Yazarlar

FETÖ ölmedi, dershaneleri yaşıyor!

post-img
Padişah, çok güvendiği o alime mesajını bir ulakla gönderir.   Devletini kurmuş, hükümranlığını da ilan etmiştir artık.   Sistem tıkır tıkır işlemekte, ülkesinde yaşayan herkes mutlu mesut bir hayatla yaşayıp gitmektedir öylece.   Der ki alime mektubunda, “Bu güzel işleyiş hangi şerait altında bozulur, bu devlet nasıl batar”?   Gelen yanıt şaşırtıcıdır:   “Bana ne!..”   Çok bozulur padişah!   Alimin kendisini sallamadığını, dalga geçtiğini düşünür önce!   Sonra…   Düşündükçe bulur işin gerçeğini.   Bir ülkede, oradaki yetkililer “Bana ne” demeye başladıklarında bozulmaya başlar her şey ve devlet işte o zaman çöküşe geçer!   Biraz sonra anlatacağım duruma göre de kentimizde görevini yerine getirmeyen, göründüğü kadarıyla da meselelere “Bana ne” anlayışıyla bakan 2 devlet kurumu var; biri Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğü, diğeriyse Emniyet Müdürlüğü!   “Emniyet Müdürlüğü” diyorum çünkü, Fatih Sultan Mehmet Bulvarı’ndaki binanın hemen karşısındaki iş hanının üst katında akşam saatlerinde 17.00’den, 22.00’ye kadar ışıklar sürekli yanıyor, ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı’nda, budak budak, şerham şerham ihtiyar bir ceviz. Ne sen bunun farkındasın, ne de polis farkında!   Sözünü ettiğim şey Bursa’da her gün mesai bitiminin hemen ardından kaçak yani, merdiven altı çalışmaya başlayan 500’den fazla dershanedir!   Emniyet istihbarat birimi FETÖ’nün peşinde olup da devletten atılan öğretmenlerin kurup, ders verdikleri kaçak dershaneleri takip etmeyecek de beni mi takip edecek Allah aşkına?!.   Biliyorsunuz üniversite sınavlarına hazırlık amacıyla kurulan dershanelerin çok büyük bir bölümü geçmişte FETÖ’nün arka bahçesiydi!   Sonra FETÖ’ye hizmet edenler kapatılıp, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla kalanlar da “temel liseye” dönüştürüldü.   Bu temel liseler kendi mezun ve öğrencilerini üniversiteye hazırlayabilmek için 5 derse kadar kendi bünyelerinde kurs düzenleyebiliyorlar.   Ya da tek bir dersten ruhsat alıp, dışarıdan başka öğrenci de kabul edebiliyorlar.   Sorun da işte burada başlıyor zaten.   İhtiyaç çok fazla olunca devreye “merdiven altı” giriyor!   O boşluğu da FETÖ’den dolayı devletteki görevlerinden atılan badem bıyıklı öğretmenler dolduruyor!   Dolayısıyla öğrencilerle temas etmeyi aynen eskisi gibi sürdürüyorlar!   Bu durum halen Milli Eğitim’de görevli “paragöz öğretmenlerin” de işlerine geliyor çünkü, aldıkları komisyonlar nedeniyle kendi öğrencilerini oralara yönlendiriyorlar!   Kentimizde fuhuş nasıl masaj salonlarında yapılıyorsa, “FETÖ’cü faaliyetler” de gizli gizli bu kaçak dershanelerde sürüyor.   Peki, Bursa Milli Eğitim Müdürlüğü uyuyor mu?   Uyumak ne demek, aynen testere gibi ses çıkarıp resmen horluyor, horluyor!   Gidip kapatma yetkisi var müdürlüğün.   Bünyede görev yapan tam 80 müfettiş sabahtan akşama kadar ellerinde cep telefonları, internette şeker patlatmakla meşgul!   Bursa’da eğitimin kalitesi de çok düştü.   Çünkü öğretmen sınıfta ders anlatmak yerine “talebe nasılsa anlaştığı kursta soru çözmeyi öğrenecek” diye bakıyor meseleye!   Acaba kentin maystrosu yani, Vali İzzettin Küçük mü yetersiz kalıyor bu kurumları harekete geçirebilmek için?   Birilerinin totolarını o rahat, yumuşak koltuklarından kaldırıp işe koyulmaları gerekiyor artık. Yoksa... Kaldıramazsan kaldırırlar gülüm!

Diğer Haberler