Yazarlar

Göbecik göbecik CHP

post-img
Ne kadar hoş bir şey değil mi insanın “uzmanlık” dönemini geçirdiği üniversitenin açılışında, tıp fakültesi öğrencilerine “ilk dersi” vermek?   Bursa Milletvekili Ceyhun İrgil’i bu gün bunun için davet etmişler.   Genç meslektaşları için slayt hazırlarken yakaladım onu telefonla.   Her zaman olduğu gibi mütevazı ve içten bir insan sevgili İrgil.   Bir yandan da açığa alınan ya da haksız yere görevden atılan kamu personelinin dertleriyle uğraşıyormuş.   “Olağanüstü hal kurallarına göre işlerinden çıkarıldıkları ve bu durum da sicillerine işlendiği için başka hiçbir yerde mesleklerini yürütme şansları yok, hepsi şu anda 1 liraya muhtaç, çoluk çocuk açlar” diyor.   Verdiği rakamlarsa hayli ürkütücü:   Şu ana dek 28 bin öğretmen atılmış.   Tam 2 bin  346 da akademisyen.   Bunlara ilave olarak kapatılan cemaat üniversitelerinden 2 bin 500 akademisyen.   Toplam 5 bin sağlık personeli.   Asker, polis ya da adalet sisteminden atılanları hiç saymıyoruz…   Özel okul ya da dershanelerde çalışan 21 bin öğretmenin de lisansları iptal edilmiş!   “Bunlardan sadece biri bile masum olsa bu günah hepimize yeter” diyor Ceyhun İrgil.   Anlattığına göre 1960 darbesinde sadece 147 akademisyenin işine son verilmiş, 1980’deyse bu rakam 247’de kalmış.   Rakamın daha şimdiden 5 bine yaklaşmasını bir “soykırım” olarak niteliyor CHP’li Bursa milletvekili.   “Ve hepsinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nce iptal edileceğini  dahası, devletin bütçenin kaldıramayacağı miktarlarda büyük tazminatlara mahkum olacağını” söylüyor.   İrgil’in de belirttiği gibi “hukukun en temel ilkesi savunmadır”.   Savunma alınmadan verilen her türlü karar hukuksuzdur.   Türkiye’nin de tabii olduğu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi gıyaben, “savunmasız” alınan kararları yüzde 100 bozuyor.   Yakını, çoluğu çocuğuyla birlikte en az 1 milyon insan şaşkın vaziyette ortalıkta kalakalmış durumda günümüz Türkiyesi’nde.   Üstelik daha bir de “ikinci dalga” bekleniyor.   Basında bir süredir aralarında Bursa Milletvekili CHP Genel Başkan Yardımcısı Lale Karabıyık, Örgütlerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl gibi isimlerin Kılıçdaroğlu tarafından Merkez Yönetim Kurulu’ndan alınacağı, yerlerine başka isimlerin atanacağına dair kulis haberleri yayınlanıyor.   Dün de CHP’nin MYK toplantısı vardı.   Lale Hocayı arayıp sordum, “nedir bu mevzu” diye?   “Az önce sayın genel başkanımız da içeride güldü” dedi Karabıyık, “birilerinin, birilerine, gönüllerinden geçenleri yazdırma hadisesi, hepsi bu.”   CHP Genel Merkezi de tıklım tıklım darbe mağduru kaynıyormuş!   Her yetkili günde en az 50-60 kişiyle görüşmek durumunda kalıyormuş.   Ayrıca 14 kişilik de bir komisyon kurmuşlar.   Peki çözüm sağlayabiliyorlar mı acaba?   “Sağ olsun Sayın Başbakan bize bu konuda söz verdi ve hükümet gereğini de yerine getiriyor. Hakim-savcı ve askerler dışında bize başvuran akademisyen, öğretmen ve mağdur diğer devlet memurlarının isimlerini her hafta yetkililere bildiriyoruz. Açığa alınan pek çok ismin geri dönüşü sağlanıyor bu şekilde. Alınamayanlarınsa örgütle olan ilişkileri delilleriyle birlikte bir bir bize sunuluyor.”   -Peki, Bursa İl Başkanı Şadi Özdemir ve yönetim kurulu üyelerinin genel başkanı sebep-i ziyaretleri?   “Üç haftadır mümkün olmuyordu, randevularını ben aldım. Rutin bir nezaket ziyareti.”   