Yazarlar

CHP’deki dayanışma halleri

post-img
“GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ… OLAY VE İDDİA:   Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 07-10-2014 gün, ve 2014/10474 sayılı iddianamesiyle müşteki Cemil Balcı suç tarihi olan 10-8-2014 günü yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Ayten Bozkaya İlköğretim Okulu’nda kurulan sandıkta Cumhuriyet Halk Partisi’nin parti müşahidi olarak görev aldığı 2008 nolu sandıkta müştekinin babasına oy kullandırılmadığı gerekçesiyle itiraz dilekçesi almak için partinin Osmangazi İlçe binasına gittiğini, müşteki Cemil Balcı İlçe Başkanı İsmet Karaca’ya geliş amacını söylemesiyle “Senin ananı bacını s.kerim, o. çocuğu” şeklinde hakaretlerine maruz kaldığı, başkan yardımcısı olan sanık Mete Akyolcular da müştekiye yumruk atarak basit nitelikli kasten darpta bulunduğu…”   Yukarıdaki yargılama Bursa 14’ncü Asliye Ceza Mahkemesi’nde yapılıyor sevgili okurlar. Yargılanan kişilerse o vakit ve şu anda yine CHP Osmangazi İlçe Başkanı olan İsmet Karaca’yla, yardımcısı Mete Akyolcular. Akyolcular hakkında kamu davası açılması şikayete bağlı olduğundan ve sonradan müşteki yani, şikayetçi onun hakkında bundan vazgeçtiği için düşüyor. Toplanan deliller ve şahitlerin dinlenmesi sonucu CHP Osmangazi İlçe Başkanı İsmet Karaca 2014/689 karar numarasıyla Önce 90 gün, ardından da indirimlerle “hakaret” suçundan 65 gün hapis karşılığı adli para cezasına yani, bin 300 lira ödemeye mahkum ediliyor. Dikkat edin, partilisine “ayı, eşek, manda, salak, deli” filan gibi sözcüklerle hakaret etmiyor bu insan! Peki ne diyor? “Senin ananı bacını sinkaf” ederim diyor! Mahkeme kayıtlarına da geçtiği gibi bir siyasetçi, bir ilçe başkanı bırakın partilisini, bir vatandaşa “senin ananı  bacını s.kerim” der mi? Ama İsmet Karaca bu, üstelik de herkesin içinde söylüyor bu gayr-ı ahlaki sözleri. Üstelik de mahkeme kararıyla İsmet Karaca’nın terbiye düzeyi tespit edilmiş oluyor böylece! Ve aynı zamanda geçmişte milletvekili adayı olan, gelecekte yine olabilmek için fırsat kollayan bu insan ne yazık ki CHP’de ilçe başkanı olarak kalmayı sürdürüyor. Peki bu kısmetsiz İsmet hakkında işlem yapacak, durumu genel merkeze bildirip, umumhane ağzıyla konuşan bu ilçe başkanının oradan uzaklaştırılmasını sağlayacak olan kişi kim? CHP’nin Bursa İl Başkanı Şadi Özdemir elbette. Fakat şehrimizin en büyük ilçesi Osmangazi’nin el vermesiyle ancak seçilebilen ve yönetim kurulu üyeleri ağırlıklı olarak İsmet’çi isimlerden oluşan Porselen Diş  Şadi Özdemir’in motoru çok çabuk su kaynatmış durumda! O hadise de şöyle gelişiyor: Göreve yeni gelen Başkan Mehmet Turan Tansal ve CHP Nilüfer İlçe Yönetim Kurulu üyeleri İl başkanları Şadi Özdemir’i ziyarete giderler. Kasım patı gibi kasım kasım kasılan Şadi Özdemir hava yapıp rüzgar estirecek ya… Partinin üstelik de Örgütten Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl’ü kastederek “Ben” diyor, “İl başkanları toplantısı sırasında bir kenara çekerek ona, ‘sen kimsin ki parti meclisi üyelerini belirlemeye kalkıyorsun, asıl örgüt biziz, bir şey belirlenecekse biz belirleriz’ dedim; verdim veriştirdim!..” İyi nane yedin! Böyle bir laf edilir mi siyasette? Edilse bile ulu orta söylenir mi? CHP Nilüfer Yönetimi’nden birileri(!) yemiyor, içmiyor Tekin Bingöl’e o konuşmayı yetiştiriyor! Şadi