıh Mümkün değil” diyor Cavit Çağlar; “yapamam”!.. ………………………….. Çağlar’dan sonra sırada Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı eski Doğruyolcu İlhan Parseker vardır. Parseker’le Umut Oran görüştürülüyor. “Yoğun işlerini” gerekçe gösteren Parseker de bilmem para kazanma arzusundan, bilmem önümüzdeki dönem AKP’den teklif beklediğinden olsa gerek, CHP’nin önerdiği ikinci sırayı kabul etmiyor ve tüm siyasi ömrü boyunca burun farkıyla kaçırdığı Meclis kapısını bu kez kendi elleriyle kapamak durumunda kalıyor. …………………………… Ve İbrahim Yazıcı… Çağlar’a bir, Parseker’e ikinci sıra teklif edilirken, Yazıcı’nın önüne konulansa “üçüncü sıra” oluyor. Bazı Bursaspor Yönetim Kurulu üyeleriyle yapılan görüşmeler sonucunda “Koskoca Bursapor’un başkanı 3’ncü sıraya konulamaz” yaklaşımı ağır basınca, Yazıcı da “red” yanıtı veriyor genel seçim öncesinde Cumhuriyet Halk Partisi’ne. …………………………. En sonunda Erdoğan Toprak’ın aklına Turhan Tayan geliyor! DSP döneminde Tayan’la aynı Meclis’te görev yapan Toprak, Turhan Bey’in siyasi bakışını ve performansını çok iyi biliyor. Yapılan ön görüşmelerin ardından olumlu bir tablo ortaya çıkınca Tayan’ı bizzat Kılıçdaroğlu arıyor ve kendisi Ankara’ya davet ediyor. Meselenin şimdiye dek hiç yazılmamış “kulis” kısmı böyle. Şimdi gelelim işin Bursa ayağına ve geçmişe dönüp baktığımızda bu gün bize “İyi ki Turhan Tayan aday gösterilmiş” dedirten bölüme. ………………………….. Çok uzun yıllardır blok halinde “merkez sağa” son dönemde de ezici bir çoğunlukla AKP’ye oy veren dağ yöresinden örneğin Keles’ten söz edelim. Sanırım bu örnek durumu açıklamaya yeter. Mesela, yaklaşık 2000 seçmenli Keles merkezde bir önceki seçimde CHP’nin aldığı oy 30’un altında! Tayan’ın seçim öncesi, ilçe pazarının kurulduğu bir Cuma günü oraya gidip de kendisini yıllardır tanıyıp bilen insanlara selam göndermesi sonucu CHP’nin aldığı oy 470 ki, bu direkt olarak partinin yüzde 25’i yakaladığı anlamına geliyor. Keles gibi bir yerde biraz çalışma, bir-iki atraksiyon ve ittifaklar sonucu ikinci parti konumuna yükselen CHP, belediyeyi önümüzdeki dönem AKP’nin elinden alacak seviye erişmiş. Bunda birebir Turhan Tayan’ın katkısı var. …………………………….. Özellikle kırsal bölgelerde her zaman büyük bir sevgi ve saygıyla karşılanan Turhan Tayan, uzun yıllar önce yaptığı İl genel meclisi üyeliği, sonrasında da milletvekilliği dönemlerinde yürüttüğü çalışmaların bir ürünü olarak Bursa’nın ova köylerinde, Karacabey, Mustafakemalpaşa, Yenişehir, İnegöl gibi çiftçi yörelerinde seçmenin gönlüne ve aklına girmeyi fazlasıyla becerdi CHP adına. ……………………………. Bir dostum yılların siyasetçisi CHP’li Bursa Milletvekili Kemal Ekinci’ye sormuş, “Turhan Tayan’la aranız nasıl” diye. Bu konuşma Meclis’in daha yeni açıldığı aylarda geçiyor. Ekinci’nin yanıtı şöyle olmuş: “Aramız, hukukumuz gayet iyi ayrıca, kendisinden siyaset adına çok şey öğreniyorum!..” Geçen sürede gerçekten de pek çok CHP’li siyasetçiye “politika nasıl yapılır, bu ülkede muhalefette olunmasına rağmen nasıl çalışılır”ın dersini verdi Turhan Tayan. Hala da vermeye devam ediyor. Ve eğer bu gün Bursa’da, CHP’li milletvekillerinin arasında Tayan bulunmasaydı, bu parti çok eksik kalırdı diye düşünüyorum. …………………………… Birilerinin milletvekilliği