“Solcuyuz, sosyal demokratız” diye geçinen belediye başkanları işi bir türlü bilemediler.
Oysa en güzel güzel “sosyal belediyeciliği” sosyal demokratlar değil, uzun yıllardan beri AKP’liler yapıyor.
Bundan 15 sene önce Ankara’da kendi gözlerimle görmüştüm.
Meğerse her yıl okullar açılmadan önce mutlaka yaparmış o işi Melih Gökçek.
Kent merkezindeki kapalı bir otoparkın üst katına kamyonlar dolusu mont, bot, kazak ve fitilli kadife pantolonları yığmışlar.
Önünde de 8-10 kişi yan yana, beraberlerinde ellerinden tuttukları çocukları, yüzlerce metre uzayan kuyruktaki varoş kadınları…
Hemen hızlıca ve sırayla önceden hazırlanmış uzun masaların önüne gelip çocuklarının bedenine göre giysilerini ve kışlık botlarını alıyorlar kadınlar.
Onlar için çok büyük bir armağan bu.
Üstelik ihtiyaçları da var.
Her yıl Melih Gökçek’ten bu hediyeyi alan Ankara’nın gecekondu semtlerinde yaşayan hatunlar bir daha oy verirler mi başka birine?
Nitekim vermiyorlar da zaten.
Yerine gelecek olanın aynı şeyi yapma garantisi de yok üstelik.
Bu gidişle Gökçek kuruyana kadar kalacak orada!
Niye beceremedi sosyal demokrat belediye başkanları Ramazan ayında AKP’liler gibi erzak dağıtmayı geçmişte?
Ee din işi ayrı, devlet işi ayrıymış!
Ne alakası var?
İhtiyacı olana biraz olsun katkı yapmak ne zamandan beridir devlet işinden sayılmıyor?
Bursa’da yıllardan beri uyguladığı sosyal belediyecilik anlayışı nedeniyle göz dolduran, bunun karşılığını da halktan 3 dönemdir seçilerek alan CHP’li Mustafa Bozbey örnek bir belediye başkanı mesela.
Ayrıca farklı olarak ne yapıyor Mustafa Bozbey?
İlçesindeki tüm camileri düzenli olarak süpürtüp temizletiyor.
O da yetmiyor, hijyen sağlansın diye ilaçlatıyor üstüne bir de.
Sonuç?
Cami cemaati de oy veriyor Bozbey’e.
Her kesimin desteğini alarak tekrar tekrar seçilen Başkan da sosyal belediyeciliğin en güzel örneklerini sergiliyor orada.
Solcular eskiden cenaze namazı bile kılmazlardı bu memlekette.
Ölümlerde taziyeye giderler ancak diğerleri cami avlusunda saf tutarlarken onlar duvarın dışında beklerlerdi.
Millet de gavur gözüyle bakar, oy vermezdi bu yüzden.
Vatandaşın kutsalına saygı göster, sen de onunla beraber kıl cenaze namazını ne kaybedeceksin ki?
Osmangazi Belediye başkanlığı sırasında Recep Altepe yapmıştı o güzel uygulamayı.
Ulucami’nin 3 giriş kapısının yanına içeride abdest alanlar kurulansınlar diye peşkir otomatları koymuştu Altepe.
Ne hoş, ne ince bir uygulama.
Ulucami zaten turistik bir yer, her gün yerli yabancı binlerce ziyaretçi geliyor.
Osmangazi belediyesi bir kaç makine dolusu havluyu her gün yıkatıverse ne olacak?
Bundan zarar mı edecek?
Yeni başkan Mustafa Dündar sürdüremedi, sürdürmedi nedense bu uygulamayı.
Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar’dan çok şikayet var.
Geçen gün bir ahbabım Gökçeören Köyü’nden arıyor.
O bölgedeki köyler mahalle olup Osmangazi’ye bağlandı ya?
Bir cenazeye gitmiş sözünü ettiğim kişi.
Oradaki camide insanların hacet giderip abdest alabilecekleri bir hela yokmuş biliyor musunuz?!.
Pekİ neden?
Yenisini yapacağız diye Osmangazi Belediyesi tarafından yıkılmış da onun için.
Yapılmış mı?
Ne gezer!
Ahali kendi imkanlarıyla bir çukur kazıp, su bağlayarak derme çatma bir tuvalet yapmış orada ama uzun zamandan beri belediyeden ne gelen varmış ne de giden.
Bir tarafta CHP’li başkan tarafından yönetilmesine rağmen vatandaşın kutsalının da yanında durup koruyan Nilüfer…
Diğer tarafta AKP’li bir başkan tarafından idare edilen ve sosyal belediyeciliğin en güzel örneklerinin sergilendiği Yıldırım…
Beri yandaysa vatandaşı neredeyse donuna yaptıracak Osmangazi Belediyesi!
Aloo, Gökçeören’de abdest alamıyor millet, abdest!
Demek ki neymiş?
Aynası iştir kişinin partisine bakılmazmış!