Yazarlar

CHP’li vekil Erkan Aydın’ın yediği nane

post-img
“En eskisi hangisi” diyorum İbrahim abiye (Alakoç), “biziz yani ‘Köfteci İdris’” diyor, “diğerlerinin hepsi çakma!.. Kuruluş tarihini bin sekiz yüz bilmem kaçtan başlatanlar bile var çarşıda. Hepsi hikaye, milletin gözünü boyamaya çalışıyorlar akıllarınca.”   Canım “pideli köfte” çektiğinde tarihi Kayhan Çarşısı’na gidip ya “İdris’te” yerim ya da eğer orası kapalıysa “Gemlik Köftecisi’nde”; her ikisinin de lezzet ve kıvamı damak tadıma acayip uyar.   Bir de “pideli köfte” ve “taze çekilmiş kuru üzüm şırasının”  ardından İbrahim Alakoç’un kızının yaptığı o nefis “haşhaşlı tatlı” gelir ki, başka hiçbir yerde bulamazsınız.   Son derece hafif ve keyifli bir tatlıdır, haşhaş taneleri dişlerinizin arasında “on yüz milyon bin”baloncuk gibi patlarken çok ayrı bir çiğneme deneyimi sunar insana.   Geçenlerde yeri Bulvar’ın hemen başındaki yeni Bursa Emniyet Müdürlüğü binasının giriş kapısının karşısında olan “Kebapçı Tamer’e” de uğradım, canım çekti.   Aynı lezzet olduğu gibi yerinde duruyor.   Tamer Paylı gerçek ve hakkını vere vere yaptığı  Bursa kebabının o en görkemli halini sunmaya devam ediyor dükkanında konuklarına.   Gerçi bir parça kazık mazık, koca şehirde adisyona “kuver” muver yazan, hesaba “yüzde 10 garsoniye” sokan bir tek onlar kaldı ama bugün “göl balığı yiyelim” derseniz eğer, hedefiniz doğruca İznik Gölü’ne sıfır pozisyonda konuşlanmış olan “Rahmi Baba” olmalı.   Yayın şişin özel sosundan da kaynaklanan o tadına doyulmaz lezzeti sadece orada var.   Göbek marulunda sunulan nar ekşili salatanın ihtişamıysa son derece etkileyici gerçekten.   Soyu artık neredeyse tükenen “kereviti” son yıllarda bir tek orada bulabiliyorum ben.   Mezeleri de muhteşem Rahmi Baba’nın; dediğim gibi giderken güzel de geçiriyor!   İznik Gölü’nün o muhteşem ambiyansının belleğinizde bıraktığı ‘iz’in verdiği sarhoşlukla evinize dönerken “helal olsun, değdi” diyorsunuz ama.   “Deniz ürünleri” dendiğindeyse son yılların trendi Mudanya’daki “Erol Balık”.   Evet, Erol Balık da çok güzel ve taze yiyecekler sunuyor müşterilerine.   Fakat ben deniz kıyısına yemeğe gidip de denizi göremeyeceksem eğer, ne anlamı kalır o işin?   İşte onun için benim favorim Kurşunlu’daki “Balıkçı Rıza”.   Marmara Denizi’nin, dünyanın hiçbir yerinde rastlanmayan o yosun ve iyot kokulu esintisi vuruyor yüzünüze ve hafif hafif kıyıyı döven dalgaların o büyülü çırpıntısının ruhunuza ne kadar da iyi geldiğini fark ediyorsunuz Balıkçı Rıza’da otururken.    Girit mutfağının en leziz ürünlerinin sunulduğu Rıza’ya da “100 üzerinden 105” veriyorum.   Ve özellikle hafta sonları “sakın yer ayırtmadan gitmeyin, yoksa kapıda kalırsınız” diyorum.   Eğer pideli köfte, Bursa kebabı, yayın şiş ya da deniz ürünleri yemek istiyorsanız bugün, favorilerim ve önerilerim bunlar.   Yok, eğer “nane” ya da “hurma” yemek istiyorsanız onları da CHP’li Bursa Milletvekili Erkan Aydın’a soracaksınız!   Erkan, öğrenmiş olman gerekirdi, o gün yediğin hurmalar, bu gün gelip seni tırmalar!   Diğer taraftan, “nasıl bir nane yemektir” o öyle?!.   Bir CHP milletvekili kalkıyor, kendi partisinin Osmangazi Belediye Meclis Grubunun karşı çıktığı “Almira Otel plan değişikliğinin” gerçekleşmesi için kulis yapıyor!   Sadece bununla da kalmıyor Aydın, İmar Komisyonu Üyesi Ayşe Orakçı’yı cami avlularına çağırıp, görüşünden vazgeçmesi için aklınca baskı kurmaya çalışıyor.   Efendim neymiş, “zorlama yapmamışmış”!..   Hadi ordan!   Bir milletvekilinin, bir partiliden böylesi bir talepte bulunması bile açıkça bir “zorlamadır” be!   Kaldı ki, Ayşe ablanın yine “hayır” demesinin, kararında ısrarcı olmasının ardından cep telefonuna mesaj çekerek üstüne bir de “taciz” ediyor Erkan Aydın.   “Sen gene de şu Ersin beyin işine bi bak. Adam gene aradı, çok üzülmüş” diye yazıyor Ayşe Orakçı’ya!   Bak bak bak!   Şehir merkezine dikilmek istenen o gökdelen yüzünden  Bursalıların çektiği trafik eziyeti artacak, şehrin havası kirlenecek, Orhaneli’nin Serçeler Köyü’nden çıkma, sonradan olma CHP’li Erkan Aydın bu duruma değil, otel sahibi Ersin Yazıcı’nın ruh haline üzülecek, vay anasını be!   İşin çok daha vahim yanı ne biliyor musunuz?   Osmangazi’deki CHP’li meclis üyeleri Erkan Aydın’ın başkan adayı olduğu dönemde listeye yazılan kişiler, aslında seçilseydi eğer onun grubunun üyeleri olacaklardı belediyede!   Adamda siyasi birikim olmadığı gibi, siyasi terbiye de yok!   İnsan bir grup toplantısına katılır da orada “mesele nedir, hele bir bana da anlatın bakalım” diye sorar önce?   Neymiş efendim?   “Otelin mimarı karısının sınıf arkadaşıymış ve aslında da  CHP’liymiş!..”   Şu siyaset anlayışına bakın siz ya ve ne yazık ki CHP’yi bu tip adamlar temsil ediyor günümüzde!   Bir diğer konu, Fadime’nin donu!   Keles’in, Epçeler Köyü’nden Kıllı Bacak Fadime bile şaşar kalır da bu işe, ne yapacağını, nerelere gideceğini bilemez doğrusu!   Biri çıkıp açıklasın:   “Erkan Aydın’ın “mimar” olan eşinin kurdurduğu yapı kooperatifine Emir Koop yönetimi tarafından değerinin 5’te bir fiyatına arsa verildiği” konuşuluyor; doğru mu bu?   Eğer doğruysa kimler, nasıl ve neden vesile olmuş?

Diğer Haberler