Geçen hafta AKP kulislerine girip, Büyükşehir Belediyesi-Ankara-Merinos ekseninde yaşanan gelişmeleri aktardık, Semih Pala’nın “ben merkezli” hallerini de yazarak.
Merinos’un Pala’sıyla ilgili bir anekdot daha aktarıp, AKP kulislerinde gezinmeyi sürdürelim.
Rahmetli Hikmet Şahin trilyonlar harcayarak koskoca Merinos’u yaptı, ardından görevi devralanlar Merinos’a bir tuvalet bile yapamadılar!
Evet, hiç olacak iş mi demeyin, Merinos Parkı’nda oraya yürüyüşe, spor yapmaya gelen insanların sıkıştıkları vakit hacet giderebilecekleri bir tek yer dahi yok!
Çevrede bulunan çay bahçesi ve lokantalar da müşterisi olmayan insanların kullanımına izin vermiyorlar doğal olarak.
Eski Bursalı ortak bir tanıdığımız bir gün Semih Pala’ya diyor ki, “Oğlum Semih, şuraya bi hela yapın len, millet altına kaçıracak vallahi”?!.
“Olmaz” diyor Semih Pala?
-Niye olmaz len?
El cevap: “Olmaz, sahip çıkamayız sonra!..”
Bunu işitince “yuh” dedim artık! Yapacağı tek şey, bu umumi helanın başına bir adam koymak, hepsi o kadar.
Semih Pala üç tane klozete sahip çıkamıyorsa eğer, altına çekilen makam aracı, her ay cebine konan onca para ne için acaba, insan düşünmeden edemiyor doğrusu?
Geçtiğimiz günlerde Edirne’de yapılan AKP’nin il başkanları toplantısında Merinos cephesinde yaşanan olayları kastederek Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’ye “Bu ne rezalet” diye hesap soran Başbakan Davutoğlu, sadece Recep beyle de görüşmedi, Bursa İl Başkanı Avukat Cemalettin Torun’la da konuştu aynı zamanda.
AKP Bursa İl başkanı Cemalettin Torun Edirne’ye icazet de almaya gitmiş, “Ben yeniden aday oluyorum efendim” diyerek Başbakan’dan ayaküstü de olsa “Hayırlı olsun” yanıtı almayı ummuştu.
“Hayırlı olsun” yerine ne dedi Davutoğlu, Torun’a biliyor musunuz?
“Bu konuyu Ankara’da değerlendirelim!..”
Böylece “tilki delikten yan çıkmış”, mağaranın ana kapısında acemi avcı gibi elinde tüfeğiyle kolay av vurmayı hesap ederken AKP İl Başkanı, yan taraftaki delikten tüyüp giden tilkinin ardından bakakalmıştır!
Bu arada Osmangazi İlçe eski Başkanı Tahsin Kara’nın geçtiğimiz Çarşamba günü dilekçesini genel merkeze ileterek Bursa İl Başkanlığı’na adaylığını kesinleştirdiğini ve bu nedenle artık dönülmez yola girdiğini de ilk bizden duyun.
Avukat Cemalettin Torun partisinde pek sevilmiyor. Daha da ötesi, AKP’deki pozisyonunu paraya tahvil ettiği ve siyasi kimliğiyle Bursa Adliyesi üzerinde psikolojik baskı oluşturduğu konuşuluyor.
Geçtiğimiz günlerde 280 promil alkollü vaziyette, BMW X5 lüks aracıyla Mudanya Yolu’nda 200 kilometre hızla seyrederken, yolda lastik izi bile bırakmaksızın gariban bir işçi ailesinin aracına çarpıp tüm aileyi haşat eden, 8 yaşındaki oğullarının da kaza yerinde ölmesine neden olan sanayici, zengin bir herifin avukatlığını da üstlendiğini okuduk, ortağı Zekeriya Birkan’la birlikte Şehir Gazetesi’nde.
Kendini savunmak için en başta başka bir avukat tutan bu zengin herifin sadece 5 gün sonra Torun-Birkan ikilisine vekalet vermesi Bursa’da herkesin vicdanlarını sızlatmış, bu sakil durum karşısında geri adım atan adliyenin bu muhteşem ikilisi daha sonra davadan da çekilmek zorunda kalmışlardı.
