Evli bir çift golf oynuyor çim çimenlik bir sahada…
Derken, kadın öyle bir vuruyor ki sopasını yerdeki topa, saha dışındaki bir gecekondunun penceresinden içeri giriveriyor:
“Şangırr!..”
Adam önde, kadın arkada hemen koşturuyorlar eve…
İçeride yerde topraktan kırık bir gaz lambası, sandalyede oturan yarı çıplak bir erkek vardır…
Kadının kocası hemen özür dilemeye girişiyor:
“Aman efendim kusura bakmayın… Hanım yaptı bir yanlışlık işte… Zararınız neyse ödemeye hazırız?..”
“Ne zararı” diyor içerdeki, “bir cinim ben, sayenizde 2 bin yıldır kapalı olduğum lambayı eşiniz şuradaki topla kırınca özgürlüğüme kavuştum… Asıl siz dileyin benden adet olduğu üzere 3 isteğinizi”?!.
“Kadın süper lüks bir villa, erkek de son model spor bir arabayla çuvallar dolusu para ister…”
Cin, “Şimdi bu söyledikleriniz oldu, dışarıda size kavuşmayı bekliyorlar ancak, benim de küçük bir ricam var” der adama…
“???”
-Malum, çok uzun süredir buradayım. Normal hale gelebilmek için eşinizle bir kere halvete girmem lazım!.. Eğer müsaade ederseniz siz dışarı çıkın, ben beş dakikada şuracıkta işimi bitirip geleyim!..
Evli çift bir kenara çekilip konuşurlar…
O kadar serveti bir çırpıda silmenin sırası değildir…
Hem bu da insan değil, bir cindir!..
Bi şey olmaazz!
Adam çıkıverir dışarıya…
Cin, işini bitirmiş vaziyette pantolonunu toplarken kadına sorar:
“Siz ne iş yapıyorsunuz?”
“Muhasebeciyim” der kadın…
“Peki, eşiniz ne iş yapıyor?..”
“O da avukat” diye yanıt gelir bu kez de…
Cin devam eder:
“Ta 2022 yılında hala bu cin masalına inanan avukat kaldı mı memlekette ya?!.”
Cumhuriyet Halk Partisi Bursa İl Örgütü’nün meyhaneci başkanı İsmet Karaca, “Zamlar geri alınsın” diye basın toplantısı düzenlemiş…
Önce kendi alsın bira zamlarını geriye!
Bence asıl İsmet Karaca geri alınıp, “bira sifonunun” başına konmalı yeniden!..
Bu devirde İsmet Karaca’ya inanan kimse kaldı mı acaba memlekette be ya?!.
Şimdi basın açıklaması sırasında çekilen şu fotoğrafa bakalım önce:
Hayatı boyunca hep tişört giymiştir bu çocuk!
Yaza yaza ben biraz adam ettim İsmet’i de takım elbise kullanmaya başladı nice sonra…
Fakat abi, “alışmadık g.tte don durmazmış” derler!
Şu kravatının haline bakın ya!
Delik dondan çıkar gibi arkadaki ucu baş vermiş, İsmet, pazardan topladığı ne kadar turfanda sebze varsa onları da ortaya sermiş!..
Bir elinde kabak, bir elinde dolma, CHP’nin bu abes tavrının karşısından gel de sen saçlarını yolma!
Bu gün bir adet yeşil eriğin fiyatı 20 lira…
Kim yer?
“Hamileler filan!..”
Patlıcan, dolmalık biber, kabak, salatalık, tüm bunlar seralarda üretilen ve yıllardan beri bu mevsimde hep pahalı olan sebzelerdir; tabii ki fiyatları yüksek olacak!
İsmet’e kim inanır?
“Fatma Girik!..”
İnsan biraz utanır be!
Petrol fiyatını arttıran bu hükümet mi?
Tüm dünyada yükseliyor benzini, mazotu, doğal gazı…
Eskiden kışın domates değil, yazdan hazırlanıp kaldırılan salça tüketirlerdi yemeklerde annelerimiz…
Erikler, elmalar, armutlar biberler, domatesler kurutulur, yok zamanlar için saklanırdı…
Tarhanası, bulguru, eriştesi hiç eksik olmazdı mutfakların…
Reçeller, konserveler süslerdi dolapları…
Bu İsmet büyürken Antalya’nın Serik kazasında hep “suşi” yemiş galiba da millete turfanda kabak neyin gösteriyor…
Halka o kadar yakın ve iç içe bir adam sizin anlayacağınız!
Varlık içinde darlık arıyor kimileri…
Cin rolüne bürünmüş adama kanan avukat bile inanmaz bunların martavallarına!..
Evet, maliyeti ağır mı ağır, buğday niyetine süpürge tohumu tüketmiş, çayını şekerle değil, kuru üzümle içmiş bu millet öyle iki patlıcan, üç-beş hıyarla eğilip bükülmez!..
Amerika, Türkiye’ye saldıracakmış…
Dün 50 bin neferle dökülmüşüz yollara, bu gün “ha” dedik mi 50 milyon insan ok gibi fırlar yayından!..
İsmet’i geri alsınlar hakikaten, bazen çok “kakofoni” yapıyor Kent Meydanı’nda!