dönemlerini “trene bakarak” geçirdiği CHP’de, 70 yaşına rağmen inanılmaz derecede başarılı bir performans sergiliyor Turhan Tayan. Yirmibeş yaşındaki bir insandan çok daha fazla dinamik ve enerjik. Her kesimden vatandaşın sorununa karşı son derece duyarlı ve başkalarının aksine kamuoyu oluşturmasını da gayet iyi biliyor. KPSS’de sorun mu var? Turhan Tayan orada. Adalet sisteminde “mahkeme harcı rezaleti mi” yaşanıyor? Yine birilerinin yıllarca yaptığı gibi, dostlar alış verişte görsün misali Meclis’te uyduruk kaydırık sorular sormuyor Turhan Tayan; hukukçu kimliğini konuşturarak “yasa önerisi” hazırlayıp veriyor! Çalışanların yasal hakları ellerinden mi alınıyor? Kırk yıllık solculardan daha keskin, daha gerçekçi politikalar üretiyor Tayan. Kimse kılını kıpırdatmazken Tayan sendika sendika geziyor, işçi temsilcilerinin ilettiği sorunları dinliyor. Turhan Tayan, kapitalist mantıkla açılan AVM’lere karşı esnafın yanında, onlar adına yasal düzenlemeler yapılmasını istiyor. CHP adına her gün bir televizyon kanalında, her gün bir gazete köşesinde. Kirazı dolu mu vurdu? Turhan Tayan tarlada. Zeytin üreticisi mağdur mu oldu? Tayan bu kez orada. Her yürüyüşte en önde Turhan Tayan’ı görüyoruz. Taş ve mermer ocakları doğayı mı kirletiyor, köylüyü mü mağdur ediyor? Orada da Turhan Tayan var! Özelleştirilen İDO vatandaşı haraca mı kesiyor? Herkesten önce ilk tepkiyi veren Turhan Tayan. Kent Hali’nde Turhan Tayan. Sendikada, Fabrikada Turhan Tayan. Tüm esnaf dernek ve odalarında sürekli Tayan’ın fotoğraflarını görüyoruz. Bir insan bu kadar mı olur? Her cenazede O!.. Her düğünde O!.. Her anma ve etkinlikte O!.. Geçen gün gördüm; hatta güldüm de… Lozan’ı anma yürüyüşünde Tayan’ın eline Celal Bayar’ın fotoğrafını vermiş CHP’liler; bilmem muziplikten, bilmem tesadüf! Gene en önde yürüyor. ……………………………. Burada sayamayacağım daha onlarca çalışma ve etkinliği var geçen sürede Tayan’ın. Kar, kış, yağmur, çamur demeden, sabahın erken saatlerinden, gecenin geç vakitlerine dek adım adım hala Bursa’yı dolaşan Tayan’ın hakkını teslim etmek lazım. AKP’ye karşı cesur ve kararlı duruşuyla, ulusal değerlerimize karşı gösterdiğimiz hassasiyeti aynen bizler gibi hissetmesiyle, Cumhuriyetçilik, laiklik, halkçılık gibi CHP’nin en temel ilkelerini kırk yıllık partililerden bile daha fazla savunmasıyla, çağdaş eğitimden yana sergilediği duruşu ve eylemleriyle şimdiye dek sınıfı üstelik de “takdir belgesiyle” geçmeyi çoktan hak etti Turhan Tayan. Her gittiği parti örgütünde gördüğü ilgi ve takdir bunu fazlasıyla ortaya koyuyor. O sağcıydı, bu solcuydu diye çok canı yandı, yakıldı bu ülke insanlarının. Ortak değerlerde buluşmak, bir olmak, gericilik ve yobazlığa karşı durmak varken ayrışmak, dışlamak niye zaten? Hele hele Şair’in şu dizelerine katılmayacak hangi insanoğlu insan var ki aramızda: Memleket isterim Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun; Kuşların çiçeklerin diyarı olsun. Memleket isterim Ne başta dert ne gönülde hasret olsun; Kardeş kavgasına bir nihayet olsun. Memleket isterim Ne zengin fakir ne sen ben farkı olsun; Kış günü herkesin evi barkı olsun. Memleket isterim Yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun; Olursa bir şikayet ölümden olsun.

Diğer Haberler