Daha önce AKP İl yönetiminde ikinci başkan olan Cemalettin Torun’un hiçbir davasına müdahil olmadan BTSO kasasından her ay milyonlarca lira parayı cebe indirdiğini öğrendik daha sonra.
Ve en son olarak da Yıldırım Belediyesi’nden sulama ihalesini alamayınca “gazete satın almayı” tercih eden ve asıl işi ot yolmak, çöp toplamakken ne hikmetse gazeteciliğe soyunan Nurettin Kutlucan’ın da avukatlığını üstlendiğini işittik AKP Bursa İl Başkanı Cemalettin Torun’un!..
Bursa’da ne kadar sakıncalı piyade varsa sorun, hepsini bilir Cemalettin Torun vakasıyla karşıydı Adalet ve Kalkınma Partisi!
Yıldırım Belediyesi’nin yeni Belediye Başkanı İsmail Edebali, daha önce paralel evren kurbanı eski Başkan Özgen Keskin’in, Nurettin Kutlucan’a verdiği çim yolma, çim sulama işini yanlış okumuyorsunuz, eski parayla yaklaşık 25 trilyon eksiğine başka bir yükleniciye vermişti çünkü!
Ne olurdu ki bir gazete için 3-5 milyoncuk harcayıverse?
Yeni Dönem Gazetesi’nden geçen gün bizim Ayşe’yi (Aygör) işten çıkarmışlar.
“Neden çıkardılar kız Ayşe” diye sordum?
Gerekçe olarak ekonomik sıkışıklığı göstermişler.
Oysa Büyükşehir Belediyesi’nden yeni bir ihale aldığını işittim geçenlerde Kutlucan’ın, henüz ödeme mi yapmadılar ne?
Ne kadar ayıp bir şey yeni yıl arifesinde bir insanı “Valla billa param yok abla” diyerek kapının önüne koymak, ben İbrahim’in (Öge) yerinde olsam orada bir dakika durmaz, dönerdim sıcak sıcak kendi eksenime!
İhale alamayınca gazete alıp, bunu başka amaçlarla kullanacağı aşikar olan bir adamın yanında fazlaca durmak, mesleği gazetecilik olan hiç kimseye hayır getirmez çünkü.
Ne günlere kaldık ya rabbi!.. İhale alamayan çöpçüler, çimciler, betoncular başımıza gazete patronu kesilir oldu, fesubhanallah, estauzubillah!
Ha bir de ortalıkta AKP Genel Merkezi tarafından Bursa’ya koordinatör vekili olarak gönderilen Kırşehir Milletvekili Hacı Turan diye bir adam dolaşıyor.
Habire Bursa Büyükşehir Belediyesi’ni tırtıklayıp duruyor bu Hacı!.. Kendisine “Ya bi git!” diyen hiç kimse yok. Bizim paralarla daha geçenlerde yine Kırşehir’e bir park yaptırmış. Zaten Bursa’nın yıllardır Ankara’dan aldığı doğru dürüst bir kaynak yok, bir de Hacı cav cav kemiriyor belediye bütçesini!
Bu günlük son olarak “belediye” dedim de…
Yıldırım Belediye Başkanı İsmail Edebali’ye dikkat edin!
Daha en başta ortaya koyduğu net “paralelci karşıtı” tavır nedeniyle şimdiden yüzde 50 oranında gelecek dönem Bursa Büyükşehir Belediye Başkan adaylığını garantiledi.
Kamuoyunda dürüstlüğü ve çalışkanlığıyla tanınan Edebali eğer ilçesinde de göz dolduran hizmetlere imza atabilirse, daha şimdiden önümüzdeki dönem siyasetinin daha önemli figürlerinden biri olacağa benziyor.
AKP’deki İl başkanlığı yarışında İsmail Edebali’nin, Tahsin Kara’dan yana tavır sergilediği herkes tarafından bilinen bir gerçek.
Bu durumda Başkan Altepe’ye de Türkiye Büyük Millet Meclisi ve yanında da Ankara’nın bağları görünüyor diyebiliriz bu günden.