Özdemir’in 32 porselen dişini gösteremeyeceği günler yaklaşmaktadır artık. Geçen cumartesi günü Tekin Bingöl yanına diğer Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan ve Ankara Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar’ı da alarak, Nilüfer’in yeni binasının açılış törenine katılmak üzere Bursa’ya geliyor. Şadi Özdemir’in tüm aramalarına karşın açmıyor telefonunu! Grup önce Fethi ve kardeşi Ahmet Yaşar’a ait olan Prestij Tekstil Fabrikası’na gidiyor. Oradan da Ertuğrul Kaplan’a ait olan Kaplanlar Soğutma Fabrikası’na geçiliyor. Şadi Özdemir oraya ulaşabilse fokurdayan motorunu belki bir nebze olsun soğutabilecek ama o arada Triger kayışını da koparıyor CHP Bursa İl Başkanı. Daha sonra Acıbadem Hastanesi’nin karşısındaki Tamer’in Yeri’ne gidilip hep birlikte yemek yeniliyor. Açılışın ardından da kalkıp, Özdemir’i hiç sallamadan Ankara’ya dönüyorlar partinin üst yöneticileri. Gün bitiyor, gece başlıyor. Podyumpark’ta yapılan dayanışma toplantısı sırasında da boş durmayıp birbirleriyle dayanışmaya devam ediyorlar CHP’liler. Nilüfer İlçe’nin dayanışma yemeği, Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in konuşma yapmasından daha doğal ne olabilir ki? Kürsüde söz hakkı verilmeyen Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz  kendisiyle hususi olarak dayanışıldığını düşünüp taze gelen yardımcısı Akın Poroy’a, “kalk len Akın, bunlar yine bizimle dayanışıyorlar, yürü gidelim buradan” diyor! “Emrin olur başkanım; başkanım, başkanım canım başkanım” diye yanıt veren Poroy da derhal yerinden kalkıp, çenesiyle kapıyı işaret eden Hayri’nin peşine Mudanya’dan gelen diğerleriyle birlikte tek sıra halinde düşünce bu kez de Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal fırlıyor arkalarından. Ve Sarıbal dışarıda, Hayri Türkyılmaz’ı salonda konuşma yaptıracağına dair söz verip ikna edince CHP’li Mudanya Belediye Başkanı en önde, arkadaşlarıysa hemen onun ardında yine tek sıra halinde kaz adımlarıyla geçip yerlerine oturuyorlar. Mudanya Belediye Başkan Yardımcısı Akın Poroy’un ikna edilmesi hiç sorun teşkil etmiyor, Hayri Türkyılmaz ikna olunca Temel Reis’in arkadaşı Safinaz gibi kirpiklerini kırpıştırıp, ellerini de ovuşturarak hemen ikna oluveriyor zaten Akın Poroy. Gördüğünüz gibi CHP’lilerin her biri kendi anladığı lisanla “dayanışma hallerini” sürdürüyor. Osmangazi İlçe Başkanı İsmet Karaca “dayanışma” lafını partilisine sövdüğü şekilde algılıyor! Kafasında milletin anasıyla bacısıyla sürekli bir dayanışma saplantısı mevcut! Bursa İl Başkanı Şadi Özdemir de, Kadir İnanır gibi “döverim uleyn, örgütüm ben, hepinizi döverim” modunda, CHP’nin genel başkan yardımcılarıyla kavga etmekle meşgul!.. Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz için kürsüde söz verilmemesi hali, kendisiyle dayanışıldığı anlamını taşıyor. Fakat CHP Nilüfer’in taze İlçe Başkanı Mehmet Turan Tansal bence daha şimdiden yılın en iyi dayanışanı çünkü, Şadi Özdemir’in bu saatten sonra listeye konulması artık çok zor, milletvekilliği yolunda çok güçlü bir rakibini elemiş oldu Tansal böylece,  üstelik de sadece bir ziyaretle; maazallah yatıya gitseydi ertesi gün kim bilir neler olacaktı?!. Örgütten Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl’se, Şadi Özdemir’le dayanışma içine gireceği günü iple çekiyor artık!          

Diğer Haberler