CHP Bursa Örgütü çok çalışıyor çok!   “Tororu” mu protesto edecekler?   Başlıyorlar kent meydanında halay çekip  göbek atmaya!   Olağanüstü hal mi ilan edilmiş, oh oh gelsin göbecikler.   Yeminle söylüyorum, CHP’li kadınlar 26 Ağustos Büyük Taarruzu anmak için otobüsle Afyon’a gidiyorlar, o gün de genel başkanlarının otobüsüne Artvin’de ateş açılmış, bırakın bir nebze üzülmeyi, bunlar göbecik göbecik topluca  fotoğraflarını çekip yayınladılar Facebook’tan!   Ne oynayıp duruyorsunuz habire ya?   Çengi misiniz len siz?!   Merhum Mustafa Kandıralı bunların idolü.   Çalsın zurnalar oynasın turnalar!   Oynayarak iktidara nasıl geleceklerse artık?   Yisinler, içsinler, oynasınlar, dastırı, dastırı, dastırı!   Darbe gecesi bunu Atatürkçü subaylar yaptı sanıp,  evinde kalkıp zil takarak oynayanları bile duydum, inanır mısınız?   Hele hele geçtiğimiz ayın sonunda Çanakkale’de yapılan Anafartalar etkinliğindeki Bursa İl Başkanı Şadi Özdemir’in kürsüden yaptığı o büyük gafa ne demeli?   “O gece darbeyi” demiş Şadi Özdemir, “önce Atatürkçüler yaptı sanmıştım ancak daha sonra öyle olmadığını gördüm. Keşke Atatürkçüler yapsaydı!..”   İl başkanlarının ardından son olarak sahneye çıkan Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu herkesin için de Özdemir’i kastederek, “haddinizi bilin” demiş, “Atatürkçüler darbe yapmazlar! Biz her türlü darbeye karşıyız! Eğer böyle bir düşünceniz varsa derhal kendinizi sorgulayın!..”   İnci beyazından, dinci moruna dönüşmüş Özdemir’in yüzünden etrafa yansıyan ışık; şişip kalmış!   Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl bu Şadi Özdemir’i hiç sevmez!   Neden mi?   Parti Meclisi seçimlerinin ardından başkentten döndükten sonra yeni seçilen Nilüfer İlçe Yönetim Kurulu üyeleri  İl’e ziyarete gidiyorlar bunu.   Kendini muktedir, güçlü bir İl Başkanı sanıyor ya Şadi Özdemir, Tekin Bingöl’ü kastederek “kurultayda çektim bir kenara, ‘sen bu işlere fazla karışıyorsun, hadi işine bak bakıyim’ diyerek verdim küsküyü, verdim küsküyü ona! Bana bak, ‘alırım seni  kurt kapanına, yollarım Unkapanı’na’ deyince benden bir tırstı ki herif,  hiç sormayın vallaha” diye, Nilüferlilere hava yapıyor aklınca!   Ankara, Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar’ın oğlan Bülent Yaşar da Nilüfer’de yönetim kurulu üyesi!   Daha ilk ilk karşılaşmalarında yımırtlıyor durumu Tekin Bingöl’e!   İşte bu olay nedeniyle cızgıyı çekiyor Bingöl, Şadi Özdemir’in üzerine.   Niye gitti Özdemir Ankara’ya dersiniz?   Acaba proce muroce filan mı anlatacak?   “Masanı seç, harekete geç, iki kere hopla, oyları topla procesi” patlak çıktı arkadaş!   Yoksa “göbecikleri yollarda at, git Ankara’ya Meclis’te yat procesi” gibi bir şey mi üretti yeniden?   Ahan da bakın buraya yazıyorum…   Şadi Özdemir’i milletvekili yapsınlar, bir daha “dişlerinden” bahsedersem n’olayım?!.   Hani demiştim ya “bunlar eski SHP’li” takımdan.   Geçen Fikri Sağlar geldi Bursa’ya.   Şadi Özdemir, Osmangazi İlçe Başkanı İsmet Karaca, Mudanya Belediye Başkanı hayırsız Hayri filan hep birlikte onu Bursa’da iki gün dolaştırıp ağırladılar.   Hatta Hayri, Yıldıztepe’de balık filan yedirdi Sağlar’a artık kimin  kasasındansa?..   Fikri Sağlar CHP’de potansiyel genel başkan adayı ve hizip başı.   Sadece onunla birlikte verdikleri görüntüler bile bu ekiptekilerin kafalarının koparılmasına fazlasıyla yeter de artar bile!   Demedi demeyin, onu da söyleyeyim!            

Diğer Haberler