Yazarlar

Yenişehir, İnegöl, İznik…

post-img
Geçen hafta yolum sırasıyla şu üç ilçemize düştü: Yenişehir, İnegöl, İznik. Osmanlı’nın çadır yaşamından ilk defa yerleşik hayata geçip, konutlar yaptığı bölgenin adıdır Yenişehir. Bizzat Osmangazi’nin kendisi tarafından kurulmuş, adına ilk defa hutbe okunmuş, sikke basılmış, vergi alınmış, düzenli ordu kurulmaya başlanmış ve ilk ferman yani, ilk kanun oradan yayımlanmıştır. Pek kimse farkında değildir ama Bursa’nın Yenişehir ilçesi tam 29 sene de Osmanlı’ya başkentlik yapmıştır. Ben tarihi açıdan bu kadar önemli ancak bu kadar da gözlerden ırak olan bir başka kent daha tanımadım. Bursa’nın neredeyse hemen dibinde olmasına rağmen, bu kadar uzakta duran başka bir ilçe daha yok bu civarda. Artık şimdiye dek görev yapan yöneticilerinin yabaniliğinden mi yoksa asosyal oluşlarından mıdır nedir, hemen hemen hiç teması yok Yenişehir ilçemizin bu kentin dinamikleriyle. Sadece o mu? Geçen hafta yolumuzun düştüğü tarihi beldelerimizden biri olan Yenişehir’i kelimenin tam anlamıyla b.k götürüyor! Her halde Belediye Başkanı Süleyman Çelik manda kaymağı yiyip durmaktan ötürü kentin alt yapı sorunlarıyla ilgilenmeyi çoktan bırakmış. Berbat, perişan bir vaziyette Yenişehir. Sanırsınız ki cadde ve kaldırımlarına Osmangazi döneminden bu yana el sürülmemiş! Park ve bahçeler bakımsız, her taraf pis, tozlu ve kirli, orayı yöneten bir siyasi parti için utanılacak vaziyette. Ziyaretimizi tamamladıktan sonra oradan geçiyoruz, şehir emini Ali Nur Aktaş’ın yönetimindeki İnegöl’e. Süleyman Çelik’le aynı partiden olmalarına karşın, aralarında dağlar kadar fark var iki belediye başkanının. Biri ailenin pasaklı, diğeriyse hamarat kızı gibi adeta. Biri kokarca, diğeri gülerce. Birinde sabah yatak yorgan toplanmamış, don bir tarafta, fistan bir tarafta, diğeri çoktan kalkıp ortalığı paklayarak kahvaltıyı hazırlamış bile. Birinin yüzü şeytan yalasa doyacak kadar kirli, pas çapak içerisinde, diğeri yüzünü yıkayıp, temizliğini de çoktan yaptıktan sonra saçını başını toplamış bile. Yenişehir’den sonra İnegöl’e geçip de o tertemiz kenti, yemyeşil park ve bahçelerini görmek insana huzur veriyor doğrusu. Ve sırada Anadolu Selçuklu Devleti’nin ilk başkenti İznik var. Keramet ılıcasında harika bir gün geçirdikten sonra bir akşam vaktinde uğradığımız İznik bana her seferinde eski kaymakamı, rahmetli Hüseyin Avcı’yı hatırlatıyor. Sadece 40 yaşındayken kalp krizi sonucu kaybetmiştik Hüseyin Avcı’yı. Girdiği aşırı stres ve üzüntü sonucu gerçekleşen ölümünde mutlaka Bursa eski Valisi Şehabettin Harput’un payı olmuştur! Bir keresinde bana çok yakınmıştı Harput’tan, “bana reva mı bu” demişti? Onlarca belediye başkanının yapamadığını yaptı Hüseyin Avcı kısacık dönemde İznik için. Eskiden samanlık olarak kullanılan yeni kaymakamlık binasını restore etti önce. Sonra tamamı toprak altında bulunan, İznik surlarının Lefke Kapı’sını ortaya çıkardı. Kent mezarlığının içindeki Çandarlı Sülalesine ait türbeleri restore ettirdi. Kırgızlar Türbesi’ni ihya etti. Yine uzun yıllar boyunca toprak altında bulunan Osmanlı’nın ilk hamamını gün yüzüne çıkardı. İki yerde çiniciler çarşısı kurdu. İznik’e bir çevre yolu yaparak, daha önce sur diplerinden akan trafiği oraya aktarıp, Tır’ların oluşturduğu titreşim ve ağırlık sonucu tarihi yapıların gün be gün yıkılmasının önüne geçti. Hangi birini saysam? Kent merkezindeki bir caminin restorasyonu sırasında, bahçesindeki 50-60 yıllık mezarları çevreleyen ve hiçbir tarihi değeri bulunmayan bir demir korkuluğun hurdacıya satılması talimatını verince ki, işin öncesinde müze yetkililerini çağırarak kıymeti olup olmadığını da soruyor Hüseyin Avcı… İşte o zaman açılıyor Pandora’nın Kutusu. Her vakit yaşandığı gibi başarıdan rahatsız olan birileri, hiçbir mesnedi dayanağı bulunmadan, tarihi eserleri -hurdacıya- satmakla suçlayıp, şikayet ediyorlar Hüseyin Avcı’yı. Durumu tetkik edip, soruşturma yetkisi verip vermeme hakkı yasal açıdan Vali’ye ait. Şehabettin Harput’un aksi yönde karar verebileceği halde kendisi hakkında  başlattığı yargı süreci çok incitmiş, hırpalamış ve kanını çok kurutmuştu Hüseyin Avcı’nın. İleride bu memlekete çok daha büyük hizmetleri dokunabilecek bir vatan evladını daha kaybetmiştik o zaman. Yapacak bir şey yok. İznik eski Kaymakamı Hüseyin Avcı’yı rahmet ve minnetle anıyoruz. Çocukları ve torunları ömürlerinin sonuna dek gurur duyacaklardır onunla.        

Diğer Haberler